Bir inşaat firmasının yurt dışı şantiyesinde kaynak ustası olarak çalışan kişi, işten çıkarıldı.

Soluğu İş Mahkemesi’nde alan kaynak ustası, tam 9 sene boyunca 2 bin 300 Dolar ücretle çalıştığını, hafta tatili ve genel tatiller dahil, fazla mesai de yaptırılmak suretiyle, günlük 3 öğün yemek ve barınma yardımı almak suretiyle haftada 7 gün süreyle çalıştırıldığını ve haksız olarak iş akdinin feshedildiğini ileri sürdü.

Davacı usta; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti ve genel tatil ücreti alacaklarının faiziyle birlikte davalılardan tahsilinin hüküm altına alınmasını talep etti. Davalı firma avukatı ise kaynak ustasının iddialarının asılsız olduğunu, ödenmeyen bir alacağının bulunmadığını savunarak haksız davanın husumetten ve esastan reddini talep etti.

Mahkeme; davalı işveren tarafından yapılan feshin haksız olduğu ve davacının ödenmeyen ücret alacakları bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verdi. Davalı şirket kararı istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi, kıdem tazminatı talebinin döviz cinsinden istenip bu yönde karar verilmişse de kıdem tazminatının TL cinsinden karar verilmesi gerektiğine hükmetti. İstinaf başvurularının kısmen kabulüne karar verilerek ilk derece mahkemesi kararı kaldırılıp yeniden esas hakkında karar verildi.

Kararı her iki taraf avukatları da temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi. Kararda; kıdem tazminatında tavan kamu düzenini ilgilendirmekte ise de, kıdem tazminatının Türk parasıyla ödenmesi gerektiği yönünde bir yasal düzenleme bulunmadığı hatırlatıldı.

Kararda şöyle denildi: “O halde yabancı para üzerinden ücret alan işçiler yönünden talep olması halinde kıdem tazminatının yabancı para cinsinden hesaplanmasına yasal bir engel yoktur. Fesih tarihi itibarıyla kıdem tazminatı tavanının kontrolü bakımından iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki Türk Lirası üzerinden bir yıllık tutar belirlenmeli, tavanı aşması durumunda tavan üzerinden hesaplama yapılarak yeniden aynı kur hesabıyla yabancı paraya dönüşümü sağlanmalıdır. Somut olayda, davacı işçiye ücretinin Amerikan Doları üzerinden ödendiği gözetildiğinde dava konusu kıdem tazminatının, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, fesih tarihinde ki kıdem tazminatı tavanı gözetilerek Amerikan Doları olarak hesaplanmasında isabetsizlik bulunmadığından, kıdem tazminatının Türk Lirası üzerinden hesaplanarak yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.”

Editör: TE Bilisim