ŞEHRİVAN HABER: ORHAN SAĞLAM-ŞABAN BEYAZSAÇ

DEVA’NIN VAN EYLEM PLANINDA DA 3S VAR!

Türkiye’nin en önemli kentlerinden biri olan Van, barındırdığı zengin tarihi ve güzel doğasına rağmen turizmde istediği payı almadığı bir süreç yaşamaya devam ediyor. Kentte medeniyetlere ait birçok kale, tarihi cami ve kilise ile birlikte, doğal güzellikler anlamında birçok güzellik, zenginlik nitelikleri bulunsa da kent bunu değerlendirmekte eksik kalıyor. Van, bünyesinde barındığı değerlerle bölgenin en önemli kentlerinden birisi olarak öne çıkarken, bu potansiyelin kullanılması için de çağrılar sürüyor.

,

DEVA’NIN EYLEM PLANI YERELDE DE ÇALIŞILDI

Geçtiğimiz günlerde ise Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA), “Turizmde Dönüşüm” başlığını taşıyan eylem planı “Sorumlu, sürdürülebilir, sezonsuz” mottosuyla duyururken DEVA Partisi Van İl Başkanı Erdinç Peker de eylem planını Van özelinde değerlendirdi. Kent turizmi için Kuzey Demiryolu Hattının yapılması, 3 tane sınır kapısının faal çalışması ve Van Gölü’nün turizme kazandırılması gerektiğini vurgulayan Peker, eylem planıyla ilgi de detaylar paylaştı.

PEKER: VAN GÖLÜ TURİZME KAZANDIRILMALI

Van’ın turizm potansiyelini bir kez daha hatırlatan DEVA Partisi Van İl Başkanı Erdinç Peker, şöyle konuştu: “Van birçok medeniyete ev sahipliği yapmış ve kültür, turizm açısından ciddi bir konuma sahip. Farklı problemlerden dolayı ne yazık ki bu potansiyellerden faydalanamıyoruz. Kentimizdeki turizm diğer kentler gibi değil ama canlanması için de hiçbir engel yok. Van Gölü bir değerimiz var ama değerlendirmek konusunda çok eksiğiz. Eylem planında kıyı şeritlerini halka açacağımızı da açıkladık. Yani parselleyip satmayacağız, sadece kullanıma açacağız. En büyük amacımız ise Van Gölü’nü turizme kazandırmaktır. Öte yandan Van’ın tüm ilçeleri turizme müsait ve bunları da sahiplenmeliyiz. Birçok ilçedeki önemli tarihi yerler güvenlik sebebi nedeniyle yapılmıyor ama ülkenin güven ile ilgili de bir problemi yok. Elbirliğiyle sesimizi gür çıkarmamız lazım. Van’ı canlandırmamız gerekiyor”

“TURİZMİN GELİMEŞİ İÇİN ÖNCELİK SINIR KAPILARI”

Kentteki turizmin gelişmesi için sınır kapılarındaki sorunların çözülmesi gerektiğine dikkat çeken Peker, “Van’da 3 kapı var ama faal yarım kapıyla çalışıyoruz. Bu sorunlar çözüldüğü vakit, hem yaz aylarında hem de kış aylarında istediğimiz turizm potansiyelini yakalayabiliriz. Bunun dışında bizim biraz daha yerli turiste yönelmemiz gerekiyor. Çünkü yabancı turist olarak bir tek İranlılardan yaralanabiliyoruz ve İranlılar da burayı pazar olarak gördüğü için geliyorlar. Restore edilmesi gereken birçok yerimiz var. Bunları turizme kazandırılması lazım. Bunlardan bir tanesi tekel binası, restore edildi ama aylardır açılmayı bekliyor. Bunun yanında kiliseler, adalar ve daha birçok yerimiz var. Küçük bütçe ile büyük bir potansiyel elde edilebilir.” diye konuştu.

VAN’IN KUZEY DEMİRYOLU HATTI’NA İHTİYACI VAR!

Kuzey Demiryolu Hattı’nın Van için önemine değinen Peker, “Yıllardır ihtiyaç duyulan bir demiryolu hattıdır. Bunun çözülmemesinin en büyük nedenlerinden birinin siyasi nedenlerden dolayı olduğunu düşünüyorum. Çünkü harita üzerinde var ama ne yazık ki sadece harita üzerinde var. Yapılması da maliyetli bir hizmet değil, çok basit bir şekilde yapılabilir. Bizde Van’da 65 Nolu Eylem Planı hazırladığımızda içerisinde bu projeyi de dahil edeceğiz. Turizmdeki ulaşım kolaylığı için bu proje için çok önemli. Demiryolu, sanayi ve ticaret açısından bizi her yere bağlamış olacak. Van’da nakliye çok yüksek olduğu için sanayi de gelişmiyor. Bu hat yapılırsa, pazar alanı oluşur ve sanayideki girdi maliyeti çok düşer. Van’da yapılırsa yurt dışına da açılabiliriz. Van, hattın ortalarında yer alıyor, şuan üç tarafı yapılmış. Eksik olan Van tarafının da yapılması neticesinde her yere ulaşma imkanımız olacak.” Diye konuştu.

SAĞLIK ALYAPISI YOKSA SAĞLIK TURİZMİ DE YOK

Sağlık turizminin gelişmesi için sağlık altyapılarının çok güçlü olması gerektiğine dikkat çeken Peker, şunları söyledi: “Van’ın en büyük ilçelerinden biri olan İpekyolu’nda bir hastanemiz bile yok. Tuşba ve Edremit’te birer tane hastanemiz var ama oda yetmiyor. Önemli olan ana sağlık problemlerinin çözülmesi. Bina eksikliği, ekip ve ekipman sağlık için çok önem arz eden unsurlar. Öncelik sorulara çözüm bulmak daha sonra turizm ayağı da illaki düşünülür. Yapılacak işlerin sıralaması olması lazım ki yapılan işler de sağlıklı olsun. Sağlık turizmi bir kent için çok önemli ama Van için önceliğin bu sektör olmadığı kanısındayım.”

TÜRKİYE TURİZMİ İÇİN YOL TARİTASI BELİRLENDİ

DEVA Partisinin ülke genelindeki turizm eylem planı hakkında da bilgi veren Peker, “Parti olarak geçtiğimiz günlerde Turizm Eylem Planımız açıklandı. Her ilin potansiyeline göre bu eylem planını uygulanabilir. Van dahil olmak üzere diğer tüm iller de buna müsait. Türkiye’de bugün hâkim olan 3S bu da İngilizceden alıntı yapılarak söyleniyordu (deniz-kum-güneş) geleneksel turizm anlayışı pek çok noktada sorun kaynağı olmasının yanı sıra, ülke turizminin dar bir alana sıkışmasına neden olmakta ve sektörün daha geniş bir ekonomik ve toplumsal alanda yaygınlaşmasını engellemektedir. Geleneksel 3S turizm anlayışı, yoğun turizm bölgelerinde betonlaşma nedeniyle tarım arazilerinin kaybına, kıyı alanlarına erişimin kısıtlanmasına, sektör çalışanlarının yüksek sezonda ağır çalışma koşullarına, sadece belirli aylara/sezonlara sıkışmasına, tarihi ve kültürel mekânların taşıma kapasitelerinin aşılmasına, düşük sezonda ise işsizlik ve atıl kapasiteye yol açan turizm şekli olarak tanımlanabilir. Deva partisi olarak, turizmin toplumsal, ekonomik ve çevresel yapıya bu tür olumsuz etkilerini sonlandırmak ve turizm sektörünü daha ileri bir noktaya taşımak amacıyla “yeni 3S (sorumlu, sürdürülebilir, sezonsuz)” turizm anlayışına geçilmesini elzem görüyoruz” şeklinde konuştu.

3S NEDİR?

Peker, cümlelerini şöyle sürdürdü: “Sorumlu turizm yaklaşımımız; öncelikle devlet halkın her ferdine karşı sorumlu hissetmesi lazım. Dar gelirli vatandaşlarımıza makul ücretlerle tatil imkânları yaratmak ve turizmden gelir elde etme fırsatlarını arttırmak olarak özetlenebilir. Bu kapsamda, turizmin ekonomik faydalarının daha geniş bir alana yayılması ve iyileştirilmesi için çeşitli programlar yürüteceğiz. Sürdürülebilir turizm anlayışımız, turizmin sosyal, ekonomik ve çevresel etkilerini gözeten; turistlerin, çevrenin ve ev sahibi toplulukların ihtiyaçlarını karşılamaya odaklanan bir turizm anlayışı olarak tanımlanabilir. Son olarak da sezonsuz turizm anlayışımız, ülkemizde yaygın olarak görülen turizmde sezonsallık; negatif ekonomik, çevresel ve spekülatif sonuçlar yaratmaktadır. Sayın genel başkanımızın dış ilişkilerdeki tecrübelerini gözler önüne bulundurduğumuzda turizmde iyi bir ivme yakalayacağımızı düşünüyorum.”

Editör: TE Bilisim