İmralı Heyeti'nden HDP Grup Başkanvekilleri İdris Baluken ve Pervin Buldan ile HDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder tarafından ortak yayımlanan yazılı açıklamada Kobani'de yaşanan olaylara dikkat çekilerek "Yapılması gereken Kobanê halkının yanında yer alan halklarımızı engellemek değil, bu dayanışmanın dayandığı demokratik zemine saygı duyup bu zemini geliştirme ve güçlendirme imkanlarını yaratma konusunda ortaklaşmaktır. Rojava'daki katliam girişimleri etkisiz kılınmazsa bu durum başta ülkemiz olmak üzere bütün bölgeyi yıllarca sürecek bir felaketin eşiğine getirecektir. Sayın Öcalan'ın gerek Rojava'da yaşanan gelişmeler gerekse de sürecin seyriyle ilgili ortaya koyacağı temel yaklaşımlar, bütün bölgenin demokratik geleceği açısından tarihsel bir öneme sahip olacaktır" ifadeleri kullanıldı.

"BÖLGEDE YAŞANAN GELİŞMELER SÜREÇTE CİDDİ BİR ZORLANMAYI BERABERİNDE GETİRMİŞTİR"

Başta Kobani olmak üzere bölgede yaşanan gelişmelerin çözüm sürecinde ciddi bir zorlanmayı beraberinde getirdiğini belirten heyet, Ankara'da hükümet yetkilileri ile konuştukları ana gündem maddelerinin neler olduğunu anlatarak "Son günlerde gerek Kobanê başta olmak üzere Bölge'de yaşanan gelişmeler, gerekse de çözüm sürecinde müzakere aşamasına geçiş mekanizmalarının henüz kurulmamış olması süreçte ciddi bir zorlanmayı beraberinde getirmiştir. Sürecin başından itibaren sağlanan çatışmasızlık ortamının kalıcı barışa evrilmesi için yoğun bir çaba içerisinde olan heyetimiz bu gelişmeler ışığında son bir hafta içinde önce Kandil'de KCK yetkilileri ile birkaç gündür de Ankara'da Hükümet ve Devlet yetkilileriyle uzun süren toplantı ve görüşmeler gerçekleştirmiştir. Hükümet yetkilileriyle gerçekleştirdiğimiz bu toplantılarda muhataplarımıza bölgeden ve Kandil'den edindiğimiz bilgiler ışığında şu üç başlığın taşıdığı hayati önemi vurguladık: Kobanê başta olmak üzere Türkiye'nin Rojava politikası ve çözüm sürecine yansımaları, sekreterya ve İzleme Heyeti başta olmak üzere müzakere mekanizmalarının kurulması, yol haritasının taraflar arasında ortaklaşması, son haftalarda kitlesel demokratik gösterilere yönelik güvenlik güçleri tarafından yapılan orantısız müdahaleler ve asayiş uygulamalarının ortaya çıkardığı sorunlar" açıklamasında bulundu.

"TÜRKİYE'NİN KATLİAM TEHLİKESİNİ BERTARAF ETMESİ İÇİN ETKİN BİR TUTUM İÇERİSİNDE OLMASI GEREKİR"

"Rojava'daki gelişmelerin normalleşmesi sürecin ve tarihi ortak geçmişin yüklediği sorumlulukların yerine getirilmesiyle mümkündür" ifadesi kullanılan açıklamada "Yaptığımız görüşmeler ışığında çözüm sürecinin devamıyla ilgili iradî kararlılıktan hızlı somut adımlara geçmenin önemli olduğu; bu bağlamda çözüm süreciyle ilgili tıkanıklıkların aşılması için önümüzdeki günlerin son derece hayati bir öneme sahip olduğunu vurgulamak isteriz. Türkiye'nin Rojava'da yaşanan gelişmeler karşısında devreye koyduğu insani yardımların ötesinde, Kobanê'deki katliam tehlikesinin bertaraf edilmesi için etkin bir tutum içerisinde olması gerekmektedir. Rojava'daki gelişmelerin normalleşmesi sürecin ve tarihi ortak geçmişin yüklediği sorumlulukların yerine getirilmesiyle mümkündür. Bunun için Hükümet'in kendisinden beklenen politik tutumu netleştirmesi hayati önemdedir. Bu tutum salt çözüm sürecinin geleceğini değil, aynı zamanda bölgesel barış, istikrar ve halkların demokratik geleceğini de belirleyecek temel faktörlerden birisi olacaktır" denildi.

"ÖCALAN'IN ORTAYA KOYACAĞI YAKLAŞIMLAR TARİHSEL BİR ÖNEME SAHİP OLACAKTIR"

Rojava'daki olaylar, etkisiz kılınmadığı takdirde başta Türkiye olmak üzere bütün bölgeyi yıllarca sürecek bir felaketin eşiğine getireceğini savunan heyet, yazılı açıklamasında şunları kaydetti: "Özellikle Kobanê'deki katliam girişimlerine karşı Suruç başta olmak üzere tüm ülkede yükselen demokratik duyarlılık ve dayanışmaya dönük hamlelerin engellenmeye çalışılması olası katliamların vebaline ortak olmak anlamına gelecektir.Yapılması gereken; bu dayanışma duygusuyla Kobanê halkının yanında yer alan halklarımızı engellemek değil, bu dayanışmanın dayandığı demokratik zemine saygı duyup bu zemini geliştirme ve güçlendirme imkanlarını yaratma konusunda ortaklaşmaktır. Unutulmamalıdır ki Rojava'daki katliam girişimleri etkisiz kılınmazsa bu durum başta ülkemiz olmak üzere bütün bölgeyi yıllarca sürecek bir felaketin eşiğine getirecektir. Bu bilgiler ışığında heyetimizin İmralı Adası'nda Sayın Öcalan'la yapacağı görüşmenin taşıdığı önem açıktır. Bugüne kadar süreç ve bölgesel gelişmelerle ilgili yaşanan tüm zorlanmaları önceden öngören ve bunlara karşı sürekli yol gösterici uyarılarda bulunan Sayın Öcalan'ın gerek Rojava'da yaşanan gelişmeler gerekse de sürecin seyriyle ilgili ortaya koyacağı temel yaklaşımlar, bütün bölgenin demokratik geleceği açısından tarihsel bir öneme sahip olacaktır. Bu husustaki değerlendirmelerimiz yaptığımız tüm bu görüşmelerde paylaşılmıştır. İmralı Adası'na heyetimizin yapacağı ziyaret için gerekli resmi başvurular yapılmıştır"

Kaynak: 
Editör: TE Bilisim