İşte bu, Birinci Perde!

Ancak bir ana; kocasız, evlatsız ve akrabasız kalırsa,

Çaresiz kalır vatan..!

İnsan, yenilecekse düşmana veya düşecekse toprağa,

Firavunlaşan dünya dahi olsa, sen!

Başını eğmedikçe zalime; ister yurtsuz kal, ister topraksız..!

Şimdi İkinci Perde!

“Allah-u Êkber” deyip kesecek kafaları…

Ama kendi izanınla ve kendi mizanınla hareket edeceksek eğer,

Allah sizi de, bizi de yerin dibine batırsın!

Şimdi görüyoruz ya zalimi; oynamış oyununu, eğleniyor kendince…

Sen! Ah-u figan bilmezsin, Allah’ın karşısına ya ne yüzle dikileceksin?

Vay senin haline ki, bu ne çirkin tiyatro!

Demediler değil mi, e hani bu oyunun son perdesi?!

Ve işte o an, bir Êzîdi çıksın meydana!

“Şengal! Rajava! Ve bütün halkların kardeşliği birleşsin!” desin..!

Şu “Allah-u êkber” deyip, İslam’a en büyük kötülüğü yapan teröre,

Perde kapanmadan ve sahneyi izleyen alem karamsarlığa, umutsuzluğa düşmeden,

Öyle sımsıkı birleşsin ki kardeşlerimiz birbirine;

Bir balyoz gibi düşsün fitne çıkaranın, kelle koparanın üstüne!

Ve öyle de bu oyun bir daha tekrar oynanmamak üzere kapansın!


MÜCAHİT KORKMAZ YAZDI...

Editör: TE Bilisim