23 Ekim 2011'de meydana gelen 7,2 büyüklüğündeki depremle karanlığa gömülen Van, aradan geçen 2 yıllık sürede yapılan yatırımlarla depremin izlerini silmeye çalışıyor.
Kent merkezi ile Erciş ilçesi ve birçok köyde yıkıma neden olan depremin ardından enkaza dönen binalarda adeta can pazarı yaşandı.
Birçok köyün haritadan silindiği, yüksek yapıların yerle bir olduğu depremde sağ kurtulan vatandaşlar, kurtarma ekipleri müdahale edinceye kadar kendi imkanlarıyla enkaz altında kalanlara ulaşmaya çalıştı. Kimi vatandaşın; enkaz yığınına dönen konutlarda eşini, çocuğunu, dostunu kimisinin ise hiç tanımadığı insanları kurtarmaya çalıştığı depremde, şehir bir anda yasa boğuldu.
Depremden hemen sonra tüm ülkenin Vanlılar için seferber olduğu saatlerde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere birçok bakan,siyasetçi ve sivil toplum kuruluşu çalışanları kente geldi.
Çalışmaları yerinden yöneten bakanlar, depremden kısa süre sonra sağladıkları koordinasyonla önce arama kurtarma çalışmalarına ağırlık verdi, sonra depremzedelerin barınma ve yaşamsal ihtiyaçlarını gidermeye çalıştı.
Depremzedelerin çaresizliğine, ölümün soğuk yüzünün yanı sıra bir de soğuk havanın eklenmesiyle büyük bir sefaletin yaşandığı şehirde, on binlerin, farklı kentlerdeki yakınlarının yanına sığınma, kalanların ise başlarını sokacak bir yer bulma çabasına kayıtsız kalamayan devlet, kısa sürede oluşturduğu çadır kentlere depremzedeleri yerleştirmeye başladı.
Bu sırada, yerle bir olan binalarda günlerce devam eden kurtarma çalışmalarında görev alan ekipler de enkazdan çıkardıkları yaralılarla yorgunluklarını unutup daha fazla canlıya ulaşmaya çalışırken, hayatını kaybedenler için gözyaşı döktü.
Enkazlardan 604 kişinin cansız bedenine ulaşıldığı depremde, sağ çıkarılan binlerce yaralı, ambulans uçak ve helikopterlerle hastanelere sevk edildi.
-İkinci depremle sarsıldılar
Depremin üzerinden 13 gün geçtikten sonra Kurban Bayramı'na çadır kentlerde ve hasarsız raporu verilen evlerinde giren depremzedeler, bayramın 4. günü olan 9 Kasım'da meydana gelen 5,6 büyüklüğündeki ikinci depremle bir kez daha sarsıldı.
Hayatın normale döndüğü bir anda Van kent merkezinde ilkine göre daha fazla yıkıma yol açan depremden sonra yeniden kurtarma çalışmaları başlatıldı ve ikinci göç dalgası yaşandı.
-Görev yapan gazeteciler de enkaz altında kaldı
Aralarında depremi haberleştirmek için kentte bulunan gazeteciler Sebahattin Yılmaz ve Cem Emir ile Japon yardım gönüllüsü Asutshi Miyazaki'nin de bulunduğu 40 kişinin hayatını kaybettiği depremin ardından büyük panik yaşayan Vanlılar, ülkenin dört bir yanında kamu misafirhanelerine ve sosyal tesislere yerleştirildi.
Kentin karanlığa ve sessizliğe gömüldüğü kış günlerinde boş durmayan yetkililer depremzedeler için inşa edilecek konutların yapımını başlatarak, çadır kentlerde yaşam mücadelesi veren aileleri ocak ayından itibaren konteyner kentlere yerleştirdi.
-Binlerce işçi konut yapımında çalıştı
Başbakanlık AFAD tarafından TOKİ'ye yaptırılan deprem konutlarının en kısa zamanda tamamlanması için şehrin şantiyeye döndüğü kış mevsiminde, binlerce iş makinesi ve on binlerce işçi, hava sıcaklığının sıfırın altında 30 dereceyi bulduğu günlerde soğuğa aldırış etmeden konutları tamamlamaya çalıştı.
Havanın ısınmaya başladığı ilkbahar mevsiminde konutların yapımı hız kazanırken, çeşitli şehirlerde kış dönemini geçiren depremzedelerin büyük çoğunluğu da gerek depremlerin etkisini yitirmesi gerekse okulların tatil edilmesiyle kente dönmeye başladı.
Evleri yıkılan ve ağır hasar gören depremzedeler için Van merkez, Edremit ve Erciş ilçelerinde hızla yükselen konutlar, depremin birinci yıldönümünde tamamlanarak Başbakan Erdoğan'ın katıldığı törenle ailelere teslim edildi.
Konutların bulunduğu bölgede yapılan okullar, camiler ve sosyal donatı alanları ile sıcak yuvalarında ikinci kışlarını geçirecek olan aileler, devletin kendilerine sağladığı imkanlar için teşekkür ediyor.
Depremzedeler, konutlarda özellikle su sıkıntısı yaşandığını belirterek, konutlardaki birtakım eksikliklerin giderilmesi için devlet yetkililerinden destek beklediklerini ifade etti.
