Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. İşte Arınç'ın konuşmasından önemli satır başları;

"ADALET BAKANI DİNLEMELERLE İLGİLİ BİLGİ VERDİ"

Bakanlar Kurulu'nda dinlemelerle ilgili görüşme yapıldı. Adalet Bakanımız bilgi verdi. Üzücü bir olay. Türkiye kamuoyu son derece duyarlı. İki savcının ismi geçiyor; Adem Özcan ve Adnan Çimen. Yetkili savcılardır. Hayali ihbar üzerine soruşturma başlatarak bazı dinlemeler yapmışlardır. Dosya ellerinden alındıktan sonra yerlerine gelen savcılar tarafından ortaya çıkarılmış. Böyle bir terör örgütü olmadığı görülmesine rağmen 3 yıl içinde bir çok kişinin takip edilmesiyle bu soruşturma her yönüyle dikkat çekmiş.

"2280 KİŞİ DİNLENDİ"

Şu anda inceleme konusu yapılan 107 klasör var 2280 kişinin dinlendiği anlaşılıyor. Bunların ihbar mektubuna bağlı olarak herkesi dinledikleri ortaya çıkmış. AA'nın telefon santralinin de dinlediği bir gerçek. Adalet Bakanımızın yapacağı geniş bir açıklama ile daha geniş bir biçimde kamuoyuna açıklayabileceğiz.

"DİNLENEN HER ŞAHISTAN ÖZÜR DİLENMELİ"

Soruşturmadan başsavcıların da haberi yok. Dosyada ismi bulunanların sayısı daha da artabilir. Bunlar tamamen kanunsuz dinleme kararlarıdır. Dinlenen her şahıstan özür dilenmelidir.

BAŞBAKAN ERDOĞAN- OBAMA GÖRÜŞMESİ

Sayın Başbakan elbette bu konuyla ilgili konuştu. Türkiye ile ABD arasındaki ilişkiler hep düzeyli ve iyi ilişkilere dayanan bir gelişmeyi gösterdi. Ancak son dönemde Sayın Başbakan ve Obama arasındaki ilişkilerin soğuduğu iddia edildi. 20 Şubat'ta bu görüşme oldu. Konuşulan konu Kıbrıs'ta görüşmelerin başlaması, Suriye, Mısır ve Ukrayna ilgili gelişmelerdir. Şu Ukrayna'nın haline bakın… Sayın Başkan Obama bu konuda Türkiye'ye güvendiklerini ifade etmişlerdir. Olumlu bir görüşmedir.

SORU: Sahte örgüt davasının hükümetinize karşı bir darbe girişimi olarak mı düşünüyorsunuz?

​17 Aralık öncesi ve sonrasında yaşananların Ak Parti hükümetlerine karşı bir darbe girişimi olduğunu Sayın Başbakan ifade ediyor. Benim burada tekrar etmemin gereği yok. Özel konuşmaların bile takibe alınması bunların birilerine karşı kullanılacağını akıllara getiriyor.

"BU OLAYLAR BAŞBAKANIMIZIN NE KADAR HAKLI OLDUĞUNU GÖSTERİYOR"

Ben İngiltere'de güzel temaslar yaptım. Bir kişinin sorduğu soruya yanıt verdim. Sayın Başbakanımızın, hükümetimizin yanında olmak, her yönüyle bu hükümeti savunmak noktasındayım. Bazı konularda üslup farklılıklarımız olabilir. Öz de ayrılmayız. Seçimlere gidiyoruz. Benim amacım bir oy daha fazla almaktır ve seçimi kazanmaktır. Dolayısıyla o camianın binlerce on binlerce samimi insanına benim gönül açmam lazım. Onlar bizim arkadaşlarımız. Bugüne kadar hizmetlerin içerisinde de birlikte olduk. Bugün öğrendiğim ve arkasının da geleceğini duyduğum bu olaylar Başbakanımızın ne kadar haklı olduğunu gösteriyor. Ama ben buna rağmen aynı kelimeleri kullanır mıyım. Onları da bir kenara koymak durumundayım.

"17 ARALIK'IN HAYIR TARAFI DA VAR"

Polislikten atılmış bir kişinin kaçtığı söylenen biriyle görüşme yaptığı yönünde mesajları var.
Peki bu adam kim. Suç örgütü elemanlarından menfaat temin ettiği yönündeki suçlarla ilgili başlatılan soruşturma sonucunda yetkisini başkalarına çıkar sağlaması sonucu meslekten çıkarma cezası verilmiş re 6 Ocak 2014'te polislikten çıkarılmış. Böyle bir insan şu kadar yurt dışına gidiyor da bunun başındakiler ne yapıyorlar. Görmüyorlar mı bilmiyorlar mı şimdi onu araştırmak zorundayız. Ama sonradan öğreniyoruz ki bunların varlıklarına belki iyi niyetle göz yumulmuş. 17 Aralık'ın çok şer tarafı var ama hayır tarafı da var her şey ortaya çıkmış oldu.

Editör: TE Bilisim