Belediyelerin Unutulan Hakkı: Gecekondu Fonu Payı (6)

İmadettin Çiçek yazdı: Belediyelerin Unutulan Hakkı: Gecekondu Fonu Payı (6)

Abone Ol

Belediyelerin gelir kaynakları arasında çoğu zaman göz ardı edilen, ancak yerel yönetimlerin mali sürdürülebilirliği açısından son derece önemli bir kalem vardır: Gecekondu Fonu payı. Özellikle ilçe belediyeleri açısından bu fon, sosyal konut politikaları ve kentsel dönüşüm faaliyetlerinin desteklenmesinde hayati rol oynamaktadır.

Ancak son yıllarda dikkat çeken bir durum var. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı veya TOKİ tarafından, ilçe belediyelerinin sınırları içinde gerçekleştirilen taşınmaz satışlarından elde edilen gelirlerin, belediyelere gecekondu fonu kapsamında pay olarak aktarılmadığı görülmektedir. Bu durum hem mevzuata hem de hakkaniyet ilkesine aykırıdır.

775 sayılı Gecekondu kanunu ile oluşturulan Gecekondu Fonu, ilk günden beri amaç olarak, konut üretimini desteklemek, gecekondu bölgelerini dönüştürmek ve bu süreçte belediyelere mali katkı sağlamak için kurulmuştur. Kanun açıkça, fonun oluşumunda belediyelerin sınırları içinde yapılan satışlardan da pay verilmesini öngörmektedir.

Ancak uygulamada, bu payların ya hiç ödenmediği ya da yıllardır belediyelerin taleplerine rağmen “devlet taşınmazı satışı” gerekçesiyle görmezden gelindiği bir tablo ortaya çıkmıştır. Oysa belediye sınırları içinde gerçekleştirilen bu satışlar, doğrudan o bölgenin altyapısından, imar düzenlemelerinden ve belediye hizmetlerinden faydalanmaktadır. Kısacası, belediye katkısı olmadan bu taşınmazların değeri artmamakta; tam tersine belediye hizmetleriyle değer kazanmaktadır.

Dolayısıyla, belediyelerin bu satışlardan Gecekondu Fonu kapsamında pay talep etmesi yalnızca bir hak değil, aynı zamanda yerel mali dengenin korunması açısından da bir zorunluluktur.
Devletin üst kurumları ile yerel yönetimler arasında mali adaletin sağlanması, sadece gelir paylaşımı açısından değil, aynı zamanda yerel kalkınmanın sürdürülebilirliği açısından da elzemdir.

Bugün birçok belediye, artan maliyetler ve azalan merkezi paylar nedeniyle hizmet üretmekte zorlanmaktadır. Oysa kendi sınırları içinde yapılan satışlardan hak ettiği payı alabilse, bu gelirlerle hem altyapı hem de sosyal konut projelerine kaynak yaratabilecektir.

Artık bu konunun yeniden gündeme alınması, hem yerel yönetimlerin mali haklarının korunması hem de kanunların ruhuna uygun bir uygulamanın hayata geçirilmesi açısından zorunlu hale gelmiştir. Sayıştay’ın deneyimlerinde sıklıkla denetime takılan bir konudur. İlgili kurumlardan ödeneklerini almak kadar nasıl harcandığı da denetim konusudur.

Kısacası, “gecekondu fonu unutulmamalıdır.” Çünkü o fon, belediyelerin hakkıdır.