ŞEHRİVAN ÖZEL: YUNUS EMRE AYKAÇ/MENDUH ÇALIŞKAN-Son birkaç yılda turizm konusunda başta İranlılar ve yerli turistler ile hareketli dönemler yaşayan Van’da, halen birçok yatırım hayata geçmeyi bekliyor. Mevcut zenginlikleri ve turistik değerleri ile Doğu Anadolu’nun gözde kenti olan Van’da onlarca yapı turizme kazandırılmayı beklerken, Van Gölü Havzası Turizm Derneği (VAHATUDER) ile turizme dair önemli çalışmalara imza eten Abdullah Tunçdemir, Van’ın 2020 hayal ve hedeflerini Şehrivan aracılığı ile paylaştı. İŞTE TURİZMİN 2020 BEKLENTİLERİ Tarım ve Hayvancılık kenti olma özelliğini yitiren, fakat hala turizm gibi bir çok alanda önemli kentler arasında yer alan Van, son dönemlerde hareketli günler yaşıyor. Gerek İranlı turistlerin kenti mesken tutması, gerek yerli turizm akını ile dikkatleri üzerine çeken Van, sahip olduğu değerleri de her geçen gün daha büyük kitlelere tanıtıyor. Birkaç yıl öncesine kadar turist sayısını ciddi manada arttıran Van, Doğu’nun en önemli turizm kenti olarak öne çıkarken, bireysel girişimlerle de bu trendin daha yukarı çekilmesi için mücadeleler veriliyor. Bunlardan birisi de Van Gölü Havzası Turizm Derneği (VAHATUDER) adı ile kurulan ve Vanlı turizmcilerden oluşan bir kuruluş. Van’ın ve havzanın turizmine ciddi katkılar sağlayan ve dikkat çeken dernek, Abdullah Tunçdemir başkanlığında önemli çalışmalar hayata geçirdi. Yurt içi ve yurt dışı infolar ile Vangölü Havzası Turları gibi önemli organizasyonların startını veren dernek 2020’de bu işi çok daha ciddi boyutlara ulaştırmak için çalışıyor. Van’ı turizmin gözde destinasyonlarından birisi haline getirmeye çalışan dernek bununla birlikte kentin daha büyük bir pay alacağı turizm için yeni programlar öneriyor. Kapıköy’ün 24 saat esaslı çalışması, Akdamar dışındaki kiliselerin restorasyonu, uçuş sayısının artırılması gibi birçok öneri sunan VAHATUDER ve başkan Tunçdemir, Van’ın 2020’de turizmdeki yerini koruyup daha da önemli yatırımlarla buluşması gerektiğini ifade etti. KAPIKÖY’ÜN 24 SAAT AÇIK OLMASI ŞART! Geçtiğimiz yıllarda yapılan ve oldukça modern bir tesis olarak hayata geçen Kapıköy Gümrük Kapısı’nın halihazırdaki çalışma saatlerinin değişmesi gerektiğini her fırsatta hatırlatan Tunçdemir, tam kapasite çalışmanın daha çok turist gelişini sağlayacağını söyledi. Tunçdemir, “Kapıköy sınır kapısı bölge de bulunan Uluslararası Gürbulak ve Esendere Sınır kapılarından daha fazla Turizm amaçlı misafir alan tek kapıdır. Özel günlerde 2 Bin 5 Bin arası yolcu geçişi olan sınır kapısıdır. Yol güvenliği, yakın oluşu, merkezi ulaşım yeri olduğu için Uçak, Otobüs ve Tren ile rahatla ulaşabilecek tek kapı olduğu için büyük önem arz etmektedir. 24 Saat açık bir durum sağlandığında ciddi miktarda Turist geçişi sağlanacaktır.” Dedi. UÇUŞ SAYISI VAN’IN KANADINI KIRIYOR! Van’da son dönemlerde gündemden hiç düşmeyen uçuş sayıları konusunda turizm sektörünün de büyük sıkıntılar yaşadığını hatırlatan Tunçdemir, “Maalesef şu andaki en büyük problemlerimizden birisi uçuşlar. Üstelik bunu uzun süredir yaşıyoruz. Ben son iki yıldır bu konuda yaşanan sorunlara vurgu yapıyorum. Çünkü son birkaç yılda bölgede yerli turist, Van özelinde ise İranlı turist patlaması var. Hem yaz hem kış bölgede bir hareketlilik var. Ve bu hareketlilikten en çok faydalanacak olan il Van iken, uçuş sayıları bunun önüne geçti. Günibirlik geliş gidişe en müsait olan ve haftasonu gezileri ile bile her ciddi miktarda turist ağırlayabilecek Van, büyük kayıplar yaşadı. Son aylarda bu iş ciddi anlamda sıkıntı oldu. 20 civarındaki seferler 10’a kadar düştü. Fiyatlar arttı. Bu da Van’a kaybettiriyor. Bu çok büyük bir problem. İlgili isimlerin bu durumu acilen çözüme kavuşturması gerekmektedir. “VAN FUARLAR KONUSUNDA DESTEKLENSİN” Fuarlar konusunda da değerlendirmelerde bulunan Tunçdemir, “Beklentimiz arasında yer alan konulardan birisi de Van turizm fuarının desteklenmesidir. Son yıllarda fuarlar noktasında çıkış yapan Van’ın turizm fuarlarında daha çok yer alması gerek. Türkiye’nin her bölgesindeki tur operatörlerinin Van turizm fuarına gelmesini sağlamak amacıyla desteklerini istiyoruz. Bölge turizmine katkıda bulunmak için TÜRSAB ve ilgili kuruluşlar bu konuda desteklerini esirgememeli. Bununla bir diğer husus da yurtdışı fuarlarına bölge acentalarının da davet edilmesi konusu. Bu da yurt içi ve turizm fuarlarında yer almak kadar önemli ve kentin yurt dışından turist alması için hayati bir adım. Bölge turizmine katkıda bulunacak acentalarının yurtdışı fuarlara katılımının sağlanması için de yine TÜRSAB’ın bizleri desteklemesi gerekiyor. Bu anlamda bölgeye dikkat çekmek, bölgeye turizm anlamında yatırımın önünü açmadaki bir adım da Bölge Turizm Danışmanı/Koordinatörü atanmasıdır. Bu tür yetkili isimlerin bölgede olması ve bölgeyi bilerek bir program oluşturması daha gerçekçi sonuçlar verecektir.” “VAN GÖLÜ HAVZASI TURLARINI MARKALAŞTIRMALIYIZ” “Son dönemlerde Van Gölü Havzası Turizm Derneği (VAHATUDER) Yönetimi olarak birçok bilgilendirme (info) düzenleyen ve bölgeyi kapsayan bir Van Gölü Havzası Turları paketi oluşturan Abdullah Tunçdemir bu konudaki çalışmaların artırılması gerektiğini belirtti. 2020 yılı içerisinde daha çok turizmcinin davet edilmesi daha çok info yapılması gerektiğini söyleyen Tunçdemir, “Yurtiçi ve yurtdışı tur operatörlerini, turizm yazarlarını bölgeye destek amaçlı davet ederek info gezileri yaptırılmasını talep ediyoruz. Bunu bizler dernek olarak yaptık. Yapmaya da devam edeceğiz. Ki bu infoların sadece biz değil tüm Vanlı turizmciler somut çıktılarını da gördüler. Artık Vangölü Havzası turları bilinen ve bu isimle turlara dahil edilen bir programa döndü. Daha fazla çaba ile Van Gölü Havzası’nı Karadeniz Turları, GAP Turları gibi markalaştırabiliriz.” Dedi. O KONSOLOSLUK VAN’A AÇILMALI Van’ın yıllardır tartıştığı konulardan birisi olan İran konsolosluğunun Van’da değil Erzurum’da, Trabzon’da bulunması konusuna da değinen Tunçdemir, “Bizim önceliklerimizden birisi İran Başkonsolosluğu’nun Van’da açılmasını sağlamak olmalıdır. İran’a en uzun kara sınırına sahip olan, İran’dan en fazla turist alan Van şehrine İran başkonsolosluğu açılması kadar elzem bir durum olamaz. İranlılar için Van artık vazgeçilmeyecek bir kent. Ama İranla ilgili tüm işlemlerin Van’dan yüzlerce kilometre uzakta bir ilde yapılması anlaşılabilir bir durum değildir. Van bu anlamda yetkilendirilmelidir.” Dedi. BİRÇOK YAPI TURİZME KAZANDIRILMAYI BEKLİYOR! Tarihi önemi olan yerlerin restorasyonlarının yapılması hususunda Yedi Kilise konusunun önemli bir yer tuttuğunu söyleyen Tunçdemir, halihazırda o civardaki köylülerin alanı boşaltmasından sonra buranın turizme kazandırılmaya müsait olduğunu vurguladı. “Varagavank ya da Varak Surp Haç manastırı, Van Merkeze bağlı, Yukarı Bakraçlı köyünde yer alan ve 8. Yüzyılda inşa edilmiş olan tarihî Ermeni manastırı Ermeni cemaatinin Akdamar Kilisesinden sonra ziyaret ettikleri önemli kilisedir. Buraların Acil olarak restorasyon yapılması gerekmektedir. Yine Van Gölü'nde iki önemli Ada'da bulunan Tarihi Kiliseler restore edilmeyi bekliyor. Çarpanak adasında, Saint Jean'a adanmış Ktouts Manastırı ile Adır adasında bulunan Saint Georges Kilisesi ve Saint Sion Şapeli'nin turizme kazandırılmayı bekliyor. Çapanak ile Adır Adası'nın mutlak surette turizme kazandırılması gerekiyor. İki adanın Akdamar Adası'na eş değer nitelikte önem teşkil ve tanıtım noktasında turizme kazandırılması adına girişimlerde bulunması gerekir. Akdamar Adası kadar önem teşkil eden iki Ada'da ki tarihi yapılar için iki adamızın kiliselerinin restorasyonlarının gerçekleştirilerek Turizme kazandırılması TURSAB’ın ciddi katkı vermesiyle gerçekleşebilir.” ÇARPANAK ADASI DA İLGİ BEKLEYEN TURİZM DEĞERLERİ ARASINDA… “Çarpanak Adası Van Gölü'nün kuzeydoğu bölgesinde, Van ilinin merkeze bağlı Çitören Köyü mevkiinde bulunan bir adadır. Adanın üzerinde IX y a da XI. yüzyılda yapılmış olduğu sanılan, Saint Jean'a adanmış bir de manastır vardır. (II. Ktouts Manastırı adı ile anılan yapının bugün yalnızca kilise bölümü ayaktadır. Adada, Türkiye'nin başka bir yerinde bulunmayan pek çok ‘kuş’ türü bulunmaktadır. Bir Ermeni manastırı olan yapı, 1918 yılında bölgede yaşanan karışıklıklar nedeniyle boşaltılmıştır O günden bu yana herhangi bir koruma altında bulunmayan yapı günümüzde yıkılmaya yüz tutmuş durumdadır. Bu manastır, başka bir söylenceye göre ise göre Kutsal Haç, Saint Hripsime, Saint Gragorie, Saint Jean’dan oluşan kutsal dörtlü adına yaptırılmıştır. Çok önem arz ettiğinden dolayı restorasyon yapılması gerekir.” EN ÖNEMLİ YAPILARDAN BİRİSİ: BARTHOLOMEUS KİLİSESİ “Yine Adır Adası ve Adada Lim Manastırı, St. Georges Kilisesi, Van Gölündeki adaların en büyüğü olan adadır. Kilisenin yapım tarihi 1621 olarak bilinmektedir. Van Gölü'nün güzelliğine eşlik eden Adır Adası, sahip olduğu tarihi kalıntılarıyla Ada'da ki Lim Manastırı, St. Georges Kilisesi Restorasyonun yapılmasını beklemektedir. Albayrak Köyünde bulunan ST. Bartholomeus Kilisesinin inşa tarihi bilinmemekle birlikte 3. yüzyılda yapıldığına dair bazı görüşler vardır. yapı, bölgede ender Hıristiyan dini yapısı olarak görülmektedir. 12 Havarilerden birinin mezarı bulunmaktadır. 1915'den günümüze kadar kullanılmayan ST. Bartholomeus Kilisesi'nin inanç turizmine kazandırılması için restorasyon yapılması lazım.” AKDAMAR ADASI VE AKDAMAR KİLİSESİNİN KORUNMASI Geçtiğimiz günlerde sit alanı olmaktan çıkarılıp bazı yapıların imarına izin verilebileceği kararı ile büyük yankı uyandıran Akdamar kararına da değinen Tunçdemir böyle bir kararın Akdamar’a zarar vereceğini vurguladı. “Bir çivi çakmanın bile yasak olduğu doğa harikası bir yer olan Akdamar Adasına, Bungalov inşa etme ve Çadır Kampları gibi yapıların inşasına izin verilmesi Van'ın Turizmdeki en büyük değeri olan Adanın ve Akdamar Kilisesinin tahribatına yol açacaktır.”Akdamar’ın Van’a en fazla turist çeken merkez olarak korunması ve titizlikle korunması gerektiğini de hatırlatan Tunçdemir, bahsettiği diğer kilise ve inanç merkezlerinin restore edilip turizme kazandırılması ile Akdamar’ın daha büyük bir ilgi göreceğini de vurguladı.