ŞEHRİVAN HABER: SİBEL ASLAN

Van Edebiyat Mahfili, yazar ve şairleri Van’da ağırlamayı sürdürüyor. Her hafta şair ve yazarları kentte konuk eden Van Edebiyat Mahfili, Van’da ses getiren çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Vanlıları yazar ve şairlerle buluşturan Van Edebiyat Mahfili, geçtiğimiz günlerde yazar ve şair Ahmet Murat’ı Van’da ağırladı. Murat, Van Edebiyat Mahfili ve Üvercinka Kültür ve Sanat Akademi iş birliği ile Doğu Şirketler Grubu ve Akademisyen Cafer Giyik’in desteğiyle, 4 Haziran Cumartesi günü Üvercinka Kültür Sanat Merkezi’nde kitapseverlerle bir araya geldi. Şehrivan TV’nin Hal Böyleyken programının konuğu olan Murat, çok önemli konulara değindi. Yazar ve şair Murat, gazeteci ve yazar Ömer Aytaç Aykaç’ın moderatörlüğünü yaptığı programda kitapseverlere tavsiyelerde de bulundu.

MURAT: VAN’DA OLMAKTAN ÇOK MUTLUYUM

Van’da olmaktan mutlu olduğunu dile getiren Murat, “Van gölünün serinletmek yerine sıcaklığı arttırması bana çok garip bir olay geldi. Van’da olmaktan çok mutluyum. Merak ettiğim bazı şeyler vardı, burada onları görebildim. Yazar kendisine sipariş edilen bir konuda, teknik olmayan bir yazıyı yazabilir mi? Mesela gezi yazısı teknik bir yazıdır. Eli kalem tutan herkes bir gezi yazısı yazabilir ya da Van’ı tanıtan bir yazı yazabilir fakat yaratıcı yazı diye adlandırdığımız, Edebiyatın türlerini oluşturan yaratıcı yazı yani öykü, şiir, roman vb. bunlarda sipariş mümkün mü? Bu benim zaman zaman düşündüğüm bir şeydir” dedi.

BİR YAZAR EVİMİZ BİLE YOK…

Murat, Van’da yazar evi açılabileceğini ifade ederek şunları söyledi: “Bir şehre dışardan yazar davet ediliyor. O şehre davet edilen yazarlar orada kalıyorlar. Orayla bir iletişim kuruyorlar. Aynı zamanda yazmanın gerektirdiği bir yoğunlaşma evresine ihtiyaç var. Özellikle de yazdığımız şeyin kritik bir aşamasında bu tür evreler için bazı yazarlar evini kullanıyor. Yazdıklarının içine o şehir nüfuz ediyor. Her şehrin bir atmosferi var. O atmosfer yazının içine sızıyor. Bu şekilde yazarın yönlendirildiği bu tür projeler var. Bana göre Van’da buna uygun bir şehir.”

“VAN HAKKINDA BİR ŞEY YAZMAK MÜMKÜN”

Kent hakkında edebi bir eserin yazılabileceğini vurgulayan Murat, “Van hakkında bir şey yazmak mümkün ama Van’da daha uzun süre geçirerek Van’ın duygusuyla etkileşime girerek mümkündür. Bir şehrin romanının yazılması için o şehrin belli biçimde mitolojisinin oluşması gerekir. Bu mitolojiden kastım tarihsel anlamdaki mitoloji değil, o şehrin içinde şehrin kendi mitolojisinin de oluşması gerekir. Biz kendi mitolojimizi hâlihazırda yaşıyoruz. Bu mitolojinin içinde de devam ediyoruz. Şehirlerde de böyle mitolojiler birikir. Bunlar ne kadar çok birikirse ne kadar çok katmanlaşırsa orada hikâyeler ortaya çıkıyor. Bu hikâyelerin büyümesi neticesinde de roman ortaya çıkıyor. Mesela İstanbul böyle bir mitolojiye çok gebe bir yer. Kumkapı’nın başka bir mitolojisi var, Galata’nın, Kadıköy’ün başka bir mitolojisi var ve bunların hepsinin romanı yazıldı. Ankara’nın romanı yazıldı. Konya’nın romanları yazıldı. Konya’nın romanları yoktu ama yaklaşık son 20 yılda Sezgin Kaymaz, korku öğelerinin de olduğu Konya romanları yazdı. Burada önemli olan, yazarın gizli hikâyeleri bulmasıdır” diye konuştu.

MURAT: VAN’DAN TARİHSEL ROMAN ÇIKABİLİR

Murat, “İyi bir yazarın dokunuşuyla buradan çok iyi bir fantastik, tarihsel roman çıkabilir” diyerek şunları kaydetti: “Van’da geçen bir polisiye öykü yazılabilir. Ya da korkuya dair bir şey yapılabilir. İyi bir yazarın dokunuşuyla buradan çok iyi bir fantastik, tarihsel roman çıkabilir. Dolayısıyla Van Gölü canavarı bir gülme nesnesi olmaktan çıkar, fantastik, tarihsel bir yere doğru yükselir. Bu tüm şehirler için geçerli.”

Editör: TE Bilisim