Van ziyaretinde Tarıma dair değerlendirmelerini paylaşan Bakan Kirişçi, “Herkes ürettiği ürüne sahip çıkmak ve daha fazlasını üretip kendisi için bu üretimi içeride tutmak adına bir takım adımları attı. Türkiye de hamdolsun 85 milyon mevcut nüfusu, 4,4 buçuk milyon civarında geçici statüdeki mültecileri ve de 50 milyonu aşan turistleri ile birlikte bunları doyurmak ile kalmadı. Bizim en son rakamları da göre 8 aylık ihracatımız 21 buçuk milyar dolar gibi rekor bir düzeye ulaştı. Bu bizim tarım ürünleri alanında tarihin en yüksek oranı, en yüksek miktarı ve böyle bir ihracat. Umut ediyoruz ki önümüzdeki üç aylık, süreci de bunun içerisine katacak olursak herhalde 30 milyar doların üzerine çıkmış olacağız” şeklinde konuştu.

KİRİŞÇİ: TÜRKİYE TARIMDA GLOBAL BİR OYUNCU

Kirişçi, “Biz tarım sektöründe olanlar olarak ne zaman bir araya gelsek bu destekler çok karmaşık. İşte babanın evladına harçlık vermesi gibi bizleri çok mutlu etmiyor. Sayıca fazla ama miktar konusu işte çok fark edilmiyor gibi böyle değişik değerlendirmeler olurdu. Bu değerlendirmelerin ve diğer tarıma ilişkin bazı konuları göreve geldiğimiz andan itibaren hepsini masaya yatırdık. Çünkü bizim 2023 ile başlayan yeni bir yüz yılımız var. Bu yüzyılın adı Türkiye yüzyılı. Türkiye’nin artık global bir oyuncu olduğunu herkesin kabul ettiği bir dönemde biz de bunun altını tarım sektörü bağlamında doldurmamız gerekiyordu. Mevcutlar elbette 20 yıllık iktidarımız döneminde çok önemli destekler verildi ve önemli mevzuatlar tarıma kazandırıldı. Ama biz daha iyisini yapmakla, yeni atanan bir bakan olarak, bakanlık olarak bu görevimizi ifa etmek adına da bu 65 başlık ve 130 alt başlıkta yer alan desteklerimizi olabildiğince sade eleştirdik. O şekilde yol yürüyelim istedik” dedi.

“ÇİFTÇİ KAYIT SİSTEMİ E-DEVLET ÜZERİNDEN BAŞLIYOR”

Çiftçilerin yaşadıkları zorluklar ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulunan Kirişçi, “Bu çerçevede de bitkisel üretim için mazot ve gübre, hayvansal üretim için de yem ile sınırlı olacak şekilde desteklerimizi sade eleştirmenin gayreti içerisinde oluruz. Bir diğer konu bunların tabii ki dijitalleşmesi. Bizim tarım sektörü olarak dijitalleşmeden olabildiğince daha yüksek düzeyde istifade etmemiz gerekiyordu. Bunu e-devlet ortamına taşımak ve bir sonraki hamlesi de yine bir mobil uygulamayla Tarım Cepte veya Tarım Cebimde gibi bir mobil uygulama çalışması yaptık. 1 Ekim itibariyle inşallah çiftçi kayıt sistemini e-devlet üzerinden başlatmış olacağız” ifadelerini kullandı.

ÇİFTÇİLERE YÖNELİK DESTEKLER DEVAM EDİYOR…

Buğday ektik, arpa ektik ve ektiğimiz buğdayın, arpanın 2022 yılının mahsulünü kaldırdık diyen Kirişçi, şunları kaydetti: “Biz bunlara ilişkin mazot ve gübre desteklerini ne zaman veriyoruz? Normal şartlarda 2023 yılının ilk üç ayına çekmiştik büyük bir gayret göstererek. Şimdi biz dedik ki bununla da yetinmeyeceğiz. Biz bu ilk üç ayında verdiğimiz Mart ayında verdiğimiz desteği 6 ay öne çekeceğiz. Bu ayın sonu önümüzdeki ayın en geç başı itibariyle mazot ve gübre desteklerini sizlere ayni olarak mazot ve gübre alımında kullanabilmeniz için bir banka kartına yüklemiş ve sizlere de bu kartları teslim etmiş olacağız. Böylelikle 6 ay öne çekerek mazot ve gübre alımı konusunda nakit sıkıntısı çeken üreticimizin bu alımına burada bir kısmi katkıda bulunmuş olacağız. Fakat esas daha büyük katkıyı da çünkü bu 6 aylık öne çekmeden ayrı olarak bir de biz bu Ziraat Bankasının verdiği 100 bin TL tutarında limiti olan sübvansiyonlu bu kredi limitini 200 bin TL'ye çıkarıyoruz. Bu 200 bin TL'lik kredinin de 100 bin TL'lik kısmını yine karta yükleyecek, sadece mazot ve gübre alımında kullanacaklar.”

“TARSİM’E VATANDAŞIN İLGİSİ AZ”

TARSİM ile ilgili maalesef bizim arzuladığımız düzeyde vatandaşın bir ilgisinin olmadığını görüyoruz diyen Bakan Kirişçi, sözlerine şöyle devam etti: “Bu konuda ben kendi teşkilatlarımızı da özellikle mutlak surette üreticilerimizi ürünlerini sigorta yaptırmak konusunda cesaretten bilmelerini ve yönlendirmelerini istiyorum. Çünkü kuraklık olduğunda daha yüksek ama asgarisinin yüzde ellisini primin kamu olarak biz ödüyoruz. Dolayısıyla bunu da bizim mutlak surette yaygınlaştırmamız ve buna ilişkin de olumlu adımları atıyor olmamız lazım. Bir diğer konu sözleşmeli üretim. Bu da bizim tarım sektörü için çok konuşulurdu ya, işte biz ürettik. Şimdi alıcısı yok. Peki, bu sistem nasıl düzenlenebilir? En iyi uygulama şeker pancarıdır ve yıllardan beri uygulanır”

SÖZLEŞMELİ BESİCİLİK PROJESİ HAYAT BULUYOR

Kirişçi, “Şeker pancarında bir sözleşmeli üretim var. Biz sözleşmeli üretim mevzuatını bu şeker pancarında ki mevzuatın da ötesine taşıyarak bunu özellikle bir mevzuatla desteklemeye çalışacağız ve böylelikle arz ve talep tarafını buluşturmuş ve Türkiye'nin ihtiyacı olan ürünlerin üretimini sağlamış üreticinin de ne ürettiğini ve ne kazanacağını önceden bildiği bir sistemi de tesis etmiş olacağız. Yine bu çerçevede söylüyorum. Yani sözleşmeli üretimle ilgili biz bunu beklemedik. Mesela Et Süt Kurumu'yla sözleşmeli besicilik adı altında üreticilerimize yine hayvancılık konusunda bu 6 Eylül 2022’de tarihinde Resmi Gazete’de yayımlandı. Gerek alım gerekse de fiyat konusunda garanti verilecek ve üretici de bunu 5 yıl süreyle uygulayabilecek. Kısacası önünü görüyor olacak. Bu da şu anda uygulamaya hazır bir mevzuat. Biz buna Sözleşmeli Besicilik Projesi adını veriyoruz. Bir taraftan Et Süt Kurumu kendi ihtiyacı için bunları temin etmiş olacak. Öbür taraftan da üreticimizi biz geleceği ile ilgili endişelerden arındırılmış olacağız” ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilisim