ŞEHRİVAN GAZETESİ: ORHAN SAĞLAM-ŞAHİN YALDIZLI

Geçtiğimiz haftalarda yayınlanan bir raporda da EBA’ya ulaşımda ve uzaktan eğitim faaliyetlerine katılmada son sıralarda yer alan Van’da, özellikle kırsal kesimlerde büyük problemler yaşandı. Uzaktan eğitimin sürecinin devam ettiği yerlerden biri de Van. Kırsal kesimde şebekelerin çekmediği, internetin olmadığı ve daha birçok sorun ile karşı karşıya kalan öğrenciler, öğretmenler ve veliler online eğitimdeki sıkıntılarını Şehrivan aracılığıyla paylaştı.

Koronavirüs salgınının ortaya çıkmasıyla birlikte üç farklı düzeyde öğrencilerin hizmetine sunulan EBA ara yüzü ve EBA TV kanalları üzerinden eğitim süreci devam etti. Ancak öğrencilerin öğretmen ve veli denetiminden uzak bir şekilde yalnızca dijital eğitim sürecine katılmasının bazı istenmedik sonuçları beraberinde getirdiği de görüldü. Geçtiğimiz yıl bahar yalı ile birlikte başlayan uzaktan eğitim sistemi, eğitimden tamamıyla uzaklaşmanın önüne geçse de Van ve bölge illerinde internet altyapısının zayıflığı, maddi imkansızlıklar, canlı ders ortamlarına ulaşma gibi birçok sorun nedeniyle daha alt seviyede gerçekleşti. Pandemi öncesinde de eğitim sıralamasında Türkiye’nin son 10 ili arasında yar alan bu durumun kentin eğitiminde ciddi bir tahribat yaratacağı endişesi yaşanırken veliler öğrencilerinin eğitimden geri kalmaması için çetin bir mücadele veriyor. Tüm imkanları zorlayan velilerin tüm imkanları seferber etmesine rağmen Van ve bölgedeki birçok öğrenci pandeminin en büyük kurbanları olmaya devam ediyor. Kontrollü normalleşme ile birlikte yüz yüze eğitimin başladığı yerlerden birisi olmasına rağmen karantina ve devam edemeyen öğrencilerin uzaktan eğitime devam etme zorunluluğu gibi nedenlerle sıkıntılar aralıksız sürüyor.

İMKANLAR EL VERMİYOR!

Risk haritasındaki değişim sonrası büyük oranda yüz yüze eğitime geçmesine rağmen hala devam zorunluluğunun olmadığı ve bazı okulların zaman zaman karantina nedeniyle yeniden kapatıldığı süreçte Şehrivan, bu sürecin sıkıntı yaşayan kesimlerini dinledi. Taziye nedeniyle vakaların arttığı ve karantina nedeniyle okulların sık sık tatile girdiği Saray’da öğrenci, öğretmen veliler sıkıntılarını dile getirdi. Uzaktan eğitim konusuyla ilgili olarak 11. sınıf öğrencisi Can Yaldızlı şunları söyledi: “Uzaktan eğitim derslerim var ama katılamıyorum. Çünkü imkânım yok. Elimde bozuk bir telefon var. Ancak telefon EBA uygulamasını yükleyemiyor. Aile nüfusundan dolayı televizyondan takip etme gibi bir şansımda yok. Okulda tablet dağıtımı oldu ama kardeşime verildiği için bana tablet verilmedi. Kardeşimle derslerimiz aynı saate denk geldiği için de tableti kullanma gibi bir imkanım olmuyor."

ONLİNE EĞİTİME ŞEBEKE ENGELİ

Uzaktan eğitim derslerinin olduğunu ama bu derslere katılma imkânının olmadığını belirten Mevlüt Uluğ şunları anlattı: "Uzaktan eğitim derslerim var ancak teknolojik alet olarak sıkıntı yaşadığım için derslere giremiyorum. Altı öğrenci kardeşiz bir kardeşime tablet verildi birinin de telefonu var.  Yani iki kişi derse girerken dört kardeşte derslerimiz çakıştığı için uzaktan eğitim sistemine giremiyoruz. Zaten uzaktan eğitim derslerine giren kardeşlerimde şebeke konusunda sıkıntı yaşadıkları için verim alamıyorlar."

ONLİNE EĞİTİMDE 3 KARDEŞE 1 TABLET

Lise öğrencisi Diyar Yazgan ise uzaktan eğitim de sorun yaşadığını aktardı. Yazgan, “Şebekelerimiz çekmiyor. Üç kardeşiz elimizde bir tablet var. Biz her ne kadar kardeşler olarak tablette eğitim görme konusun da anlaşsak da şebeke konusunda baya sıkıntı yaşıyoruz. Bundan dolayı da derslerden geri kalıyoruz. Kırsal kesimlerde online dersler daha zor ilerliyor. Bir yandan ekonomik yetersizlik bir yandan teknolojik yetersizlik bir yandan da şebeke sorunu eğitimimizi engelliyor.” Dedi.       

“TEKNOLOJİK ÜRÜNÜM YOK, UZAKTAN EĞİTİM DEN FAYDALANAMIYORUM”

4’üncü sınıf öğrencisi olan Yiğit Akgül de uzaktan eğitimden yararlanamadığını dile getirdi.  Akgül, “Okulda bazı arkadaşlarıma tablet dağıtımı yapıldı ama bana verilemedi. Benim de eğitim alabileceğim herhangi bir teknolojik ürünüm olmadığından uzaktan eğitimden faydalanamıyorum. Benim gibi birçok öğrencinin ve ailenin aynı durumda olduğunu söyleyebilirim. Teknolojik malzemeler çok pahalı, burada yaşayan insanların maddi durumları belli ve ailede yaşayan çocuk sayısı da belli ondan dolayı buradaki eğitim süreci batıya oranla çok yavaş ve verimsiz işleniyor.” Şeklinde sitemde bulundu.

İMKANSIZLIKLARDAN DOLAYI EĞİTİM GÖRMEMELERİ ÜZÜYOR

Uzaktan eğitim den imkânsızlıklardan dolayı zorluk çeken kardeşlerinin ve köyde eğitim gören öğrencilerin durumuna üzüldüğünü dile getiren Mehmet Uluğ şunları söyledi: “Altı öğrencinin bulunduğu evde iki kişinin uzaktan eğitim görüp dört kişinin imkânsızlıklardan dolayı eğitim görmemesi beni üzüyor. Aynı durum köyde yaşayan tüm öğrenciler için geçerli. Yetkililerden sadece bu konu hakkında biraz empati yapmalarını istiyorum.”

UZAKTAN EĞİTİMDE SORUN YAŞAYAN ÖĞRETMENLERİN ORTAK GÖRÜŞÜ

Bakışık köyünün uzaktan eğitim sorunu hakkında köyün ilk ve ortaokul öğretmenlerinden ortak görüş şu şekilde: “Bizler Bakışık köyü öğretmenleri olarak uzaktan eğitimin faydalı olabilmesi için sabah ve öğlen grubu olarak iki grup oluşturduk. Sabah gurubu 8:30 dan başlayıp 13:00 da biterken. Öğlen gurubu 13: 10 da başlıyor 17: 00 da bitiyor. Ancak oluşturduğumuz bu programa rağmen öğrencilerimizin az bir kısmı uzaktan eğitim sistemine katılabiliyor. Çünkü okulda hane başına bir tablet verebildik. Ama çoğu hanede iki, üç öğrenci var. Bu öğrencilerin dersleri çakıştığı için biri derse girerken diğerleri giremiyorlar. Bazı öğrencilerimizin de velileri şehir dışında çalıştıkları için onlara herhangi bir imkân sağlayamıyorlar.”

“CAMA YAPIŞIK DERS İŞLİYORUZ”

Uzaktan eğitme de şebekelerin de sorun olduğunu belirten öğretmenler, “Şebekeler her yerde çekmiyor. Belirli noktalar da çekiyor. Canlı ders verirken de şebekelerin çekmesi için bazen cama yapışık ders işliyoruz. Öğrencilerimiz şebekeden dolayı maalesef istikrar sağlayamıyor. Görüntüleri donuyor. Hatta bazı öğrencilerimiz ‘hocam canlı ders korkulu rüyamız oldu’ şakasında bulunuyorlar. Uzaktan eğitim sistemin de mecbur olarak ödev gurubu oluşturduk o biraz faydalı oldu.” Şeklinde konuştu. Uzaktan eğitim sistemiyle ilgili yetkililerden beklentilerinin olduğunu belirten öğretmenler, cümlelerini şu şekilde sürdürdü: “Daha fazla haneye tablet dağıtımı yapılsa iyi olur. Şebekeler konusuna bir çözüm getirilirse uzaktan eğitim için daha iyi olacaktır. 8’inci sınıfların önünde çok önemli bir Liseye Geçiş Sınavı (LGS) var. Onlar için Destekleme ve Yetiştirme Kursları korona virüsü tedbirleri kapsamın da açılsa öğrenciler için baya iyi olacak.

“ŞEBEKELERİN ÇEKMEMESİNDEN DOLAYI ONLİNE EĞİTİM SAĞLIKLI VERİLEMİYOR”

Uzaktan eğitimin sorunlarının başında şebekelerin geldiğini ifade eden veli Mehmet Sonsuz, “Uzaktan eğitim sağlık açısından bayağı iyi. Ama köyümüzde şebekelerden dolayı uzaktan eğitim sağlıklı bir şekilde verilemiyor. Bırakın online eğitim den ders görmeyi birisiyle konuşurken dahi anlaşmakta zorluk çekiyoruz. Köye bir baz istasyonu kurulsa gayet iyi olacak.” Diye konuştu. Uzaktan eğitim de her öğrencinin eşit imkânlara sahip olmadığını belirten veli Hakan Yaldızlı şöyle konuştu: “Uzaktan eğitim de her öğrencinin imkânları aynı değil. Örneğin bazı aileler de tek öğrenci var eğitimini rahat görebiliyor. Bazı aileler de dört ya da daha fazla öğrenci var. Bu dört öğrenci iyi bir eğitim alamıyor. Çünkü bir tablette dört öğrencinin eğitimini görmesi çok zor. Farz edelim biri tabletle eğitimini görsün biri de televizyonda eğitimini alsa geriye iki öğrenci kalıyor. Bir de sorun bununla bitmiyor şebekelerde çekmiyor.  Köyde eğitim gören öğrencilerin halini düşünün.”

Editör: TE Bilisim