Hürriyet’in taslakla ilgili edindiği bilgiye göre, Avrupa ve ABD’deki örnekleri gibi Türkiye’de aile arabuluculuk merkezleri kurulacak. Aile hâkimi, tarafları arabulucuya gönderecek. Ancak aile içi şiddet varsa arabuluculuk olmayacak. Bu merkezler mahkeme temelli ve hakim kontrolünde çalışacak. Merkezlerde güvenlik görevlileri yer alacak ve kameralarla izleme yapılacak.

 

Kadının bu süreçte koruması için hâkim gerekli tedbirleri alacak. Bu merkezlerde psikolog ve sosyal çalışmacılar da yer alacak, arabulucuyla birlikte bu sürece girecekler. Psikolog ve sosyolog eşliğinde çocuk da dinlenecek.

Arabulucu raporunu mahkemeye sunacak. Raporu inceleyecek hâkim taraflara son olarak “boşanmak isteyip istemediklerini” soracak. Arabulucuda anlaşamamışlarsa, dava devam edecek. Kararı hâkim verecek. Tarafların, aile mahremiyetleri ve çocuğun yararı korunacak. Gül, önceki gün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bakanlığının bütçe görüşmeleri sırasında milletvekillerinin sorularını yanıtlarken diğer konularda da şu değerlendirmeleri yaptı:

 

NAFAKADA KADININ ALEYHİNE ADIM YOK

“Nafaka konusunda bir değişiklik olacaksa yasal bir düzenleme gerekiyor. Bunun yeri de Meclis’tir. Bakanlığımızın şu kadar yıl olsun diye bir düşüncesi asla yok. Bu konuda her kesimin farklı görüşleri var. Hepsi değerlendiriliyor. Teknik çalışma yapılıyor ama ne olursa olsun bu konuda kadınların aleyhine hiçbir faaliyetin, hiçbir adımın hükümet, parti ve bakanlık olarak destekçisi olamayız.

(Boşanma sonrası çocuğu görmek için harç) Biz kendi çocuğunu görmek için neden harç ödesin yaklaşımındayız. Maliye ile de görüşmelerimizi yaptık. Kendi çocuğunu harçsız görmesi hususunda çalışıyoruz. Bu hususu hangi birim yapsın? Önerilerimizi takdire sunacağız.”

Editör: TE Bilisim