8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla Edremit KJA Bileşenleri tarafından panel düzenlendi. Panelde konuşan HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe, bölgede yaşanan çatışmalı ortamda katledilen kadınların soyunarak işkence edilip görüntülerinin basına servis edildiğini ifade etti. Edremit'te ilçesinde, Kongreya Jinên Azad (KJA) tarafından 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla panel düzenlendi. Edremit Belediyesi Toplantı ve Konferans Salonu'nda düzenlenen panele KJA Aktivisti Zeynep Altunkaynak, HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe, Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Hatice Çoban, Edremit Belediye Eş Başkan Vekili Nurhayat Çelik ve çok sayıda kadın katıldı. Özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına yapılan bir dakikalık saygı duruşunun ardından Ankara Sincan Kadın Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Edremit Belediye Eş Başkanı Sevil Rojbin Çetin ve Erciş Belediye Eş Başkanı Diba Keskin'in 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle gönderdiği mektubu okundu. “KADINLAR DİRENİŞİ GİYİNİR”Mektupta tüm katılımcı kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlanırken, tarihten günümüze kadına yönelik egemen güçlerin her zaman kadın kırımını gerçekleştirmeye dönük saldırılarının her zaman olduğunu ve bunu en çok da son günlerde bölgede artan çatışmalı ortamla beraber iyice hissedildiği belirtildi. Kürt kadının tarihten günümüze büyük bir emek ve fedakârlıkla özgürlük mücadelesini verdiğinin belirtildiği mektupta, "Ekin Van'ın bedenine işkence edip teşhir edenler bu gün Taybet İnan adındaki anneyi katlederek bir hafta bedenine işkence ederek Kürt kadınana ve toplumuna bakış açılarını ortaya koymuşlardır. Kürt kadını tüm saldırıların karşısında asla yılmayacaktır. Kadın özgürlük mücadelesini yükseltecektir " denildi. Cezaevinden gelen mektubun okunmasının ardından Edremit Belediye Eş Başkan Vekili Nurhayat Çelik kısa bir konuşma yaptı. Tarih boyunca kadına dönük saldırıların, devlet erkini arkasına alan erkek egemen zihniyetçe sürdürüldüğünü belirten Çelik, "Bu gün bölgede her gün bir Kürt kadını acımasızca katledilip işkence edilmiş çıplak bedenleri basına servis edilmektedir. Bunu yapan IŞİD zihniyeti şunu unutmasın ki 'Devlet zülme soyunduğunda kadınlar direnişi giyinir 'Kürt kadınları geçmişte olduğu gibi bu gün de tarihi rollerini oynayacaktırlar." Dedi. “HER GÜN KATLİAMLARA İMZA ATILMAKTA”Çelik'in konuşmasının ardınan panel HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe'nin konuşmasıyla başladı. Devletleşen AKP hükümetinin Kürt halkına karşı bölgede son dönemlerde ortaya koyduğu saldırılarla büyük bir travma yarattığını belirtti. AKP hükümetinin telaşa düştüğüne dikkat çeken Özgökçe "Son dönemlerde hem dış siyasette hem içte gittikçe çöküşe geçen AKP'nin adeta ' Son Türk yurdu da elden gidiyor ' telaşıyla özellikle bölgede Kürt halkına karşı doksanlı yılları aşan kuralsız ve karanlık bir savaş yürütmeye başladı. Sayın Abdullah Öcalan'ın barış çağrısı karşısında telaşa düşen AKP hükümeti kendini korumak için savaşı tekrardan yükseltmenin telaşına düşerek barış düşmanlığı yapmıştır. Ve bölgede yaptıkları bu savaş vahşetine de 'Terörle Mücadele' diyerek Kürt halkının demokratik meşru taleplerini bastırmak yok etmek istemişlerdir. Devlet erki tüm savaş süreçlerinde olduğu gibi bu gün de süren çatışmalı ortamda öncelikli hedefleri arasına kadını ve gençliği koyarak her gün katliamlara imza atmaktadır. Bunun sebebi ise Kürt kadının her dönem olduğu gibi bu gün de mücadelenin öncüsü olmasından kaynaklıdır. Ekin Van başta olmak üzere bu gün katledilen kadınların bedenlerinin çırıl çıplak soyunarak işkence edilip görüntülerinin basına servis eden zihniyetle; Şengali yakıp yıkarak insanlık değerlerine saldırıp, kadınları esir alarak köle pazarlarında satan ve katleden zihniyet aynı zihniyettir. " dedi. “TÜM DÜNYADA BİR ÇIĞIR AÇILDI”Özgökçe'nin ardından konuşan KJA aktivisti panelist Zeynep Altunkaynak da kadın özgürlük mücadelesinin ilk hiyerarşik devlete yapılanmasının ortaya çıktığı günden bu güne varolageldiğini belirtti. Altunkaynak konuşmasında devamla " İlk egemenlikçi devlet yapılanmasından erkek egemenlikçi yapılanmaya kadara hepsi kadın kadın sömürü üzerinde kendini var etmek istemiştir. Erkek egemen zihniyet, kadını düşünemeyen ötekileştirilen cins olarak bastırmaya sindirmeye çalışmıştır. Kürt kadının özgürlük mücadelesi zihinsel bir direniş ortaya koyduğu gibi toplumsal sorunlara da hiçbir şekilde duyarsız kalmayarak kendisiyle beraber toplumu özgürleştirmeyi amaç belirlemiştir. Kürt kadını Jineloji araştırmalarıyla kadın mücadelesinde tüm dünyada bir çığır açmıştır. Kadın özgürleşmeden toplum özgürleşmez paradigmasından hareketle mücadelesini her geçen gün büyüterek mücadele etmektedir" Dedi. Panel soru cevap kısmıyla sona erdi.