Ey yar!
Yüzün hayalimi işgal eder,
Dökülürken bu mısralar…
Vuslat elzem;
Aşk ısrar eder,
Kalbim tarumar!
Hüznüm bir İstanbul kadar…
Güç değil hiçbir şe
Belki firak kadar… 
Kavuşsun Ya Rab!
Yusuf ve Züleyhalar…
 
Ey yar!
İçimde bir vaveyla,
Çığlık atar,
Kader yokluğunla yakar,
Meftun, bitap;
Lakin isyankâr!
Mücerret bir ‘Sen’ belirir,
Sahtekâr!
 
Ey yar!
Tut ki siluetin var…
Gül!
Ki gülüşün bu esrarlı hüznü sarar…
Tebessümün aşk renginde,
Kokusunda dört mevsim var…
Mecalim kalmadı,
Aşikâr;
Bir farazi ‘sen’ var,
Sahi, Yokluğun neye yarar?
Bitsin artık sonbahar…
Kefenim olsun,
Örtsün bedenimi bembeyaz kar…
 
Ey yar! Gözlerim hayalini arar,
Bir tebessüm uğruna Ya Rab!
Ruhum ne sitemkâr!…
Derken az sonra bir tabut kalkar,
Derler ki,
İçinde bir meczup,
Çok günahkâr!
Azrail tebessüm eylemedi,
Etti intihar!