ŞEHRİVAN HABER: FATMA NUR POLATCAN-SERCAN CANSIZ

Yazar Neslihan Önderoğlu, 14 Mayıs’ta Van Edebiyat Mahfili ve Üvercinka Kültür Sanat Akademi iş birliğiyle, YAKA Marketler Zinciri desteğiyle Van’a geldi. Van Edebiyat Mahfili’nin davetiyle Van’a gelen Önderoğlu, kitapseverlerle buluşmadan önce Şehrivan TV’nin konuğu oldu. 14 Mayıs Cumartesi günü saat 14:00’te canlı olarak yayınlanan ve Ömer Aytaç Aykaç'ın sunduğu Hal Böyleyken programına konuk olan Önderoğlu, kentte edebiyat alanında yapılabilecek çalışmalar hakkında tavsiyelerde bulundu. Önderoğlu, Van’da yazar evinin açılabileceğine dikkat çekmenin yanı sıra Yaşar Kemal adının da Van’da yaşatılması gerektiğini belirtti.

ÖNDEROĞLU: VAN’I ÇOK SEVDİM

Van’a daha önce gelmek istediğini ama bugünün kısmet olduğunu dile getiren Önderoğlu, sözlerine şöyle başladı: “Van’a daha önce planlayıp hatta uçak biletimi alıp gelemediğim oldu. Çok görmek istediğim bir yerdi. Özellikle tarihi dokusu, geçmiş medeniyetlerin beşiği olması, Van Gölü... Görmeyi çok istediğim bir yerdi ama ilk kez şimdi kısmet oldu ve o kadar heyecanlıydım ki dün gece hiç uyumadan sabahladım. İlk izlenimlerim çok olumlu. Çok sevdim.”

“EN YOĞUN ZAMANLARIMDA BİLE OKUMAYI İHMAL ETMEDİM”

Önderoğlu, yazmaya başladığı sürecini anlatarak, “Ben geç yazmaya başlamış bir insanım. Şuna da inanırım, insan okumakla yazamaz. Dolayısıyla çocukluğumdan beri inatla sürdürdüğüm bir okuma kültürüm var. Hâlâ bana sorsalar iyi bir okur mu olmak istersin, iyi bir yazar mı diye, iyi bir okur olmak isterim derim. O kadar önemli benim için. Düzenli ve sistematik olarak okudum. Hayatımın en yoğun ve zorlu dönemlerinde bile okumayı ihmal etmedim. O birikim bir yerde patlak veriyor herhalde. Aslında öyküden önce senaryodan başladım. 2 sene senaryo atölyelerine gittim. Dolayısıyla hem yazmaya kabiliyetim var hem de sinemaya. Bu ikisi nerede buluşur, senaryo diye düşündüm ve senaryoyla başladım. 2 sene böyle gitti” dedi.

ÖNDEROĞLU: HÂLÂ BİR AMATÖR RUHUYLA YAZMAYA ÇALIŞIYORUM

Kitaplarına da değinen Önderoğlu, “Sonra ilk öykü kitabım “İçeri Girmez miydiniz?” çıktı ve 2013’te Haldun Taner Öykü Ödülü’nü aldı. Haldun Taner gibi büyük bir ödülü alınca ister istemez o size sorumluluk yüklüyor. Sonra 2’inci kitap “Mevsim Normalleri” ve arkasından “Filler ve Balıklar” geldi. Bu arada gençlik edebiyatıyla bir tanışmamış oldu ve o şu andaki iki kulvarımdan biri. Yani yetişkin kitabım kadar gençlik kitabım da var diyebiliriz. “Yeryüzü Yorgunları” romanım var. O da Melih Cevdet Anday Ödülü’nü almıştı. Hâlâ bir amatör ruhuyla yazmaya çalışıyorum” diye konuştu.

“HANGİ YAYINEVİNDEN ÇIKTIĞINA DİKKAT ETSİNLER”

Ebeveynlerin çocuk kitabı alırken dikkat etmesi gerektiğini belirten Önderoğlu, “Çocuk edebiyatı dediğimiz ilkokul öncesi ve ilkokulu alırsak içine orada özellikle anne babaların dikkat etmesi gereken çok önemli bir şey var. Türkiye’de maalesef çocuk kitabı adı altında basılan şeylerde güvenilir denetim mekanizması yok. Akıllara dehşet şeyler bazen çocuk kitaplarında karşımıza çıkabiliyor. Bu psikolojik olarak zararlı. Anlatım ve dil olumsuzlukları var. Hangi yayınevinden çıktığına dikkat etsinler” şeklinde konuştu.

ÖNDEROĞLU: ESER SAYISINDA EKSİKLİK VAR

Önderoğlu, gençlik edebiyatında eser sayısında eksiklik olduğunu ifade ederek, “Gençlik edebiyatını ortaokul, lise, üniversite gibi düşünelim. Orada da eser sayısında bir eksiklik var. Çok fazla yazan yok okullarda. İşte ben onun için özellikle o yaş grubuna yazmaya çalışıyorum. Çok önemsiyorum çünkü okul söyleşilerine çok gidiyorum. Çocuklara okumanın hayatlarında neyi değiştireceğini anlatabilirsek bu çok önemli” diye aktardı.

“İSMİNİN YAŞATILMASI ÇOK GÜZEL OLUR”

Kentte Yaşar Kemal adının yaşatılması gerektiğine de vurgu yapan Önderoğlu, “Yaşar Kemal sadece Türkiye için değil dünya için bir değer olduğunu düşünüyorum. Yaşar Kemal kadar Türk Edebiyatında doğayı adeta bir roman kahramanı gibi kullanabilen bir başka biri çok nadir çıkar. İsminin yaşatılması çok güzel olur. Yazar evleri var. Bir tane evi yazara tahsis ediyorlar. Yazar gelip bir süre orada yaşıyor. Ondan sonra bir şeyler çıkarabiliyor. Belki bunu teşvik etmek lazım. Ben gelirim. Burada çok keyifli vakit geçiririm. Burada yaşarım ve burada yaşamayı da çok merak ediyorum” dedi.

ÖNDEROĞLU: KÜLTÜR BAŞKENTİ OLMAK İSTİYORSA ÇOCUKLARDAN VE GENÇLERDEN BAŞLAMASI LAZIM

Önderoğlu, Van’da yazar evleri olması gerektiğini dile getirerek sözlerini şöyle tamamladı: “Eğer Van daha Doğu Anadolu Bölgesinde kültür başkenti olacaksa ve böyle bir iddiası varsa o zaman bu işe çocuklardan ve gençlerden başlaması lazım. Öncelikle gençlerin içinde bulunduğu etkinliklerin planlamasını tavsiye ederim. Van’da geçen öyküler ve romanlar olsun ama bizi çağırıp konuk edin. Dijital ortamda çok başarılı dergiler var. Onların izlenmesi önemli. Basılıdan ziyade keşke bu tür platformlar oluşsa. Böyle bir şey düşünülebilir Van için de. Van Edebiyat Mahfili’nin de girişiyle böyle bir edebiyat portalı gibi bir şey düzenlenebilir. Çok da iyi olur diye düşünüyorum.”

Editör: TE Bilisim