Van'da hayata geçirilen "Van İlinde Yerinden Edilmiş Kişilerin Ekonomik ve Sosyal Entegrasyonu Hibe Programı" kapsamında başlatılan örtü altı sebzeciliği kursu çerçevesinde eğitim ve hibe desteği alan kadınlar, kurdukları seralarda organik ürünler yetiştiriyor.

 

Türkiye Cumhuriyeti ve Avrupa Birliği (AB) tarafından finanse edilen proje kapsamında aldıkları örtü altı sebzeciliği eğitimlerinin ardından hazırladıkları projelere 15 bin avroya kadar hibe desteği sağlanan kadınlar, kentin değişik noktalarında kurdukları seralarla, tüketici konumundan üretici konumuna geçti. Terör olayları ve doğal afetler nedeniyle yaşadıkları topraklardan göç ettikleri için ekonomik sıkıntı yaşayan kadınlar, serada ürettikleri organik domates, salatalık, çilek, patlıcan, yeşillik, biber gibi ürünleri satarak elde ettikleri gelirle de ekonomik özgürlüklerine kavuşuyor. Hormonlu ürünlerin insan sağlığına olumsuz etkilerinin ortaya çıkmasıyla organik ürünleri olan talep üzerine ürettikleri organik ürünleri pazarlama konusunda sıkıntı yaşamayan kadınlar, bölgedeki sebzecilik potansiyelinin de geliştirilmesine öncülük ediyor.

 

Proje kapsamında daha önce 30 kadına örtü altı sebzeciliği kursu verdiklerini ve kursu tamamlayanların seralarını kurmaya başladıklarını belirten Van Valiliği Avrupa Birliği Proje Koordinasyon Merkezi Uzmanı Semiha Çiğdem Ökten, ikinci örtü altı sebzeciliği kursunu başlattıklarını söyledi. Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen projenin mesleki eğitim ve hibe bileşenlerinin bulunduğunu anlatan Ökten, şöyle konuştu: "Mesleki eğitim yoluyla vatandaşlarımızın kapasitelerinin artırılması ve güçlendirilmesinin yanı sıra kadınlarımıza verdiğimiz hibe destekleriyle de aldıkları eğitimlerini uygulayabilme alanları açmaya çalışıyoruz. Örtü altı sebzeciliğinde ilk kursumuz tamamlandı ve çok başarılı geçti. Şu anda ikincisini açtık ve devamı gelecek. Kadınlara böyle bir imkan sağlamak bizim için çok önemli. Küçük miktarlarla her kadının kendi işletmesini kurabilmesinin önünü açıyoruz. İlerde bu gelişecek ve kooperatifleşme yoluna gidebileceğiz."

 

Ökten, proje kapsamında 27 alanda mesleki eğitim kurslarının açılacağını ve kursiyerlerden bazılarının istihdam edileceğini, bazılarının da kendi iş yerini kurmasını sağlayacaklarını kaydetti. Örtü altı sebzeciliğinin çok önemsedikleri bir alan olduğunu ve tanıtım yapmak için büyük çaba harcadıkların ifade eden Ökten, şöyle konuştu: "İlk etapta bu kursa çok ilgi yoktu ancak önemini anlattığımızda inandılar ve geldiler. Şimdi somut örneklerden dolayı insanlar bu kursa büyük ilgi gösteriyor. Van, iklim, toprak koşulları açısından aslında sebze meyve üretimine müsait ama uzun zamandır bu faaliyetler çok fazla yapılmıyordu. Biz bunu küçük de olsa adım atarak ilerletmek istiyoruz. Doğal ürünlere insanlar hasret kaldı. Şu anda bir çok vatandaş bir an önce hibecilerin kurdukları seralardan alışveriş yapmayı bekliyor. Doğal ürün yetiştirilmesi için destekleme yapmaya çalışıyoruz. Projenin 2,5 milyon avroluk bütçesiyle yerinden edilmiş kişilerin ekonomik ve sosyal entegrasyonu kapsamında eğitimleri ve kişisel gelişimlerini sağlanması hedefleniyor. Hibe içinde 1 milyon 300 bin avroluk miktar ayrıldı. Şu anda da farklı sektörlerde 40'ın üzerindeki kadınımız iş yerlerini açmış durumda."

 

PROJE KAPSAMINDA 2 BİN KİŞİ EĞİTİLECEK

Mesleki Eğitim Uzmanı Mehtap Tanrıverdi ise 2 yıl sürecek proje kapsamında 700 kişiye destek, bin 300 kişiye de mesleki olmak üzere 2 bin kişiye eğitim verileceğini belirtti. Şu anda 10 alanda kursların devam ettiğini ve yeni kurslarında önümüzdeki günlerde açılacağına dikkati çeken Tanrıverdi, kayıtların devam ettiğini anımsatarak, gençlerin mesleki eğitim edinmeleri ve Milli Eğitim onaylı sertifika almalarının kendileri açısından önemli bir avantaj olduğunu vurguladı. Eğitimlerin ardından tam yerleştirme uzmanlarıyla kursiyerlerin işe yerleştirilmelerini sağlayacaklarını kaydeden Tanrıverdi, "Kursiyerlerimize eğitim aldıkları her saat başına bir avro yol ve yemek bedeli ödüyoruz. Maddi durumu iyi olmayan kursiyerlerin gidiş gelişleriyle ilgili giderlerini de karşılıyoruz" diye konuştu.

 

RİZOVA: BU İNSAN ODAKLI BİR PROJE

Proje takım lideri Galina Rizova da daha önce birçok ülkede Birleşmiş Milletler adına çalışmalar yaptığını dile getirerek, Van'da yürütülen projeyi insan odaklı olduğu için çok önemsediğini söyledi.  Projenin merkezinde kadınların yer almasının çok önemli olduğunu belirten Rizova, "Türkiye Cumhuriyeti ve Van Valiliğinin projeyi sahiplenmesi çok önemli. Kadınların buna ilgi göstermeyeceğinden endişe ediyordum ama yoğun ilgi gösterdiklerini görünce çok mutlu oldum. Yerinden edilmişlik olgusu bir gerçek. Türkiye'nin ve Van Valiliğinin bu projeyle kadınlarla ilgili sorunlara el atması ve kadın sorunlarıyla ilgilenmeleri takdir edici" dedi. "Van İlinde Yerinden Edilmiş Kişilerin Ekonomik ve Sosyal Entegrasyonu Hibe Programı" kapsamında hazırladığı proje kapsamında aldığı 15 bin avro destekle kendi serasını kuran Zeynep Tatar ise bölgede yaşanan terör olayları nedeniyle Çatak ilçesinden kente göç etmek zorunda kaldıklarını dile getirdi.

 

Üniversiteyi bitirdikten sonra iş bulamadığını ve kadın arkadaşlarının tavsiyesiyle hibe desteğinden yararlanmak için proje hazırladığını aktaran Tatar, şunları söyledi:

 

"Projemiz kabul edildikten sonra çalışmalara başladık. Şu anda her şey yolunda ve hiçbir sorun yaşamadık. Aldığımız 15 bin avro destekle 5 ay önce seramızı kurduk. Burada fasulye, domates salatalık, çilek, biber, yeşillik gibi ürünler üretiyoruz.  Proje süresinde valilikten bize büyük destek verildi ve diğer kadınlarımız da bu imkandan yararlandı. İşe ihtiyacım vardı ama bulamıyordum. Böyle bir destek alarak ayaklarımın üstünde durdum ve girişimci bir insan oldum. Ürünleri satarken bir sıkıntı yaşamıyorum. Ürünler organik olduğu için talep çok fazla." 

Editör: TE Bilisim