Baçesaray ilçesinde bu yıl Feqiyê Teyran Kültür ve Sanat Festivali'nin 5.'si düzenlendi. Festivalde konuşan Van Valisi İbrahim Taşyapan, Feqiyê Teyran'ın bu toprakların yetiştirdiği büyük bir tasavvuf aşığı, mutasavvıf ve aynı zamanda halk aşığı olduğunu söyledi.

 

Van Valiliği, 1590- 1660 yılları arasında yaşayan, asıl adı Muhamed olan Osmanlı Kürt şair, masal ve destan yazarı Feqiyê Teyran adına düzenlenen Kültür Festivali kapsamında Bahçesaray ilçesine gelen Vali İbrahim Taşyapan ile eşi Nesibe Taşyapan, ilk olarak Feqiyê Teyran Türbesi'ne geçti. Taşyapan çifti, burada Kur'an-ı Kerim tilaveti dinleyip dua etti. Çıkışta türbe bahçesinde Bahçesaray Kaymakamlığı ile İl Müftülüğü tarafından düzenlenen ve imam Ahmet Hüsrev Koyuncu'nun 30 eserinden oluşan Hüsn-i Hat ve ebru sergisinin açılışını yaptı. Sergiyi gezen Vali Taşyapan ve beraberindekiler daha sonra Feqiyê Teyran'ın Kartal Mahallesi'nde bulunan evini ziyaret ederek, İl Müftülüğü Tasavvuf Müziği Ekibi'nin def gösterini izledi. Vali Taşyapan ve beraberindekiler gösteriden sonra ilçe merkezine gelerek "5. Feqiyê Teyran Kültür ve Sanat Festivali'nin" açılışına katıldı.

 

Program öncesi vatandaşlarla sohbet edip çay içen Vali Taşyapan, buradan programın yapıldığı alana geçti. Kur'an-Kerim tilavetiyle başlayan anma programın açılış konuşmasını yapan İlçe Kaymakamı Tarık Açıkgöz, Feqiyê Teyran hakkında bilgi vererek bölge için önemine değindi. Kaymakam Açımgöz'ün ardından konuşan Vali Taşyapan, Feqiyê Teyran'ın bu toprakların yetiştirdiği büyük bir tasavvuf aşığı, mutasavvıf ve aynı zamanda halk aşığı olduğunu belirtti. Vali Taşyapan bu halk dostunun Bahçesaray'da doğduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

 

" Feqiyê Teyran, bu güzel cennet bahçesi Bahçesaray'da doğmuş, büyümüş tabiatla, suyla, kuşlarla konuştuğu rivayet edilmiştir. Hakikaten bu cennet misali yurdumuzun bu güzel köşesinde tabiatla konuşmamak, tabiatla ham hal olmamak mümkün değil. Burada akan bu dere bu su Allah'ın bize bir lütfu olarak bir kayadan fışkırıyor. Bunu gören bir insan suyla da konuşur, ağaçla da konuşur. Zaten biliyorsunuz bizim inancımıza göre bütün mahlukat Allah'a hamd ederek Allah'ı tespih eder. Bütün canlılar kendi lisanıyla konuşur. Biz bazen bunları anlayabiliriz bazen de anlayamayız. Ama bunu anlayanlar, bunun ağırlığına haliyle vakıf olanlar bunlarla konuşurlar ve dertleşirler. Bunların hallerini insanlara deyişler olarak, şiirler olarak söylerler. İşte Feqiyê Teyran Hazretleri de bunlardandır. Bahçesaray'ımızın büyük bir değeridir. Bu topraklarda çok değerli insanlar, çok değerli mutasavvıflar, çok değerli şairler ve alimler yetişmiştir. Bahçesaray'ımız çok verimli bir topraktır. Maneviyatı yüksek, diline, dinine ve diyanetine bağlı ve bu sayede çok değerli medreselerin de alimlerin yetiştiği bir topraktır. Feqiyê Teyran, bu topraklarda kendini manevi olarak yetiştirmiş, Allah'ın kendisine vermiş olduğu fırsatların farkına vararak bu fırsatları değerlendirmiş ve deyişleri ile 300, 400 yıl öncesinden günümüze kadar gelmiştir."

 

Çeşitli etkinliklerle devam eden festivalde, Feqiyê Teyran'ın hayatının ve özellikle suyla olan diyaloğunun anlatıldığı "su kasidesi" okundu. Program, def gösterisi, ilahi ile ney dinletisi ve İl Müftüsü Nimetullah Arvas'ın verdiği "Müküste Medrese Geleneği ve Tasavvuf Hayatı" konferansı ile son buldu.


ŞEHRİVAN HABER – ORHAN AŞAN

Editör: TE Bilisim