Van-Hakkâri Tabip Odası ev sahipliğinde 3 gün sürecek 7. Mezopotamya Tıp Kongresi, verilen kokteylle başladı. Burada konuşan Van Büyükşehir Belediyesi Eş başkanı Bekir Kaya, Kürt hekimlerinin artık inkâra neşteri vurduklarını belirterek "Hekimlerimizin halkımıza sundukları en önemli ve iyileştirici derman onları ana dilleriyle karşılamak ve anlamaktır. Buna hepinizin inanmasını istiyorum ki, bizler yaşamın her alanında kendi dilimizi ve kültürümüzü yaşatarak, bir halk olma gerçekliğini başaracağız" dedi.

 

Van-Hakkari Tabip Odası ev sahipliğinde 3 gün sürecek 7. Mezopotamya Tıp Kongresi, Van'ın merkez Edremit ilçesinde bulunan Merit Otel'de verilen kokteyl ile başladı. Açılışa, Mezopotamya Tıp Kongresi Onursal Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Bektaş, Kongre Başkanı Prof. Dr. Çetin Kotan, DTK Eş Genel Başkanı Hatip Dicle, Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Hatice Çoban, Bekir Kaya, Türk Tabibler Birliği (TTB) Başkanı Beyazıt İlhan ve Kürdistan'ın dört parçasındaki doktor ile dünyanın farklı yerlerinden 700 doktor ve araştırmacı katıldı. Açılış konuşmasını yapan Kongre Başkanı Prof. Dr. Çetin Kotan, Kürtlerin yaşadığı devletler sınırları inçinde Kürtçe'nin yasaklandığını ve Kürt halkının verdiği bedeller doğrultusunda belli bir oranda bu yasağın kalktığına dikkat çekti. Kongre'nin, Kürtçe'nin yaygınlaştırılması için büyük önem taşıdığına belirten Kotan, Kürt doktorların anadillerini daha fazla geliştirmesi için uzman oldukları alanlarda kullanarak, ileriye götürebileceğini belirtti. Daha sonra konuşan Eş Başkan Kaya, 7’incisi düzenlenen Mezopotamya Tıp Kongresi, 2’inci Mezopotamya Diş Hekimleri Kongresi ve yine 1’incisi düzenlenen Mezopotamya Eczacılık Kongresi’nin tüm halka hayırlı olmasını diledi.

 

'BUNDAN DAHA BÜYÜK BİR MUTLULUK YOK'

Kaya, "Bu kongreler Kürt halkı için yapılan en önemli ve anlamlı buluşmaların başında yer alıyor. Kuşkusuz, halkımızın yaşamına anlam katan tüm çalışmalar değerli ve anlamlıdır. Dil, insanın varlığının zeminidir. Bütün ulusların varlık nedeni, o ulusun dili ve kimliğidir. Dili ve kimliği olmayan yok sayılan bir halkın kendisi de aslında yoktur. Kürt halkı uzunca bir dönem yaşamın her alanında dil ile ilgili baskıcı politikalarla karşı karşıya kaldı. Hala da yaşamın bir çok alanında bunun sürdüğüne de tanıklık ediyoruz. Ne büyük mutluluktur ki, bugün halkımız yaşamlarının her alanında kendi dilleri ile kendilerini var etmeye başladılar. Bir dönem hastanelerde bir elim parmaklarını geçmeyen Kürt hekim sayısı, bugün bir kongre yapacak kadar büyük bir sayıya ulaşmıştır. Şu an binlerce Kürt akademisyen, doktor ve profesörüm var ve bu hekimlerimiz halkımıza ana dilleriyle tedavi ediyor. Bundan daha büyük bir mutluluk olamaz.  Bizi bugünlere taşıyan ve bunun oluşmasında emeği olan tüm isimsiz kahramanlara teşekkürü bir borç biliyoruz" dedi.  

 

'DOKTORLARIMIZ, NEŞTERLERİNİ İNKARA VURDULAR'

Kürt hekimlerinin artık inkara neşteri vurduklarını belirten Kaya, "Hekimlerimizin halkımıza sundukları en önemli ve iyileştirici derman onları ana dilleriyle karşılamak ve anlamaktır. Buna hepinizin inanmasını istiyorum ki, bizler yaşamın her alanında kendi dilimizi ve kültürümüzü yaşatarak, bir halk olma gerçekliğini başaracağız" diye konuştu. DTK Eş Genel Başkanı Hatip Dicle ise Kürtlerin birinci Dünya Savaşı'nda hegemonik güçler tarafından parçalandığını ve statüsüz bırakıldığını söyleyerek, "Ancak, Kürtlerin onurlu mücadelesi sayesinde bugün Kürtler belli bir noktaya geldi. Bugün ise DAİŞ üzerinden Kürtler üzerinde kirli bir oyun oynanıyor. Kürtlerin kazanmış olduğu hakları bugün yok etmeye çalışıyorlar. Ancak, Kürtler bu saldırılara boyun eğmedi ve eşsiz bir direniş sergiledi. Bunlar bizim onurumuzdur" dedi. 

 

'KÜRTÇENİN GELİŞMESİ İÇİN KAMPANYA YAPACAĞIZ'

Kürtçe'nin yasaklı olduğu bir yerlerde Kürtlerin özgür olduğundan bahsedilmesinin mümkün olmayacağına vurgu yapan Dicle, "Diline sahip çıkmak, onuruna sahip çıkmaktır. Bu yıl içerisinde bir kampanya başlatıyoruz. Kurumlarımızda, belediyelerde, esnaf, lokantaları gibi birçok meslek grubu ve kurumun artık kendi anadillerinde konuşmaları ve hizmet vermelidir" diyerek, yapılacak kampanyaya ilişkin örnekler verdi. AKP döneminde Kürtçe üzerinde yapılan baskılara dikkat çeken Dicle, önümüzdeki yıl yapılacak kongrenin Rojava'nın Cizire Kantonu'ndaki Qamişlo kentinde yapılmasını katılımcılara önerdi. Türk Tabipler Birliği Başkanı Beyazıt İlhan da bir dilin gelişmesi için sanat, edebiyat, kültür ve bilim alanında kullanılması gerektiğine işaret ederek, "Kürtlerin anadillerini tıp alanında kullanması çok önemlidir. Bu durum Türkiye'ye de birçok şey katacaktır" diye konuştu.

 

'KOBANÊ'YE ALANINDA UZMAN DOKTORLARA İHTİYAÇ VAR'

Kobanê'deki doktorlar adına kongreye katılan Hikmet Ahmet ise Kobanê'de yaşanan savaş ve sonrasında sağlık alanında yaşanan sıkıntıları paylaştı. Kobanê'de gelinen noktaya dikkat çeken Ahmet, "Kürt halkı tarihi süreçlerden geçiyor. Kobanê'dekiler insanlık için savaşıyordu. Bu Kobanê direnişinin geldiği noktada tüm Kürt halkının ve barışseverler halklarının emeği vardır" dedi. Kobanê'den hala mücadelenin devam ettiğini hatırlatan Ahmet, "DAİŞ saldırılarında bizler sağlık odalarımızı yerin altına taşımak zorunda kaldık ve 4 kez de bulunduğumuz yeri değiştirmek zorunda kaldı. Ama bu direniş Kürtlerin arasındaki birliği oluşturdu" ifadesinde bulundu. Kobanê'de sağlık alanında yaşanan eksiklere dikkat çeken Ahmet, şöyle devam etti: "Bizim şu an doktor eksiğimiz var. Her alanda uzman olan doktorlarımız yok. Bunun için alanında uzman ve profesör olan doktorların Kobanê'ye gelerek, gönüllü bir şekilde çalışmasını talep ediyoruz. Ve oradaki yaralarımızı daha çabuk sarmak için destek bekliyoruz." Ahmet'in konuşmasını sonlandırmasının ardından katılımcılar,"Biji Berxwedana Kobanê" sloganları attı. 


Verilen müzik dinletisiyle sonlanan açılış, yarın Elit World Otel'de araştırmacı ve doktorların sunumlar ile devam etti.

Editör: TE Bilisim