Bir parti eğer iktidarda ise o çok doğru bir şey yapsa da muhalefetteki diyor ki 'Ben muhalefetim ve onu eleştiririm. Ya da tam tersi… muhalefetteki bir parti çok haklı bir eleştiri, haklı bir tepki gösterse iktidardaki diyor ki 'O ki muhalefet söylemiş at çöpe gitsin!' Böyle olmamalı… Eğer hepimiz, bütün siyasi partiler, bütün ehli siyaset ya da onların peşinden gidenler şu noktada anlaşabilsek; biz doğruya doğru, eğriye eğri, yanlışa yanlış diyebilsek bu hepimiz için daha iyi olacaktır. Hiçbirimiz yanılmaz değiliz. Her birimiz yanlış yapabiliriz. Bir kişinin doksan dokuz doğrusu, bir tane yanlışı olabilir, bir başkasının 50 doğrusu 50 yanlışı olabilir ya da birisi 20 doğruyla beraber 80 yanlış yapabilir. Beşeriz… Bana göre doğru sana göre yanlış olabilir, sana göre doğru olan benim gözümle baktığında yanlış görülebilir. Problem değil bu. Ama herkes şunu bilmeli ki hiç kimse yüzde yüz haklı değildir, hiç kimse yüzde yüz doğru değildir. En doğru zannettiğin insan yanlış yapabilir en yanlış zannettiğin bir insan bazen doğruyu söyleyebilir. Öyleyse biz bu konuda ittifak içerisinde olursak, biz doğrulara, biz hakka-hakikate el birliğiyle sahip çıkıp destek verirsek inşallah hep beraber kazanırız. Doğruyu kim söylerse söylesin; doğru doğrudur. Yanlış bir adam da doğruyu söylerse o doğru değerinden bir şey kaybetmez.

"Eleştiride insaf ehli olmak lazım"

İktidar ve muhalefet partileri ya da onların takipçilerinin birbirlerinin doğrularına karşı ön yargılı davrandığına işaret eden Yapıcıoğlu, her iki tarafın da bu konuda yanlış davrandığına vurgu yaptı. Eleştiride hem muhalefeti hem de iktidar sahiplerini insaflı olmaya davet eden Yapıcıoğlu, "İktidara sorsan memlekette aslında çok sıkıntı yok, muhalefet her şeyi çok abartıyor. Muhalefete sorsan hükümetin doğru yaptığı hiçbir şey yok her şey kökten yanlıştır. Malumunuz, şu son dönemde ekonomik sıkıntılar var… İktidara yakın bir gazeteci ya da bir yorumcu, bir ilim adamı konuştuğunda 'Siz ekonomiden çok şikâyet ediyorsunuz ama şimdi dünyada bir sıkıntı var, Türkiye'den kaynaklı değildir, her tarafta sıkıntı var.' diyor. Muhalif birisine sorarsan, 'Eğer Cumhurbaşkanlığı Sistemi olmasaydı, Başkanlık Sistemi olmasaydı, Parlamenter Sistem olsaydı hiç bu sıkıntılar çıkmayacaktı.' diyor. Bu ikisi de doğru değil! İkisinde de belki bazı hakikat payları olabilir ama insaf ehli olmak lazım. Eğriye eğri doğruya doğru." demek gerektiğini söyledi.

"Memlekette doğru yapan insanların sayısı artarsa bütün memleket kazanır"

Halkla buluşmalarının gayesini anlatan Yapıcıoğlu, mevcut sıkıntıları halkın gözünden bakarak gözlemlemek istediklerini kaydetti. Halkın gözünden memleketin halini görmek için il il dolaştıklarına işaret eden Yapıcıoğlu, siyasetteki yapıcı anlayışlarını şöyle anlattı: "Şimdi bazı sıkıntılar var. Sadece şu veya bu partiyi eleştireceğiz diye bir şeyi olduğundan farklı görmeyelim, göstermeyelim diye o sıkıntılara halkın gözüyle bakmak istiyoruz. İşin hakikati nedir, doğrudan doğruyu onu öğrenelim, hakikati ortaya koyalım, herkesin hakkını teslim edelim istiyoruz. Yanlışı da net çizgilerle tespit edip ortaya koyalım ki o yanlışı yapanlar kendilerini düzeltme konusunda istekli olsunlar. Kim yanlışından dönerse bu kârdır. A partisi, b partisi, c partisi iktidar ya da muhalefet fark etmez; memur, bürokrat, işçi, köylü kim olursa olsun neticede memlekette doğru yapan insanların, haktan hakikatten yana olan insanların sayısı artarsa bütün memleket kazanır." Konuşmasının ardından mahalleliyi dinleyen Yapıcıoğlu, vatandaşlarla hatıra fotoğrafı çektirdi.

Editör: TE Bilisim