Futbolun beşiği sayılan Brezilya'da sokaklarda futbol oynamak bir gelenek. 1963’te Rio'da dünyaya gelen Carlos Kaiser de sokakta futbol oynayan çocuklardan biri. Peki sonrasında neler oldu dersiniz? KARİYERİ BOTAFOGO KULÜBÜNDE BAŞLIYOR 1963'te dünyaya gelen Carlos Kaiser 10 yaşındayken Botafogo kulübünün alt yapısında futbola başlıyor. Ailesi Kaiser'in futbolcu olması durumunda hayatlarının kurtulacağını düşünüyor. Kaiser de ailesiyle aynı fikirde fakat futbol oynamayı sevmiyor! VE İLK TRANSFER Kaiser, Botafogo'da 6 yıl kaldıktan sonra Pueblo takımına transfer oluyor. Burada hazırlık maçlarında forma giyiyor hatta gol bile atıyor. Ama futbol oynamamayı kafasına koyan Kaiser, buna bir çözüm buluyor; sakatlanmak! İlk idmanda sakatlanıyor. SAKATLIKLA KALMIYOR, BAHANELER BULUYOR Kaiser; "anneannem öldü" diyerek idmana ve maçlara gecikiyor. Çeşitli yalanlar söyleyerek bir yalan ağı oluşturuyor. O zamanlar internet olmadığı için işi çok kolay! TRANSFERLER DEVAM EDİYOR Kaiser, 1980-1990 arasında Brezilya'nın önemli kulüplerinden Vasco da Gama, Flamengo, Fluminense'nin yanı sıra Fransa, Meksika ve ABD'nin çeşitli takımlarına transfer oluyor. Ama Kaiser, sakatlıklar ve türlü bahanelerle hiç forma giymemeyi başarıyor. TOP OYNAMADAN BUNLARI NASIL BAŞARIYOR? Kaiser'in aklında tek bir şey vardır; futbol oynamadan futbolcuların yaşadığı hayatı yaşamak. Kaiser’in, en etkili silahı ise etkili iletişim. Ünlü futbolcu Bebeto, Kaiser için “O kadar iyi konuşuyordu ki, eğer Carlos'un ağzını açmasına izin verirseniz sizi etkilemesi için bu yeterli olurdu." diyor. TAM MAÇA ÇIKIYORDU Kİ! Bangu takımındayken maçın bitimine 8 dakika kala hocası Kaiser'in oyuna girmesini istiyor. Ama Kaiser rakip takım taraftarıyla kavga çıkartıp oyuna girmeden kırmızı kart görüyor. Maçtan sonra kulüp sahibine "Size küfrettiler bende dayanamadım" diyor. Bunun üzerine kulüp başkanı Carlos ile bir sezon daha anlaşma yapıyor. 24 yıllık kariyerinde 6 takıma transfer olan ve kariyerinde 61 maça çıkıp, 6 gol atan Carlos Kaiser'in hikayesi böyle... Kendisi bu durumu şöyle açıklıyor. “Gerçekten hiç futbol oynamadım. Çünkü oynamak istemedim. Tek istediğim eğlenmekti.”