ŞEHRİVAN HABER: FATMA POLATCAN- HAKAN İZGİ


Türkiye’nin en büyük gölü olan Van Gölü’nde yaşayabilen ve nesli koruma altında olan endemik tür olan İnci Kefali balığı için 15 Nisan–15 Temmuz tarihleri arasında uygulanan av yasağı dönemi başlıyor. Van Gölü Havzası’nın önemli değerlerinden olan İnci Kefali, tuzlu ve sodalı Van Gölü’ne adapte olsa da köken olarak tatlı su balığı olduğu için üremek için tatlı suya ihtiyaç duyuyor. Bu nedenle üreme döneme olan Nisan ve Temmuz ayları arasında Van Gölü’ne dökülen akarsulara göç ediyor. İnci kefalleri bu zaman içinde üremek için zorlu göç yolculuğunu gerçekleştirmek için gölün tuzlu ve sodalı sularından çıkıp, göle dökülen akarsulara akın ediyor. Bölgenin turizmine katkı sağlayan bu zorlu göç yolculuk süresince balıkçılar İnci Kefali avlamıyor. Konuyla ilgili Şehrivan’a değerlendirmelerde bulunan Van Çevre Derneği (ÇEVDER) Başkanı Ali Kalçık, İnci Kefalinin korunması gerektiğinin altını çizerken, Vangölü Aktivistleri Derneği Başkan Yardımcısı Ali Emrah Dağer ise kentin önemli geçim kaynaklarından biri olduğunu söyledi.

KORUNMASI İÇİN HAZIRLIKLAR TAMAMLANDI!

Binlerce kişinin ekmek kapısı olan İnci Kefalleri için balıkçılar son kez ağlarını çekerken, İnci Kefali’nin bu yıl da korunması için hazırlıklar tamamlandı. Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri, 3 ay sürecek yasak döneminde, İnci Kefali’nin avlanmasının önüne geçmek için gölde 7/24 faaliyet yürütecek. Sahil güvenlik botlarıyla 3 bin 713 kilometrekarelik yüz ölçüme sahip Van Gölü ve avlanmaya müsait akarsu yataklarında sürekli denetim yapacak ekipler, termal ve gece görüş kameraları, üstün tespit kabiliyetine sahip radar sistemlerini kullanarak kaçak avlanmayla mücadele edecek. Polis ve jandarmanın ‘Hayvan Durum İzleme’ ekipleri ve zabıtalar da balığın satışının yapılabileceği muhtemel iş yeri ve güzergahları sürekli gözetim altında tutacak.

DAĞER: BALIK GEÇİM KAYNAĞIDIR

İnci Kefali göçüyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Vangölü Aktivistleri Derneği Başkan Yardımcısı Ali Emrah Dağer, “Van Gölü İnci Kefali Balığı Van Gölü'nün tuzlu ve yüksek derecede sodalı suyunda yaşayan endemik türde bir balıktır. Üreme döneminde suyun akışının tersine yüzerek tatlı sulara göç eden balığın mücadelesi çok kıymetlidir. Balığın diğer tüm canlıların olduğu gibi ekosisteme büyük katkıları vardır. 15 Nisan ile 15 Temmuz tarihleri arasında av yasağı bulunmaktadır. Yeterli seviyede korunma sağlanması halinde kentlere balıkçılık bir geçim kaynağı oluşturacaktır. Kaçak avcılık bu işten gelir elde eden veya çıkarı olan insanların göç mevsiminde canlıların korumasız döneminde kolayca avlayabildikleri için bu durum oluşmaktadır” dedi.

DENETİM VE KONTROL ARTIRILIYOR!

Son yıllarda yapılan çalışmalar ile denetimlerin ve kontrollerin arttığını belirten Dağer, “Üreme döneminde jandarma akarsu koylarında nöbeti tutacak, merkezde ise polis ve zabıta ekipleri koruma çalışmalarında görev alıyor. Ayrıca geçtiğimiz yıl kurulan Sahil Güvenlik Komutanlığı avlanmaya müsait akarsu yataklarında sürekli denetim yapacak ekipler, termal ve gece görüş kameraları, üstün tespit kabiliyetine sahip radar sistemlerini kullanarak kaçak avlanmayla mücadele edecek. Bu konuda halkımızın da bilinçlenmesi ve sahiplenmesi de arttığını görüyoruz. Van Gölü Aktivistleri olarak da sosyal medyada ve sahada gerekeni yapmaya çalışacağız” ifadelerini kullandı.

KALÇIK: TEDBİRLER ALINMALI VE TAVİZ VERİLMEMELİ...

İnci Kefali’nin korunması gerektiğini vurgulayan Van Çevre Derneği (ÇEVDER) Başkanı Ali Kalçık, şunları kaydetti: “İnci Kefali Van’ın simgesidir. Uçan balık olarak adlandırılır. Türkiye’de endemiktir. Bütün canlılar yaşama hakkına sahiptir. Bu en çokta Van ile özdeşleşmiş Van balığıdır. Eğer bu yasaklar olmasaydı bugün Van balığından bahsedemezdik. Bu anlamda korunmanın iyi yapılması gerekiyor. Güvenlik güçlerinin bu konuda dikkatli olması ve Van Balığını koruması gerekiyor. Bununla ilgili yıllardır ticaret yapan balıkçıların bu süre içerisinde balık avlamaması gerekiyor. Balıkçıların av yasağına uyması gerekiyor. Balığın güvenliğini alacak kişilerin asla taviz vermemesi gerekiyor. Mustafa Sarı tarafından yapılan bir uygulamadır. Onun çabaları ve emekleriyle bu noktaya geldi. Mustafa Sarı’ya bu konuda minnettarız.”

Editör: TE Bilisim