ŞEHRİVAN HABER: ÖMER FARUK TOKTAŞ/MERAL YILDIZ: Van ile birlikte Diyarbakır ve Mardin’de belediye başkanlarının alınıp yerlerine kayyum atanmasının yankıları sürüyor. 19 Ağustos günü Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atanması sonrası başlayan protestolar ve eylemler sürerken bir kaç gündür kentte tepkisini sürdüren isimler arasına HDP Genel Başkanı Sezai Temelli de katıldı. Temelli Van’da yaptığı açıklamada kayyum atanmasına tepki gösterdi.

19 Ağustos Pazartesi sabahı görevden alındıkları haberi ile uyanan HDP’li Van, Diyarbakır ve Mardin belediye başkanları, beraberlerindeki milletvekilleriyle birlikte HDP MYK’sının kesintisiz eylem kararı kapsamında üç şehirde eş zamanlı olarak eylem alma kararı aldı. Üç şehirde alınan karar ile alana inen HDP’li gruplar, emniyet güçlerinin müdahalesiyle karşı karşıya kaldı. 100’e yakın kişinin gözaltına alındığı protestolarda çok sayıda kişi yaralanırken, yaralananlar arasında emniyet güçleri de yer aldı. Van’da tartışmalar ve gerginlikler sürerken HDP’nin kentte HDP genel başkanı Sezai Temelli de Van’a geldi. Kayyum atamaları ile ilgili HDP Van İl Binası önünde partilerle birlikte bir açıklamada bulunan Temelli, yapılan kayyum atamalarının bir darbe olduğunu belirtirken, bu atamalara sessiz kalmayarak, tencerelerle, kornalarla tepki vereceklerini ifade etti. Vatandaşlara ve siyasi oluşumlara seslenen Temelli, “Her gün her vakitte kornalara basacağız, tencerelere vuracağız düdüklerimizle susmayacağız, buradayız diyeceğiz.” İfadelerini kullandı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş genel Başkanı Sezai Temelli, İçişleri Bakanlığınca terör soruşturması kapsamında Van Büyükşehir Belediyesine görevlendirme yapılması sonrası Van’a geldi. Kente gelen Temelli HDP İpekyolu ilçe binası önünde açıklama yaptı. Burada konuşan Temelli, 19 Ağustos tarihinde yapılan görevlendirmeyi sivil darbe olarak nitelendirdiklerini ifade ederek, “Abluka altında açıklama yapıyoruz. Bu korkudur. Biz bu fotoğrafı AKP-MHP bloğunun anlamasını bekledik. Ama onlar ders almadılar. Onlar 31 Mart seçimlerinin rövanşını alma peşindeler. Şiddet politikalarını sürdürme peşindeler. Bunlar 80 darbesinin mirasçılarıdır. 12 Eylül’ün şiddetini hala halkımıza dayatma peşindeler. Bunlar bu mirasa sahip çıkıyorlar. Bugünde bu mirasa ne kadar sahip çıktıklarını görüyoruz. Darbe mirasına sahip çıkanlar darbecidir. Irkçılık yapıyorlar. Kürt nüfusuyla ilgili konuşmaktan asla geri durmuyorlar. İşte katlanamadıkları bu ülkedeki Kürt halkının nüfusudur. Katlanamadıkları bu ülkede onlarca kadim halkın bir arada yaşamasıdır. Buna katlanmadıkça dipsiz bir kuyuya düşmeye devam edecekler. Dün olduğu gibi her gün de hakikatin sesini, barışın sesini alanlarda yükseltmeye devam edeceğiz. Onlar düşsünler ama biz asla onlarla birlikte hareket etmeyeceğiz. Darbe hukukuna karşı bir arada yaşama iradesini sürdürüp barışı savunmaya devam edeceğiz.” Dedi.

“31 MART’TA KAYYUMLARI SİLİP ATIK”

31 Mart seçimleri ile belediyeleri kayyumlardan kurtardıklarını belirten Temelli “Çözüm diyene 4 buçuk yıl boyunca tecrit uyguladılar. Ülkeyi çözümsüz bıraktıkça ülke darbe bataklığına sürüklenmeye devam edecek. Oysa demokratik çözümün yolunu açmak mümkündü. Bu aslında iradeyi yok saymaktır. Tıpkı 4 yıl boyunca bu ülkeye kayyumu dayattıkları gibi. 2016 yılında OHAL darbesi ile bu ülkeye kayyumu dayatarak birçok belediye eş başkanımızı tutukladılar. Hala tutuklu belediye eş başkanlarımız var. Birçok vekilimiz cezaevine. Hiçbir suçları yok. Gidin bakın dosyalarına bir tek delil bulamazsınız. Ve biz bunca olaya rağmen demokratik mücadelemizi sürdürmeye devam ettik. Dedik ki bu ülkeyi kayyum utancından kurtaracağız. İşte 31 Mart’ta yaptığımız budur. 31 Mart’ta kayyumları süpürüp attık. Bunu içine sindiremeyenler birçok belediye başkanımızın mazbatasını vermeyerek iradeyi gasp ettiler. İstanbul’a kayyum atadılar. 23 Haziran’da güçlü bir iradeyle İstanbul’da kayyumu kabul etmeyeceğimizi dile getirdik ve İstanbul’dan kayyumu süpürüp attık. Bunu içine sindiremeyenler şimdi Amed’e, Mardin’e ve Van’a kayyum atadılar. Bunu da kabul etmiyoruz. Bir an önce bu karar geri çekilmeli.” Diye ekledi.

“EŞ BAŞKANLIK SUÇ DEĞİL EŞİTSİZLİĞE TEPKİDİR”

Eş başkanlık sisteminin bir suçtan ziyade toplumsal cinsiyet eşitsizliğine bir tepki olduğunu belirten Temelli “Bir an önce arkadaşlarımız görevlerine geri iade edilmelidir. Bunu yapmalarını bekliyoruz, bunu yapmadıkları sürece her gün, her yerde sesimizi çıkarmaya devam edeceğiz. Asla bu irademizden vazgeçmeyeceğiz. Bu irade sandığa hapsedilecek bir irade değildir. Yıllardır gelen bir mücadelenin verdiği iradedir. Eş başkanlık sistemine karşı çıkarak, eş başkanlık sisteminin suç olduğunu iddia ediyorlar. Eş başkanlık sistemi suç değil; gerçek bir demokrasi mücadelesidir. Eşit temsiliyet mücadelesidir, kadın özgürlük mücadelesidir. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı toplumsal cinsiyet eşitliğinin savunusudur. Bugün kadına yönelik şiddet sokaklarda kol geziyor. Her gün kadınlar katlediliyor. Kadına yönelik şiddet AK Parti iktidarıyla yükselmiştir. Kadın siyasi hayattan, toplumsal hayattan, çalışma hayatından dışlanmakta ve yok sayılmaktadır. İşte kadınlar vardır ve burada mücadele etmektedirler. Bunu içine sindiremeyenler buna karşı çıkanlar faşisttirler. O yüzden faşizme karşı mücadele bir kadın mücadelesidir.” Şeklinde konuştu.

“BİR KURUŞ YOLSUZLUK YOKTUR”

Kayyumların görevde oldukları süreler boyunca yolsuzluk yaptıklarını dile getiren Temelli sözlerine şu şekilde devam etti: “Kayyum atayanlar bize itiraf ederek halkın kaynaklarını, belediyenin kaynaklarını çarçur ediyorsunuz diyorlar. 2016 yılına kadar onca yıl belediyelerde iktidarda kaldık. Bir kuruş yolsuzluk yoktur. Onca belediye incelemeye alındı, onca müfettiş geldi, Sayıştay geldi bir kuruş bile yolsuzluk bulamadı. 2016’dan 2019’a kadar görevde kalan kayyumlar her gün yolsuzluk yaptı. Yolsuzluk kelimesi bile utandı onların yaptıklarından. Bu denli yaygın bir talan ve bu denli yaygın bir gasp vardı. Bu gaspa izin verenler, bu talana izin verenler bunun hesabını sormak yerine hala bizim belediyelerimize iftira ediyorlar. Dün sevgili Mardin Belediye Eş Başkanımız Ahmet Türk açıkladı; İçişleri bakanına aldığın hediyeler nedir? Diye sordu. Çıksın cevap versin, neymiş o hediyeler hep birlikte öğrenelim. Yok, eğer hediye almamışsa o kayyumların yaptığı yolsuzluk işte kanıtlanmıştır; çıksın hesap versin.”

“TENCERELERE VURUP KORNALARA BASACAĞIZ”

Siyasilere ve vatandaşlara seslenerek kayyum atamalarına karşın bir olma çağrısında bulunan Temelli “31 Mart’tan sonra mazbatasını alan belediye başkanlarımız bu halkın bir kuruşuna bile zarar vermemişlerdir. Tam tersine o kayyumlar bu halkın SGK primlerini ödememiş, elektrik borcunu, su borcunu ödememiş o kaynakları talan etmiş ama bizim belediyelerimiz gelir gelmez borç ödemeye başlamıştır. Bütün hakları gasp edilmesine rağmen tek bir kuruş bile ziyan olmamıştır. Yalan söylüyorlar. Kendi hırsızlıklarını, kendi yolsuzluklarını kamufle etmek için halka yalan söylüyorlar ve yalan söylemeye devam ediyorlar. Tüm bu yalanlara ve iftiraya karşı bütün Türkiye’ye çağrı yapıyoruz. Her şey bütün çıplaklığı ile ortadadır. Şimdi demokrasi ve barış mücadelesinde buluşup bu kayyumcu zihniyete karşı, bu darbe anlayışına karşı yan yana gelmeliyiz. Ülke yangın yerine dönmüştür, emekçilerin emekleri gasp edilmektedir. Ocaklara yangın düşmüştür. Ülkede şimdi vicdanlar yanıyor. Kürt halkına karşı yapılan bu müdahale bütün ülkenin vicdanını yakmıştır. Gelin bu yangına bir kova su da siz dökün. Siyasi yapıların tümüne sesleniyorum gelin bu yangın karşısında hep birlikte duralım. Her gün her vakitte kornalara basacağız, tencerelere vuracağız düdüklerimizle susmayacağız, buradayız diyeceğiz.”

HDP’NİN KAYYUM ATAMALARINA İLK TEPKİSİ NE OLMUŞTU?

Diyarbakır, Van ve Mardin Büyükşehir Belediyelerine kayyum atanması gündemi ile 19 Ağustos’ta olağanüstü toplanan HDP MYK'sı, "kesintisiz eylem" kararı almıştı. HDP'liler tepkilerini göstermek üzere ilk olarak 20 Ağustos’ta kayyum atanan üç kentin il örgütü binaları önünde toplanma kararı alarak harekete geçtiler. 3 büyükşehir belediyesine sabah saatlerinde kayyum atanan HDP, olağanüstü topladığı Merkez Yürütme Kurulu'nda yol haritasını belirleyerek tüm milletvekillerinin kayyum atamasının ilk gününden itibaren üç gün boyunca Diyarbakır, Mardin ve Van'da olmasını kararlaştırdı. 3 kentte 20 Ağustos saat 11.00'da eş zamanlı olarak yapılması planlanan basın açıklamalarına emniyet güçleri 3 şehirde de müsaade etmedi. HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, ilk gün Diyarbakır'daki açıklamaya katıldı.

‘VEKİLLER SOKAKTA OLACAK’ KARARI ALINDI

HDP MYK toplantısında bu süreçte halkın ve belediye eş başkanlarının yalnız bırakılmaması gerektiğinin altını çizerek alınan karara göre, tüm milletvekillerinin sandık iradesine sahip çıkması için 3 gün boyunca halk ile birlikte sokaklarda olmasını kararlaştırdı. Eylemlerde kayyumların tanınmayacağı belirtilerek, hükümete bu politikadan derhal vazgeçme çağrısı yapılacağının duyurulması planlandı.

SOKAKLARDA NELER YAŞANDI?

Van, Mardin ve Diyarbakır illerinde eş zamanlı olarak ayrı ayrı basın açıklamaları düzenlemek isteyen HDP Milletvekilleri ve görevden alınan belediye başkanlarının olduğu gruplar polis engeline takıldı. Açıklamaların yapılmasına müsaade etmeyen emniyet güçleri ve HDP’li gruplar arasında her 3 şehirde de gerginlik yaşandı. Yine her 3 şehirde cadde aralarında bir araya gelen göstericilere ise emniyet güçleri biber gazlı müdahalelerde bulundu. Protestolar kapsamında da Van’da 30’u aşkın kişi gözaltına alınırken, Mardin’de 4, Diyarbakır’da 30 İstanbul’da ise 16 kişi gözaltına alındı. Protestolar nedeniyle Van’da 2 polis memuru yaralanırken, İstanbul’da 3 polis memuru yaralandı.

‘ORANTISIZ GÜÇ UYGULANDI’ İDDİALARI

Van’da bir gözaltı sırasında ise polisin bir kafede yakaladığı göstericiye kask ve copla vurmasına sosyal medyadan tepki yağdı. Sosyal medya üzerinden tepki gösteren vekiller; AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, "Bu vahşet kabul edilemez" ifadelerini kullanırken, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da "orantısız" olarak nitelediği müdahale için Adalet ve İçişleri bakanlıklarına açıklama yapmaları çağrısında bulundu.

VALİLİKTEN O GÖRÜNTÜLERE İLİŞKİN AÇIKLAMA GELDİ

Orantısız güç uygulandığı belirtilen vatandaşın sosyal medyada gündem olmasının ardından Van Valiliği’nden yapılan bir açıklamada ise, “İçişleri Bakanlığı tarafından Van Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan Başkan Vekilliği görevlendirilmesini protesto etmek için toplanan ve kanunsuz eylem yapan gruplar için görevlendirilmiş Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde görevli personele, bekleme yaptıkları Van il merkezi Yüzbaşıoğlu sokakta bir şahıs tarafından Demir tabure ile saldırıda bulunulmuştur. Saldırı sonucu bir Polis Memurumuz yüzünden, boynundan ve kolundan yaralanmıştır. Saldırıda bulunan şahıs kovalamaca sonucu zor kullanılarak yakalanmıştır. Şahsın 2013 yılında PKK terör örgütünün kırsal alanına katılım yaptığı, 2014 yılında Diyarbakır ilinde güvenlik kuvvetlerine teslim olduğu ve çok sayıda suç kaydının olduğu ayrıca, psikolojik rahatsızlığının (şizofren) bulunduğu anlaşılmıştır. Valiliğimizce olayla ilgili gerekli inceleme ve soruşturma başlatılmıştır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur” denildi.

Editör: TE Bilisim