Al kiraz üstüne kar yağar,
Kiraz; “dut yetişmese, beni yiyenin boynunu sapıma döndürürüm” demiş,
Armudun önü, kirazın sonu,
Armudun sapı var, kirazın çöpü var,
Alt yanı kiraz bahçesi gibi,
Al kiraz üstüne kar yağmış,
Kiraz dudaklı,
Kiraz çöpü gibi,
Hani benim sevincim nerede? Bilyelerim, topacım. Kiraz ağacında yırtılan gömleğim. Çaldılar çocukluğumu habersiz,
Kiraz aldım Dikmen’den, Halime’m dallarını bükmeden, bir armağan ver bana Halime’m gurbete gitmeden,
Bir dalda iki kiraz, biri al biri beyaz, eğer beni seversen, mektubunu sıkça yaz,
Yüce dağ başında üç ağaç kiraz, Kirazın dibinde eğlendik biraz, Kadir Mevla'm senden bir yar isterim, Elmadan kırmızı pamuktan beyaz,
Evet kiraz... Ülkemizde bir çok çocuğa isim olarak verilen, ilçe ismi olan, uğruna festivaller yapılan, güzeller seçilen harika meyvemiz... Ülkemizde hemen hemen her bölgede yetişen bu muhteşem meyveyi bu yaz bir çoğumuz yiyemedik, bir kiraz ve “tarım” ülkesi olarak bu yaz dalları basmadı kiraz, manav tezgahlarına inemedi kiraz... Kilosu 350 TL olunca şöyle bir nazla gülüverdi kiraz. Yazı bu kadar...