Turizmde çok zaman kaybettik.

Uzun yıllardır yarım yamalak, programı, projesi olmayan bir şekilde işi götürmeye çalışıyoruz.

 

Arada ciddi yatırımlar oldu mu?

Oldu.

 

2010’lu yılların başında Van’ın turizmi için ciddi yatırımlar yapıldı.

Van Güzel sloganıyla ABD’ye varacak kadar tanıtımlara gidildi.

 

Fakat…

Sonraki yıllardı inişli çıkışlı bir süreç yaşadık.

Anlayacağınız bizim turizmde bir eylem planımız, bir master planımız yok.

Olmadığı için de bazı şeyler de olağan akışında, ama çok yavaş ilerliyor.

 

Bakınız işin planlı yapılmasının avantajlarından bahsedeyim.

Van Kahvaltısı onlarca yıllık bir marka.


Ama tam anlamıyla ne zaman konuşulmaya başlandı?

Guinness Rekorlar kitabı için yapılan denemeden sonra.

Ondan sonra marka değeri değişti.

 

O dönem Van TSO bu rekoru gerçekleştirmiş olmasaydı, Van Kahvaltısı da diğer kentlerin kendilerine, kentlerine özgü yerel bir öğünü gibi kalacaktı.

Ama şimdi Van’a gelme sebebi.

 

Ve bu çalışma bir plan, program çerçevesinde yapıldı.

Turizme katkı sundu mu?

 

Sundu.

Van’a yaradı mı?

Yaradı.

Sonuca bakacaksınız.

İran meselesi ha keza.

İran Van’ı yeni keşfetmedi.

 

Ama İranlı Van’da bir alışveriş festivali yapıldığını, Van’da alışveriş yapabileceğini, alışverişten başka bir şeyler de yapabileceğini son yıllarda Van Shopping Fest gibi etkinlikler ile öğrendi.

Esas akın ondan sonra başladı.

Yalan mı!

 

Demek ki neymiş…

İş planlı, programlı olunca oluyormuş…

 

Ama yapılması gereken çok iş var!
Bizim turizmdeki destinasyonlarımız fazla ama bu alanları pazarlama noktasında zayıfız!

Akdamar Adası turizm merkezi, ama Çarpanak hala değil.

 

Van Kalesi iyi bir noktada ama Hoşap Kalesi değil!

Van’a gelen turist çok ama çok dağınık bir geliş var…

 

Tüm bunları bir araya topladığımızda çıkan sonuç şu.

Van’daki turizm değerleri bir eylem planına, bir programa oturtulmalı.

Bunun için de güzel bir adım atıldı.


Van’daki turizmciler Van Gölü Havzası Turizm Derneği (VAHATUDER) önderliğinde bir program için bir araya geldi.

 

Van için müthiş bir iş yapıyorlar.

Türkiye’nin tüm turizmcilerini kentte misafir edip Van’ın tarihini, kültürünü, turizmini kurumsallaştırıyorlar.

 

Programın adı da Van Gölü Havzası (VAH) Turları!

Yani bir GAP turu gibi.

Bir Karadeniz turu gibi…

Artık bizim de paketlere dahil bir turumuz olacak.

Bu basit bir iş değil.


Bu kente gelen turistin gideceği yerlerin, kalacağı günün ve kente yapacağı katkının artması demek.

 

Aslında bunun çoktan yapılmış olması gerekiyordu!

Ve bunun kurumsal bir şekilde belki de bu konudan sorumlu kurumlar aracılığı ile yapılması gerekiyordu.

 

Ama bizim turizmciler el attılar.

İnisiyatif aldılar.

İyi de ettiler.

 

İnşallah onların eliyle güzel işler olacak.

Benim VAH diye adlandırdığım Vangölü Havzası (VAH) Turları kentin gelecekte ah VAH etmemesi için güzel bir çalışma oldu.

Yüreğinize, emeğinize sağlık!