Van’da Beşir Atalay’ın öncülüğünde başlatılan ve 26’ıncı yasama dönemi boyunca tam 9 önemli toplantı düzenleyen Van Güçbirliği Platformu seçim öncesi son toplantısını yaptı. Van’da daha önce farklı başlıklar ve alanlarda yapılan toplantılar ile kentin birçok önemli konusunu tartışan platformu son toplantıyı Çevre ve Şehircilik başlığı ile yaptı. ŞEHRİVAN GÜNCEL: ÖNDER ALTINAL Van’da Beşir Atalay’ın öncülüğünde başlatılan ve 26’ıncı yasama dönemi boyunca tam 9 önemli toplantı düzenleyen Van Güçbirliği Platformu seçim öncesi son toplantısını yaptı. Van’da daha önce farklı başlıklar ve alanlarda yapılan toplantılar ile kentin bir çok önemli konusunu tartışan platformu son toplantıyı Çevre ve Şehircilik başlığı ile yaptı. Aynı zamanda Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin de katıldığı toplantıda Van’da bu zamana kadar yapılan ve yapılması planlanan çalışmalar konuşuldu. Her toplantıya bir bakanın katıldığı, Et Süt Kurumu gibi önemli sorunların bu toplantıda çözüldüğü güç birliği son toplantıyı yaparken toplantıda Van Büyükşehir Belediyesi’nin Van’a değer katan çalışmaları buluşmaya damgasını vurdu. Platformun aynı çalışma prensibi ile gelecek dönem çalışıp çalışmayacağı ise merakla bekleniyor. 1 Kasım 2015 tarihinde yapılan genel seçimlerinden ardından Van’da milletvekili seçilen eski bakanlardan Ak Parti Van Milletvekili Beşir Atalay’ın fikir babası olduğu, Güçbirliği Platformu toplantı yaklaşan genel seçimler öncesi 9’uncu kez toplandı. “Çevre ve Şehircilik” başlığıyla toplanan Güçbirliği Van’ın çevre ve şehirleşmesini konuştu. Toplantıda Van’ın çevre ve şehirciliğiyle ilgili bir sunum yapan Van Valisi ve Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Murat Zorluoğlu, Van’ın önemli sorunlarını dile getirdi. Yapılacak ve yapılması planlanan çalışmalar için bakandan destek isteyen Zorluoğlu, prestij projeyi de Bakan Özhaseki’ye anlattı. ATALAY: BÜYÜK ÇABALAR OLDU Toplantıda ilk olarak konuşan Ak Parti Van Milletvekili Beşir Atalay şu ifadelere yer verdi: “Van’da herkes Van Denizinin kirliliğinden bahseder o kirliliğin bazen yüzeye yansımaları olur. Bunun köklü çözümü adına bugün temeli atılan proje ile atık gitmeyecek. Van’ın geleceği adına bu proje en hayati projelerden bir tanesidir. Bu projenin gerçekleştirilmesinde yerelde belediyemizin, VASKİ’nin büyük çabaları oldu. Van belediye hizmetlerini doğrusu bu dönemde görüyor. Ankara’da da değerli bakanımız bize ciddi destekler veriyor. Projemizin finansmanını da bakanlığımız karşılıyor. Kendisi bugün aramızda yer alıyor. Sadece bu konuda değil Çevreyolu, Van Denizi Afet kodu gibi konularında da bize yardımcı oldu.” “ÇÖZÜM BULMAYA ÇALIŞTIK” DEDİ Düzenledikleri toplantı boyunca kendilerine destek verenlere teşekkür eden Atalay, “Bu dönemin son toplantısını yapıyoruz. Biz bu dönemimizde ben kendim ve Burhan Bey Van’ın hangi sorunlarını çözeriz bunlarla uğraştık. Van’ın önemli sorunlarına da bu dönemde el atıldı. Hamdolsun bu platformda çözümler arandı. Burada Et Balık Kombinası ve eğitim gibi alanlarda önemli kararlar buradan çıktı. Yürütme kurulumuz gayet iyi çalıştı. Buraya katılamayanlar oldu bugün. Ani gelişen bir toplantı oldu. Ben burada yer alan, yer alamayıp destek veren, burayı organize eden tüm herkese teşekkür ederim.” İfadelerini kullandı. ZORLUOĞLU: EN ÖNEMLİ MESELE ÇEVREYOLU Ardından Van’ın çevre ve şehirciliğiyle ilgili bir sunum yapan Van Valisi ve Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Murat Zorluoğlu ise ilk olarak Çevreyolunu anlattı. Zorluoğlu şunları söyledi: “Van’ımızın uzunca bir süreden bu yana gündeminde olan ve üzerinde çalıştığımız çok önemli bir meselesi çevreyoludur. Hali hazırda bakanlar kurulumuzun Çevre ve Şehircilik Bakanlığımıza vermiş olmasından dolayı çevre yolumuzun çalışmaları bakanlığımız tarafından yapılıyor. Planlama alanlarının bir çoğu onaylandı. Bu alanların ardından şimdi sıra 18 uygulamasında. Buradaki 6 bin hektarlık alanda arazisi bulunan bazı vatandaşlarımızın serzenişleri ve itirazları var. Bu işin kamulaştırma ile yapılması talepleri var.” “TAMAMLANACAĞINA İNANIYORUM” Zorluoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: “Gerek Büyükşehir Belediyemiz gerekse de diğer ilçe belediyelerimiz olarak bakanlığımız birlikte gayretle çalışıyoruz. Kısa zaman içerisinde 18. Maddeyle ilgili çalışmalarımızı tamamladıktan sonra çevreyolu çalışmasına başlatmayı düşünüyoruz. Karayolları Genel Müdürlüğümüz bu yolun birinci etabının ihalesini yapmış ve yüklenicisi de var. Biz kendilerine işi verdiğimiz andan itibaren yollun yapılması işleri başlayacak. Bakanlığımızın bu anlamda konuya gösterdiği hassasiyet ortadadır. Bu anlamda teşekkür ediyorum. Geldiğim günden bu güne önemli adımlar atıldı. Bu ilgi ve alakayla buranın planlamasının yakında tamamlanacağına inanıyorum.” ARITMA TESİS VE KATI ATIK PROJESİNİ ANLATTI Açılışı yapılan arıtma tesisiyle ilgili de konuşan Vali Zorluoğlu, “Açılışını yapmış olduğumuz atık su arıtma tesisimizin yanında Van için büyük bir önem verdiğimiz katı atık entegre tesisi var. Bu Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızı yakından ilgilendiren bir konu. Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğümüz ile bu anlamda yakın bir temastayız. Bize bu anlamda gerekli destekler verildi. Bu konunda da belli bir seviyeye geldik. Yakında ihale sürecine başlıyoruz. Burada biz nasip olursa vahşi depolama alanını kapatıyoruz ve burada enerji elde ediyoruz. Ayrıca burada bir artırma, araştırma ve fermantasyon tesisi kuruyoruz. 4 ilçemizde günlük bir ton çöpü toplayarak Özalp yolu üzerindeki tesiste bertaraf etmeyi hedefliyoruz. 2019’da bu ve bütün yatırımlar tamamlanacak. Bu şekliyle Van son derece bir katı atık tesisine kavuşmuş olacak. Bugüne kadar verdiğiniz desteklerden dolayı teşekkür eder bundan sonraki desteklerinizi de bekliyoruz.” Dedi. VAN GÖLÜ’NDE DİP TEMİZLİĞİ YAPILMALI Bakanlıktan Van Gölü’nün dip temizleme çalışması için destek isteyen Zorluoğlu şunları söyledi: “Bakanlığımızın bir başka çalışma alanına giren çalışmamız Van Gölü’ndeki dip çamuru temizliğidir. Gölbaşında bakanlığımızın yaptığı çalışmayı biliyorum. Tuşba’da çok önemli hizmetler ve önemli parklar yapıldı. Bu yüzden de burada dip temizliğinin yapılması gerekiyor. Biz belediye olarak 18 bin metreküpün temizliğini yaptık ancak 100 bin metreküplük bir mesafe kat etmemiz gerekiyor. Temizle ve nakliye maliyetiyle yaklaşık 5.4 milyar lirayı buluyor. Büyükşehir Belediyemizin bu karşılama gibi bir kaynağı yok. Bu anlamda da bakanlığınızdan destek beklediğimizi söyleyebiliriz.” “BETON SANTRALLERİ”Nİ İÇİN DESTEK İSTEDİ Van’ın önemli sorunlarından bir tanesi olan beton santrallerine de değinen Zorluoğlu, “Van’ın bir başka önemli sorunu ise beton santralleri sorunu var. Bu anlamda istişarelerimiz devam ediyor. Bunun çözülmesi konusunda ÇED raporu olumsuz yanıt veriyor. Bu anlamda böyle bir sorunumuz var. Bunu çevre düzenlemesi konusunda yapacağımız çalışmayla giderebiliriz. Yeni bir yer seçimi yapıldı. Şehir merkezine yakın bölgelerde özellikle de Tuşba ilçemizde yer alan beton santrallerini taşıma konusunda görüşmeler yapılıyor. Yer gösterdiğimiz takdir de bu yerlerin taşınması olacaktır. Van’ın gündeminde Van Gölü korunma kanun tasarısı var. Sizde buna mecliste şahitlik etmişsinizdir. Van Gölü’nün koruma anlamında bu kanuna ihtiyaç var. Bu konuda sürekli konuşulma var ancak yeni dönemle birlikte bu konunun da çözülmesini bekliyoruz. Atık su arıtma tesisi için bugün temel atmayı gerçekleştirdik. Van için hayırlı uğurlu olsun.” Şeklinde konuştu. ZORLUOĞLU: KREDİLERE İHTİYACIMIZ VAR Zorluoğlu konuşmasını şöyle devam ettirdi: “11 tane ilçemiz kayyumlar tarafından yönetiliyor. Gevaş, Tuşba ve Büyükşehir belediyesi hariç. İller Bankası Van için önemli bir kuruluş. Geçtiğimiz dönemde 273 milyonluk bir kredinin yüzde 452i iller bankası tarafından karşılandı. Burada bütün ilçelerimiz ve VASKİ genel müdürlüğümüzün oran olarak yarısına yakın talepleri karşılandı. Belediyelerimiz de vatandaşların büyük takdirini toplayan yatırımlara imza attı. 2018 yılı içerisinde de 282 milyon liralık bir talebimiz oldu. Bu talebimiz şu anda değerlendiriliyor. Takdir edersiniz ki ekonomik olarak hiçbir belediyelerimiz çok iyi paralarla devir alamadık. Büyükşehir Belediyesini 800 milyon liralık bir borçla aldık. İlçe belediyelerimizde de bu tür sorunlar var. Dolayısıyla belediyeler olarak uzun sürekli ve düşük faizli kredilerin verilmesi konusunda taleplerimiz var. Bölgedeki iller olarak buna ihtiyacımız var. Bu krediler verilirler 2018 yılında çok önemli eksikleri gidermiş olacağız.” ZORLUOĞLU: KATKI SUNABİLİRİZ Kadastro çalışmasıyla ilgili de konuşan ve taleplerde bulunan Zorluoğlu, “Bizim ilimizde şu anda 43 birimde kadastro çalışması devam ediyor. Ama Van ilinde toplam yüzde 94’lük kadastro oranımız var. Bu Türkiye’de yanlış hatırlamıyorsam yüzde 99’u buldu. Dolayısıyla bizim de kalan yüzde 6’lık oran, belediyeler valilik ve kaymakamlıktayken, biz buna katkı sunabiliriz. Güvenlik konusunda da geçtiğimiz yıllara oranlar çok daha güvenli ve huzurlu bir ortam var. Bu anlamda da desteklerinize ihtiyacımız var.” Diye konuştu. PRESTİJ PROJESİ BAKANA ANLATILDI Akdamar Adasına götürülecek olan tatlı su projesini bakanla paylaşan Zorluoğlu, “Bu yıl ki vizyon ve prestij projelerimizden bir tanesi olan Akdamar’a temiz su götürme projesi var. Hükümetimiz Kıbrıs’a çok büyük bir projeyle su götürdü. Bizim bu kadar büyük bir proje değil. Bizde belediye olarak turizm merkezimi olan ve geçtiğimiz yıl 120 bin insanın ziyaret ettiği Akdamar Adamıza bu şekilde temiz su götürmeyi hedefliyoruz. Bunun ihalesi yapıldı, kaynağı hazır ve yakında çalışmalara başlayacağız. Adamızı temiz ve yeşil bir şekilde görmek istiyoruz. İnşallah bu sene 150 bin insanımızı oraya bekliyoruz. Adamız dışında bu projeyle Gevaş’ın belli birkaç noktasına da su götürmüş olacağız. Özel bir proje olduğu için sizlere aktarıyorum.” İfadelerini kullandı. YAĞMURA DİKKAT ÇEKTİ VE TALEPTE BULUNDU Zorluoğlu konuşmasını şöyle tamamladı: “Van’da geçtiğimiz günlerde bildiğiniz gibi birçok ilimizde olduğu gibi ilimizde de ciddi bir yağmur yağışı oldu. Yağış sonrası ilimizde Tuşba ilçemizde sıkıntılara yol açtı bu aşırı yağmur yağışı. Büyük bir sorun olmadı ancak bizim ilimizin büyük bir sorunu var. O da Van’da İpekyolu, Tuşba ve Edremit ilçemizde yağmur su hattımız yok. Normalin dışında yaşan yağmurlarda bu anlamda sorunlar yaşıyoruz. Bu tabi çok büyük bir alt yapı çalışması. Bu anlamda epey bir kaynağa ihtiyaç var. Biz bunu projelendireceğiz ve ardından size geleceğiz. Van’da içe suyu sorunu yok. Atık su sorunu da çözülüyor. İnşallah yağmur suyu sorunu da desteklerinizle çözeceğiz.” ÖZHASEKİ YAPTIKLARI ÇALIŞMALARI ANLATTI Toplantıda son olarak Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki konuştu. Van'ın gelecekte nasıl şehit olması gerektiği konusunda ortak bir fikrin belirlenmesi gerektiğini, hayvancılık kentlerinde farklı, turizm kentlerinde de farklı planlamaların yapılacağını kaydeden Özhaseki, İstanbul, İzmir ve Ankara illerinin kendiliğinden büyüdüğünü ancak onun dışındaki illerde büyüme konusunda çabaya ihtiyaç olduğunun altını çizdi. Kayseri’de göreve başladığında kaçak su, gece kondu, kaçak yapı, alt yapı alanlarında sorunların olduğunu anlatan Özhaseki, yaptıkları çalışmalarla Kayseri’nin şu anda Paris’ten bir eksiğinin olmadığını, kaçak yapı ve gece konduların kalmadığını, raylı sistemin çalıştığını, Erciyes’te Avrupa standartlarında kayak merkezi yaptıklarını anlattı. “BELEDİYELER ALANLARI BELİRLEYECEK” Özhaseki, zor bir coğrafyada olduklarını, coğrafyanın altının da üstünün de hareketli olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti: “Bu ülkede şu anda bile bir sürü deprem oluyor. Son yüz yıl içinde bu ülkede 56 tane 6 ve üzerinde şiddette deprem var. 83 bin insanımız öldü, 100 milyar dolar maddi kaybımız var. Yapı kayıt belgesi çıkarıyoruz şimdi. Önce binalarımıza kimlik vereceğiz, sonra belediyelerimiz kente dönüşüm yaptıklarında yüzde 0 faizli kredi vereceğiz. Belediye başkanlarımıza çok iş düşüyor. Belediyeler kentsel dönüşüm alanlarını belirleyecekler, belediyeler projeler hazırlayacaklar. Mahalle konsepti içinde herkesin özlediği komşu ilişkilerinin yaşadığı, meydanı, merkezi, camisi olan mahalle konseptinde projeler getirecekler, onlara yüze 0 faizli krediler vereceğiz. Yapı kayıt belgesinden toplayacağımız paraları belediye başkanlarına mahalleleri dönüştürmeleri için vereceğiz. Ülkenin altındaki depremselliği aşabilmemizin yolu bu.” “GERÇEK YÜZLERİ 15 TEMMUZ’DA GÖRÜLDÜ” Ülkenin üstündeki hareketliliği de herkesin bildiğini, 40 yıldır ülkenin başında PKK bulunduğunu aktaran Özhaseki, önce hak arama mücadelesi gibi başlatılan mücadelenin geldiği noktayı herkesin gördüğünü belirtti. Bölgede 70 bine yakın hasarlı binanın zararlarını ödediklerini, 26 bin ev yaptırdıklarını ve vatandaşlara dağıttıklarını anımsatan Özhaseki, vatandaşların mağdur ve masum olduğunu, militanların, satılmışların insanları evlerinden çıkararak çatışma alanı haline getirdiğini kaydetti. FETÖ belasının da din tarafından ülkeyi vurduğunu, “Dindarız, hizmet edeceğiz.” diyerek insanları kandırdıklarını anlatan Özhaseki, “Fakirlerden geldiler çocuklarını istediler ve zenginlere para, zekat verin dediler. Gerçek yüzleri 15 Temmuz’da görüldü. Milletin meclisini, Cumhurbaşkanının çalışma ofisini bombaladılar, sivil insanlara kurşunlar yağdırdılar. 250 şehidimiz var.” İfadesini kullandı. ÖZHASEKİ: ÖNEMLİ BİR ŞEY SÖYLEDİ Bir de DEAŞ diye batının, ABD'nin uydurduğu bir örgütün olduğunu, onu bahane ederek bölgede toplandıklarının altını çizen Özhaseki, konuşmasına şöyle devam etti: “Sakal uzattılar DEAŞ’çı, sakalları sakalları kesiyorlar PYD'li PKK'lı oluyorlar. Savaştırdıkları elemanları oradan toplayıp başka yere götürüyorlar. Kamyonlarla taşıyorlar hemde. Bir PKK itirafçısı diyor ki, ‘bana dediler kamyonun içi bomba dolu buraya götür bırak, ayrıldıktan 5 dakika sonda patlatacaklar dediler. Ben götürdüm, daha içindeyken patlattılar.’ Ağır aralı hastaneye götürülmüş, düşünürken ‘ben ayrılacaktım beş dakika sonra patlatacaklardı, neden ben içindeyken patlattılar. Beni yok etmek istiyorlar.’ dedi. O itirafta çok önemli bir şey söyledi, ‘Bize 15 Temmuz’dan bir ay önce emirler geldi. Askerlere kurşun atmayın karakol basmayın.’ 15 Temmuz oldu, başarısız oldular. Def edildiler. Emir yenilendi ‘askere de kurşun sıkabilirsiniz.’ Bu ne anlama geliyor. Bunların patronları aynı. Bu ülke üzerindeki hedefleri belli olan insanlar. Bu ülkeyi parçalamak isteyenler. Dirliğimize, birliğimize göz koyanlar bir taraftan ırk, diğer taraftan din temelli örgütleri ortaya çıkardılar ve bu ülkeyi yok etmek istiyorlar. Bizim gönül coğrafyamızda ne kadar ülke varsa perişan ettiler. Hepsinin üztüne gittiler çatışmalar çıkardılar, başındakiledi devirdiler. Kan, gözyaşı, rezillik var. Bunu Türkiye’de de denediler. Bunu Suriye topraklarında toplananlara sormayacak mıyız? 10 bin km ötede ne işiniz var diye sormayacak mıyız? Amerikalılarla Suriyelilerin bir ortak tarihleri, akrabalıkları mı, kardeşlikleri mi var? Biz akrabayız, kardeşiz, onların nesi var sormayacak mıyız. Bitlerini bile vermezler, neymiş demokrasi getireceklermiş. Geldikleri nereye huzur, demokrasi, insan hakları getirmişler. Irak'a mı, Suriye'ye mi, Filistin'e mi.” “OT KADAR DEĞERİ YOK MU?” Fas'ta iklim konferansına katıldığını, küresel ısınmaya, denizlerdeki canlılığın yok olmasını engellemek amacıyla 100 milyar dolar toplanmasına karar verildiğini, tüm kararlara katıldıklarını dile getiren Özhaseki, bu toplantıda yaptığı konuşmada, “100 milyar doları neden topluyoruz. Otlar kurumasın, balıklar ölmesin diye mi? Ama şu anda açık denizlerde küçük çocuklar boğuluyor, anneler dağlarda ölüyor. Onların sizin yanınızda ot kadar değeri yok mu?” diye konuşma yaptığını anımsattı. ÖZHASEKİ: TÜRKİYE ESKİ TÜRKİYE DEĞİL Özhaseki, kenti içlerindeki birlik ve beraberliklerini bozmayacaklarını, buna çalışanlara da fırsat vermeyeceklerini bildirerek, sıkıntılı bir ortamda olduklarını bildirerek, konuşmasını şöyle tamamladı: “Finans yönünden bizi çökertmek adına batının denemediği yöntem kalmadı. Yabancı ortaklı şirket sayısı şu anda 60 bin civarında. 2002’de bunun sayısı 4 bin civarındaydı. Çok güzel çalışmalar yaptık. Yabancı firmalarla ortaklıklar kuruldu. Bunlara Türkiye’den çıkın, Türkiye’de yatırım yapmayacaksınız dediler. Hala o baskı devam ediyor. Emin olun, bir ay sonra seçim var. Onların çoğu hizaya gelecek. Burnundan kıl aldırmayan Avrupa Birliği üyeleri yavaş yavaş hizaya geldiler, eşit ülke gibi görüyorlar. Türkiye onlar için emir verilecek bir ülkeydi. PKK, FETÖ, DEAŞ, DHKP-C bunların taşeron örgütleridir. Kiralık katiller bunlar. Böyle bir yapı içinde mücadele ediyoruz. Türkiye eski Türkiye değil. Dim dik durarak, gece yarılarına kadar çalışarak yolumuza devam ediyoruz.”