Türkiye’nin turizm hedeflerine ulaşması amacıyla Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı kurulacağını hatırlatan Van Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (VANESOB) Başkanı İsa Berge, 7 bölgede kurulacak olan ajansın bölge ofisinin Van’a kurulması gerektiğini belirtti. “Ajans çalışmaları ile turizm imkân ve fırsatları dünyaya tanıtılacak” diyen Berge, böylece hem Türkiye’nin hem de Van’ın turizm potansiyelinin tüm yönleriyle değerlendirilmesi ve ülke ekonomisine kazandırılması imkanı doğacağını vurguladı. Berge, “Van için, güneşin ve suyun başkenti diyen Urartulardan Selçukluya, Osmanlı’dan Türkiye’ye yaklaşık 7 bin yıllık tarihi olan şehirden bahsediyoruz” dedi. Milletvekillerine çağrı yaptı “Van’ımızın; İran, Ermenistan, Gürcistan, Azerbaycan ve Irak pazarı var. Ayrıca ajansın kurulması ile birlikte dünya pazarından da faydalanma imkanı doğacaktır” diyen Berge, bunun için milletvekillerin iyi bir lobi faaliyeti yürütmesi gerektiğini kaydetti. Berge, “Bir cazibe merkezi olan Van’ımızın bir turizm şehri de olduğunu biliyoruz. Ajansın Van’a kurulması, turizm sektöründeki esnafımız ile birlikte bütün şehre büyük bir ekonomik canlılık getirecektir. Hem Van’ın hem de Türkiye’nin tanıtımına büyük bir katkı sağlanacaktır. Kurulacak ajans, huzur şehri olan Van’da yatırımın da önünü açacaktır. Milletvekillerimize ve Van’ın tüm dinamiklerine görev düşmektedir” ifadelerini kullandı. VANESOB Başkanı Berge, destinasyon merkezine dönüşen Van’da, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Ofisi’nin kurulması ile birlikte olası beklentilerini de şöyle sıraladı: “Yerli ve yabancı turistlerin rağbeti nedeniyle yüzde 70-80’i bulan otel doluluk oranı daha da yükselecek. Van Gölü Havzası’na da büyük bir katkı sağlanacaktır. Dünya değerlerini barındıran Van’daki kültür varlıkları korunacak. Restorasyon yapılacak birçok destinasyon alanı turizme kazandırılacaktır. Tanıtım, info, gezi-tur programlarının yanı sıra Van, Türkiye geneli tur operatörleri programında yer alacaktır. Şehrin ekonomisi canlanacak, esnafın yüzü gülecektir.” “Van turizmin merkezi olabilir” Van’ın turizmin merkezi olabileceğini söyleyen Berge, bin 646 metre deniz seviyesinden yüksekte bir Van Denizi olduğunun altını çizdi. Berge, “Van’a son dönemde katma değeri yüksek alışveriş ve döviz bırakan turistler gelmeye başladı. Eko-turizm, kongre turizmi, spor kamp turizmi, Feqiyê Teyran’ın türbesi ve Bediüzzaman Said-i Nursi’nin Erek Dağı’ndaki çilehanesi ile inanç turizmi, dağcılık-doğa turizmi ile milyonlarca insanın ilgisi Van’a çekilebilir. Van Gölü Ekspresi ile tren yolculuğu yapılabilen, daha keşfedilmemiş muhteşem koyları, doğası, güneşin ve suyun başkenti olan bir şehirden bahsediyoruz. UNESCO Dünya Kültür Mirası’nda yer alan değerlerimiz var” ifadelerini kullandı. “Van’ın tescilli 150 değerinin 101’i uluslararası değer” Urartu, Asur, Pers, Roma, Karakoyunlu, Akkoyunlu, Safeviler, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetleri ile tarihe beşiklik etmiş Van’ın bazı dünya değerlerini sıralayan ve tanıtılması gerektiğini vurgulayan Berge, şöyle dedi: “Van’ın tescilli 150 değerinin 101’i uluslararası düzeyde. Urartuların başkenti olan Tuşba ile binlerce yıllık tarihi olan kadim şehir Van; camileriyle, medreseleriyle, manastırlarıyla, kiliseleriyle ve kültürel değerleriyle adeta bir açık müze. 1646 rakımda dünyanın damında olan Van Gölü Havzası, uçan balık olarak nitelendirilen inci kefali, Akdamar, Çarpanak ve Adır adaları, keşfedilmemiş İnköy gibi koylar, Türkiye’deki 600 kuş türünün 350’si Van’da ve Erçek Gölü’nde yaşıyor. Dünyaca meşhur Van kahvaltısı ve Van otlu peyniri, Van Gölü canavarı, Van kedisi, Van güvercini, Van kelebeği, Van Kalesi, ters lale, Van Lalesi, Van florası, Van mavişi (VernicaVanensis), Van cacığı, Van pastası, Van evleri, Van savatlı gümüşü, Van kilimi, flamingo, Edremit-Gebze Su Sporları merkezinde kano, yelken, sörf, dalış, deniz bisikleti ve su kayağı gibi su sporlarının yanı sıra Artos, Erek, Süphan, Nemrut ve Tendürek dağlarında trekking, dağcılık ve yamaç paraşütü, Müküs Çayı’nda rafting, Abalı, Kurubaş ve Çaldıran kayak merkezleri, Erciş ve Çaldıran’da şifa kaplıcaları, Çatak vadisi, Keşiş Gölü, Bendimahi Deltası ve daha nice değerleri. Türkiye’nin en ihtişamlı 10 kalesinden biri olan Hoşap Kalesi, Çavuştepe Kalesi, Ayanıs Kalesi, Amik Kalesi, Zernek Kalesi, Hêşet Kalesi (Gevaş), Pizan Kalesi (Başkale), Muradiye Kalesi (Muradiye), Toprakale, Aşağı-Yukarı Anzaf kaleleri. Muradiye Şelalesi, Çatak Kanispi Çağlayanı, Şamram Kanalı, Vanadokya olarak adlandırılan peri bacaları, Pamukkale’yi andıran Başkale travertenleri, Hüsrev Paşa, Kaya Çelebi ve Ulu Cami, Kızıl Minareli Cami, Horhor Camii, Süleyman Han Camii (Van Kalesi), Sofu Baba Camisi ve İzettin Şir Camii (Gevaş). Akdamar (Surp Haç), Bartholomeus (Başkale), Yedi Kilise (Erek Dağı), Altınsaç (Gevaş), Hiris (Meryem Ana ve Trinite) (Çatak), Surb Sahak ve Surb Stephanos (Eski Van şehri), Adır Adası ve Lim Manastırı, Çarpanak Adası Saint Jean, Saint Georges (Bahçesaray), Akdamar Kilisesi, 7 Kilise, Hazreti İsa’nın 12 havarisinden biri olan aziz Bartholomeus’un mezarının bulunduğuna inanılan Saint Bartolomeus Kilisesi (Başkale), Azize Kadınlar Manastırı. Halime Hatun Kümbeti-Türbesi (Van-Gevaş), İkiz Kümbetler (Eski Van şehri), Şeyh Abdurrahman Baba (Gazi) Mescidi ve Türbesi (Van Kalesi), Hüsrev Paşa Türbesi (Başkale-Pizan Köyü), Sofu Baba Türbesi, Kılıçlı Baba Türbesi, Selçuklu Mezarlığı (Gevaş). Horhor Çeşmesi, Şeytan Köprüsü (Muradiye), Kırmızı Köprü (Bahçesaray), Bend-i Mahi Köprüsü (Erciş), arkeolojik sit alanları olan Eski Van şehri, Van Kalesi, Toprakkale, Alniuni Kenti ve Taş Atölyesi, Balaban Demir Ergitme Merkezi, Sardurihinili Antik Kenti (Çavuştepe) ve Zernakitepe.”