Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu, "covid19.saglik.gov.tr" adresinden paylaşıldı. Güncel verilere göre, bugün 99 bin 497 test yapıldı, 1673 kişide Kovid-19 tespit edildi.56 hasta vefat etti, 984 kişi iyileşti. Kovid-19 tedavisi tamamlananların sayısı 250 bin 92'ye çıktı. Toplam test sayısı 7 milyon 682 bin 697, vaka sayısı 278 bin 228, vefat sayısı 6 bin 620 olarak kayıtlara geçti. Aktif hasta 21 bin 516, ağır hasta sayısı 1091, hastalarda zatürre oranı ise yüzde 7,5 oldu. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Sevdiklerimizi korumak için tedbirlere uymak zorundayız. Bu zorunluluk her birimiz için kimsenin bizi zorlamadan uymamız gereken bir ödevdir. Ancak birlikte mücadele ederek virüsü yenebiliriz. Gücümüz birlikte tedbirlere uymakta." değerlendirmesinde bulundu. Sağlık Bakanlığı’nın 3 Eylül tarihinde açıkladığı Kovid-19 Günlük Durum Raporu’nda yeni vaka sayısı bin 641 olarak tespit edilirken, vakaların 311’ni 24 yaş ve altındaki çocuk ve gençler oluşturdu. Bu tablo Kovid-19’un çocuklarda görülme sıklığı açısından bir değişikliğin söz konusu olup olmadığı sorusunu akıllara getirirken, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, test sayısı arttıkça vakaların ortalama yaşlarının düştüğünü söyledi. Ceyhan, çocukların virüsü bulaştırma potansiyeline ilişkin ise, “Çocuklar da en az yetişkinler kadar, hatta yoğun bakımda yatan yetişkinler kadar virüsü bulaştırıyorlar” dedi. Vakaların içerisinde genç ve çocuk sayısının yüksek olması, son dönemde dillendirilmeye başlanan “Kovid-19 çocuk ve gençlerde daha sık görülmeye başlandı?” iddiasını akıllara getirirken, konuya ilişkin Milliyet’e değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Ceyhan, Kovid-19’un çocuklarda görülme sıklığı açısından bir değişikliğin söz konusu olmadığını söyledi. Ceyhan, “Test sayısı arttıkça daha çok çocuğa da test yaptıkça, vakaların ortalama yaşı düşüyor ama ağır vakaların, ölen vakaların yaşları yine yüksek. Ne kadar çok test yaparsanız o kadar çok durumu daha iyi olan, daha hafif geçiren kişileri yakalayabiliyorsunuz. Eskiden mesela 10 binler civarında test yaparken şimdi 110 bin civarında test yapıyorsunuz. Dolayısıyla bulduğunuz vakaların ortalama yaşı daha düşük çıkıyor. Bütün dünyada böyle. Yoksa virüs birden bire çocuklarda daha çok görülmeye başlandı ya da gençlerde daha çok görülmeye başlandı değil. Olay tamamen sizin yaptığınız test miktarınızı yaygınlaştırmanız” dedi. Sokağa çıkma yasaklarının olduğu dönemde yapılan çalışmaların insanları yanılttığını belirten Ceyhan, o dönemde, “Çocuklarda virüs miktarı daha az, bulaştırmıyorlar ya da daha az bulaştırıyorlar” gibi söylemlerin söylendiğini kaydetti. Bunun böyle olmadığını o dönemde söylediğini dile getiren Ceyhan, şunları kaydetti: “Çocuk zaten dışarı çıkamıyor. Nereden alacak virüsü? O yüzden bu sonuçlar çıkıyor demiştim. Nitekim kreşleri, okulları açmaya başladıkça yapılan çalışmalar durumun böyle olmadığını gösterdi. Çocuklar daha az ağır hastalık geçiriyorlar, daha az ölüyorlar ancak bu hiç hastalık geçirmedikleri ya da ölmedikleri anlamına gelmiyor. Oran olarak yaşlılardan daha düşük. Daha önemlisi, ‘Okulların açılmasıyla birlikte çocuklar orada vürüsü alırlarsa korkmayın, bulaştırmıyor, maske takmalarına gerek yok’ gibi lafların doğru olmadığı ortaya çıktı. Tam tersine çocuklar da en az yetişkinler kadar, hatta yoğunbakımda yatan yetişkinler kadar virüsü bulaştırıyorlar. Binlerce vakanın incelendiği bir çalışma var. Orada görülüyor ki bütün yaş guruplarına baktığımızda yaşlılar da dahil, en çok bulaştıran grup 10 ile 20 yaş arası. Çünkü onlar davranışları nedeniyle daha çok temas kuruyorlar. Önerilere çok uymuyorlar. O yüzden okul çağındaki çocuklar eğer okulda virüs alırlarsa yetişkinler kadar bulaştıracak.”