ŞEHRİVAN HABER: ÖMER AYKAÇ/HAKAN İZGİ-  2011 yılında 7.2 ve 5.7 gibi iki yıkıcı deprem ve binlerce artı yaşayan Van’ın yaşadıklarının bir benzerini Elazığ yaşıyor. Günlerdir konuşulan Elazığ depremi ile birlikte afetler ve afet sonrası yönetim bir kez daha gündeme gelirken, YYÜ’lü akademisyen Dr. Ali Kılıçer, Van’ın son zamanlarda unuttuğu deprem gerçeğini ve yapılması gerekenleri bir kez daha hatırlattı.

24 Ocak 2020 tarihinde meydana gelen 6.8 şiddetindeki Elazığı depremi Türkiye’de bir kez daha deprem tartışmalarını gündeme getirdi. Doğu Anadolu Fay Hattı’nı uyandıran deprem olarak yorumlanan Elazığ depremi birkaç bölge ve onlarca ili sarsarken uzmanlardan çarpıcı yorumlar gelmeye başladı. Bu depremden sonra hem Marmara hem de Doğu Anadolu illerindeki yeni depremler tartışılmaya başlarken Van da endişeye kapılan iller arasında yer aldı. Son dönemlerde Ege’yi de sallayan depremler gündemden düşmezken Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Özel Kalem Müdürü ve deprem konusunda uzman bir isim olan Dr. Öğr. Üyesi Ali Kılıçer çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Van’ın 2011 depreminden sonra deprem gerçeğini çabuk unuttuğunu hatırlatan Kılıçer, bu noktada son dönemlerde Van YYÜ Jeofizik Bölümünden Doç. Dr. Mustafa Toker’in de yaptığı araştırmalarda Van’da Erçek’in kuzeyi ve bazı bölgelerde ciddi bir enerji birikmesi olduğunu hatırlatarak Van’ın tedbirli olması gerektiğini söyledi. Yıllardır deprem ile ilgili çalışmalar yapan Kılıçer, Van’ın en büyük önceliklerinden birisi afet yönetimi, deprem sakınım planları oluşturulması ve bu konuda topyekûn bir afet yönetim sürecini yönetme olduğunun altını çizdi.

Dr. Öğr. Üyesi Ali Kılıçer , Van Şişli Öğretmen Evi Toplantı Salonunda düzenlenen bir toplantıda Vanlı gazeteciler ile bir araya geldi. Ege’deki depremlerin, olası Marmara depreminin ve Elazığ’daki son depremin gündemden düşmediği süreçte konuşan Kılıçer, Van’a depremle ilgili önemli uyarılarda bulundu.

KILIÇER: BÖLGEMİZ BİR AFET BÖLGESİ

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Özel Kalem Müdürü Doktor Ali Kılıçer, depremin bu kentin gerçeği olduğunu hatırlattı. Türkiye’nin son deprem haritasını basın mensupları ile paylaşan Kılıçer, Doğu Anadolu Fay Hattı’nın olası yıkıcılığından söz ederek, Van’ın her daim deprem riski ile karşı karşıya olduğunu hatırlattı. Kılıçer: “Bölgemiz bir afet bölgesi çok fazla görmediğimiz ama işin içine girdiğiniz zaman insanları korkutacak rakamlar var depremle ilgili. Bu ülkenin birinci önceliği afet yönetimidir, hepimizin doğduğu anda ölünceye kadar koruduğumuz tek bir şey var oda yaşamımızdır.”


 

DEPREMLERİN YÜZDE 60’I BU BÖLGEDE TAHRİBAT YARATTI

“Bir insanı silahla vurursanız binası yıkılmaz, alt yapısı bozulmaz evi hasar almaz ama bir afet olduğunda bina, altyapı, can, mal kalmıyor. Depreme istatistik rakamlarla baktığınız zaman Türkiye sadece deprem açısından dünyada en çok deprem gören ülkeler sıralamasında dördüncü sırada yer alıyor çok korkunç bir rakam. Cumhuriyet tarihi boyunca 1900 yılları başından bugüne kadar depremde kaybettiğimiz kişi sayısı 94 bin 81 kişi, Türkiye’de her zaman resmi rakamları ikiyle çarpmak lazım. Bugüne kadar 150 bin kişiyi sadece yaşanan depremlerde kaybetmişiz. 150 bin kişinin etkilediği kişi sayısı AFAD istatistiklerine göre 16 milyon kişidir. Türkiye’de Cumhuriyet tarihi boyunca can ve mal kaybına yol açan deprem sayısı 247, bunun 89 tanesi doğu Anadolu’da gerçekleşmiş, bu 89 depremden 50 bin kişi hayatını kaybetti. Türkiye’de yaşanan depremlerin yüzde 60’ı bizim bölgemizde can kaybına yol açmış.”

VAN’DA BAZI BÖLGELERDE ENERJİ BİRİKMESİ VAR!

Ardından Van ile ilgili değerlendirmeler paylaşan Kılıçer, “TRB2 bölgesine baktığımız zaman, Van, Muş, Bitlis, Hakkari. İstanbul’da deprem oldu en çok hasar alan düzce oldu, TRB2 bölgesinde yaşanan depremler Van’ı etkiler. Bu şekilde deprem konusunu ele adlığımız zaman bizim bölgemizde ölen kişi sayısı 10 bin beş yüz kişidir. Bugün baktığımız zaman evlerimizde deprem çantası bulunuyor mu hayır, toplanma alanlarını kimse bilmiyor, Erçek’in kuzeyinde ciddi bir enerji birikimi var, bu bugün de yarın da, bir yıl sonra da olabilir Van’da deprem seli hala bitmedi ve devam edecek, yeni yaşanacak bir depremle karşı karşıyayız.”

DEPREM SAKINIM PLANI VE AFET YÖNETİMİNE ÇALIŞMALIYIZ!

Van’ın ve bölgenin deprem kadar deprem öncesi ve sonrası durumlar için de çalışması gerektiğini söyleyen Kılıçer, deprem yapı stoğu, depreme dayanıklı durumlar kadar deprem sonrası koordinasyonun da önemli olduğunu vurguladı. Kılıçer, “Türkiye genelinde deprem haritası üzerinde 59 il yer alıyor, 59 ilde yaşayan 59 milyon 50 bin 380 kişi deprem riski altında, Türkiye’de yapı stokunun yüzde 76’sı kaçak, istatistikleri üst üste bırakıp hesaplama yaptığınız zaman korkunç bir tablo çıkıyor. Hem kamu’nun, hem de vatandaşın bu işin içerisinde olarak depremlerle ilgili tedbirleri geliştirmemiz gerekiyor.”

VAN’DA KİMSE TOPLANMA ALANLARININ NEREDE OLDUĞUNU BİLMİYOR!

“Özellikle ilimizde afet sakınım planı uygulamamız gerekiyor, kamu kurumlarında ki arkadaşlar politika üretir, mevcut durumu tespit eder, daha sonra kurumlar arası iş birliği içinde mikro bölgeleme haritaları yapılır, bunun üzerinden depremle ilgili çalışmalar yapılır. Okullarımızda deprem toplanma alanları neresidir çeklinde sorular sorulmalı vatandaşları bilinçlendirmeli bu durumda. Şu an Van’da hiç kimse deprem toplanma alanı nerededir bilmiyor ama E-devlet üzerinden de bakabiliyoruz, sadece E-devlette deprem toplanma alanı nerde dediğiniz zaman size alanın nerede olduğunu söylüyor. Bir planımız yok, deprem çantamız yok varsa da içinde ne var ne olmalı bunları vatandaşa iletmeliyiz, kentte bir deprem farkındalığı oluşturmalıyız.” Dedi.

KILIÇER’DEN ÇOK CAN KURTARACAK BİR MODEL ÖNERİSİ!

Kılıçer ayrıca depremle ilgili Türkiye’de ilk olacak bir model önerirken deprem konusunda yıllar içerisinde Türkiye’de önemli bir ivme kazanacak bir öneriyi basın mensupları ile paylaştı. Kılıçer, “Deprem anında en önemli olan deprem yaşayan kişinin ailesinin orada olmamasıdır. Deprem anına bizler önce ailemize ve sevdiklerimize koşuyoruz, gözümüzün önünde biri düşmüş ve yardım istiyor olsa bile o anki psikolojik düşünceyle ailemize koşarız. Dünya üzerinden yaşanan depremlerde ne fazla cankurtaran vatandaşlardır, AFAD ekipleri yüzde üçünü kurtara biliyor, vatandaş ise yüzde 97 kurtarıyor. Van’da asker sayısı 50 bin civarında, 50 bin tane anne ve babası burada olmayan ve kafası rahat olan adam var. Yarından itibaren askerlere afet eğitimi verilmeli, bundan 10 yıl sonra bu ülkede milyonlarca insan afet uzmanı olarak yetişecek. Bir deprem anında AFAD ekiplerine gerek kalmadan eğitim alan askerlerimizin müdahalesi ile birçok canı kurtarabiliriz.”

Editör: TE Bilisim