İpekyolu ilçesine bağlı Zaferler Ortaokulu 6. sınıf öğrencisi Emre Koç, günlük ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan babası Mehmet Zahir ile annesi Sündüs'ün işiten kulağı, gören gözü olmak için çaba gösteriyor. İşitme engelliler okulunda 2006'da tanışarak evlenen anne ve babası için işaret dilini öğrenen küçük Emre, hastaneye gittiklerinde, market alışverişinde, telefonla konuştuklarında kolay iletişim kurmalarını sağlamaya çalışıyor. Kendisinden küçük iki kardeşine de işaret dilini öğretmeye çalışan Koç, gündüzleri çok az, geceleri ise hiç göremeyen annesine ev işlerini yapmasında da yardımcı oluyor. "Doktor olup tüm engellilere yardımcı olmak istiyorum" Koç, yaptığı açıklamada, anne ve babasının kendileriyle konuşmasını çok istediğini ancak böyle bir şeyin mümkün olmadığını söyledi. Her zaman anne ve babasının yanında yer alarak yardımcı olmaya çalıştığını anlatan Koç, şöyle konuştu: "Annem ve babamı çok seviyorum. Sürekli onların yanında olmaya çalışıyorum. Televizyon izlerken anlamadıkları şeyler oluyor, onları anlatıyorum. Anne ve babamın ne dediğini anlayamıyordum. Bunun için kursa giderek işaret dilini öğrendim. Kardeşlerime de öğretiyorum. Herkesin işaret dilini bilmesi gerekiyor. Annem mağazaya gittiğinde kendisine kazak almak istediğini anlatamıyor. Alışverişte, otobüste, markette anneme yardım ediyorum. Artık, annem babamın ne demek istediklerini çok rahat anlayabiliyorum." Annesinin gündüz çok az, gece ise hiç görmediğini bu nedenle kendisini hiç yalnız bırakmadığını anlatan Koç, anne ve babasının konuşmasını, görmesini çok istediğini ancak bunun mümkün olmadığını ifade etti. Koç, "Görmeyenlere, işitmeyenlere, yürüyemeyenlere yardım etmek istiyorum. Doktor olup annem ve babam gibi engellileri tedavi etmek, onları iyileştirmek istiyorum." dedi. "Çocuklarımız büyüdükçe hayatımız kolaylaşıyor" Baba Mehmet Zahir Koç ise oğlu aracılığıyla yaptığı açıklamada, hayattaki en büyük yardımcılarının çocukları olduğunu dile getirerek, "Eşimle 2006'da evlendim. Çocuklarımız dünyaya geldi. Onlar büyüdükçe hayatımız kolaylaşıyor. Çocuklarımız olmasaydı kimseyle sağlıklı iletişim kuramazdık. Özellikle hastanelerde herkesin işaret dili öğrenmesi gerekiyor. Derdimizi bazen anlatamıyoruz." diye konuştu.