İşte o söyleşiden bir kesit:
Bu yoğun kutuplaşma ortamında bizi ne birleştirir? Kutuplaşıyoruz diyenlerin hepsi kutup başı…
Birleşmemiz şart mı? Bence herkes kendi evinde oturup huzur içinde birleşmeyerek yaşarsa zaten birleşmiş oluruz. Çünkü insanların fikirlerinin, düşüncelerinin ayrı olması kadar güzel bir şey yok. İnsanların birbirleriyle aynı fikirde olması kadar da sıkıcı bir şey yok.O yüzden birleşmenin çok gerekli olduğunu da düşünmüyorum. Biz birbirimizden farklı fikirler taşıyıp yan yana yaşayabiliyorsak mesele yok… ki yaşıyoruz zaten… ki yaşadık zaten.
ERDOĞAN'A TAHAMMÜL EDEMEYENLAR KUTUPLAŞMA DİYOR
Kutuplaştık.' ‘Nereye gidiyoruz?' diyenler var…
"Kutuplaştık diyenler düşünsün, ben hiçbir kutuplaşma içinde olmadım. Hayatım boyunca da herhangi bir kutbun içinde yer almadım. İnsanların, bir kalabalığın içinde olma refleksine hiç bir zaman sahip olmadım. Bütün mesele tahammül etmek. Erdoğan'a tahammül edemeyenler kutuplaşma olarak ele alıyorlar meseleyi. Ama buna tahammül edecekler, çünkü demokrasi diye bir vakıa var ortada.
1 KASIM'DA YARI AYDIN TİPLER KAYBETTİ
1 Kasım seçim sonuçlarına baktığında sence kim kazandı?
Bir kere, kendi bilincinin kibriyle, Türkiye halkının bilincini küçümseyen, onlara cahil muamelesi yapan, her lafının başında eğitim şart diye konuşan yarı aydınlık tipler kaybetti. Çünkü maalesef demokrasi diye bir şey var. Seçmenler şöyle bir baktı ve ortada istikrar olmayınca eve ekmek götüremeyeceklerini, çorbalarını kaynatamayacaklarını gördüler. İktidar olması en muhtemel parti AK Parti olduğu için de gidip AK Parti'ye oy verdiler.
