Aras yaptığı yazılı açıklamada, bu katliamın tarih sayfalarına büyük bir kara leke olarak düştüğünü söyledi. Aras, “Komşu ülkemiz Irak’ta 16 Mart 1988 yılında Saddam Hüseyin’in kimyasal silah kullanarak saldırı düzenlediği Halepçe kasabasında, 5 bin kişi zehirli gazdan yaşamını yitirmiş, 7 binden fazla kişi yaralanmış ve binlerce kişi üzerinde ise kalıcı hasarlar oluşmuştur. Aynı zamanda yüzbinlerce insan göç etmiştir. Bu acımasız katliam, tarih sayfalarına büyük bir kara leke olarak düşerken, hafızlarımızdan da silinmeyecek bir iz bırakmıştır. Kürt halkına yönelik gerçekleştirilen bu insanlık dışı kitle katliamında ölenleri rahmetle anıyor, vahşetin, kirli hesapların ve zulmün ne bölgemizde, ne de insanlık coğrafyasında bir daha yaşanmamasını Cenab-ı Hak’tan diliyorum. Zira o gün Irak’ta yaşanan vahşet, bugün Suriye’de yaşanıyor. Türkiye, mazlumdan yana olan tarafgirliğini geçmişte Irak’lı Kürt kardeşlerimize gösterirken, şimdi Suriye vatandaşlarına gösteriyor. Şunu çok iyi biliyoruz ki, Allah’ın adaleti mutlaka tecelli oluyor ve zalimler eninde sonunda pes ederek, perişan oluyor. Bu nedenle bir gün mutlaka zalim Esed ve rejimi de pes edecek ve nihayet perişan olacaktır. Dolayısıyla demokrasiden öte silahla, kanla, ayırımcılıkla, inkârcılıkla ve zulümle bir yere varılacağını sananlar, nafile aldanmakta ve boşuna insan canı üzerinde ispat oyunları oynamaktadırlar. Nihayet rejimlerin bu kirli ve sonu olmayan oyunlardan arınarak, demokrasi kalemiyle rejimlerini yazmalarını ve bu doğrultuda halkları yönetmelerini can-ı gönülden diliyorum” dedi.