Başbakan Ahmet Davutoğlu, haftalık olağan grup toplantısında gündeme ilişkin konulara değindi. Bu konulardan biri de Türkiye-İsrail görüşmeleri ile ilgiliydi. Davutoğlu bu konuya saniyeler ayırarak şu ifadeleri kullandı: "Hamas lideri Meşal ile bir görüşme gerçekleştirdik. Görüşmemizde her zaman ve her zeminde Filistinli kardeşlerimizin yanında olduğumuzu ifade ettik."
Başbakan bir süre sonra tekrar aynı konuya değinerek şunları söyledi: "İsrail'le ilişkilerimizin kesilmesi Mavi Marmara ile ilgilidir. Orada masum insanlarımız şehit edilmiştir. İsrail'e 3 şartımız olduğunu açıkladık. İsrail özür diledi ve 1. şart yerine getirildi. Bu özür beyanı açık ve net bir şekilde yerine getirilmiştir. Türkiye devleti İsrail'e özür dileten ilk devlet olma onurunu yaşamıştır. İsrail'le görüşmeler olumlu bir şekilde gidiyor ama henüz nihai bir sonuç yok. Bizim pozisyonumuz neyse aynen devam edecektir. Türkiye hem tazminat hem de Gazze'ye ablukanın kaldırılması konusunda ısrarlıdır. Türkiye ilk defa mazlum milletlerin tekrar umudu olmuştur. Hiçbir mazlumu kaderine terk etmedik ve etmeyeceğiz. Bugün dünyada en mazlum halk Filistin halkıdır. Kudüs'ün başkent olduğu özgür Filistin devleti kuruluncaya kadar bu desteğimiz devam edecek. 2012'de Gazze İsrail tarafından bombalandığında ben de Gazze'deydim. O şehit aileleriyle birlikte o acıyı paylaşan ve gözyaşlarına boğulanlar arasında ben de vardım.Daha 3 ay önce Filistin bayrağı BM'de göndere çekildiğinde biz en ön sıralardaydık. Mahmut Abbas ile yan yana durduk. Mahmud Abbas bana o gün "Bizi destekleyen tek ülke olan Türkiye'yi asla unutmayacağız" dedi. Değerli dostum Meşal'le yaptığımız görüşmede son gelişmeleri masaya yatırdık. Filistin'in Gazze'yi üzecek hiçbir adımı atmayız. Ama onların yararına olacak her girişimi de yaparız. İsrail'le ilişkilerin normalleşmesi yolunda atılan adımlar da bu doğrultudadır."
NE OLMUŞTU?
İsrail ile Türkiye arasında "diplomatik normalleşme" adına devam eden görüşmeler sırasında İsrailli yayın organı Haaretz'in internet sitesinden verdiği bir haberde Türkiye ile İsviçre'de anlaşıldığı iddia edildi. Bu haberlere göre alınan beş karar vardı. Bu kararlar şu şekilde sıralandı:
- İsrail, Mavi Marmara'ya baskın yaptığı sırada öldürdüğü Türkiye vatandaşları için Türkiye'ye 20 milyon dolar ödeyecek.
- İki ülke tarafından geri çekilen büyükelçiler yeniden gönderilecek.
- Türkiye baskını gerçekleştiren İsrail askerlerine açtığı davalardan vazgeçecek. Karar, TBMM'den kanun olarak geçirilecek.
- Hamas'ın askeri kanadının önemli isimlerinden, İsrail'in askerlerinin kaçırılıp öldürülmesiyle ilgili suçladığı Salih El Aruri Türkiye'den sınır dışı edilecek. Hamas'ın Türkiye'deki aktiviteleri sınırlandırılacak.
- Anlaşma imzalandığı andan itibaren Türkiye ve İsrail gaz arama çalışmalarında işbirliği yapmayı, Türkiye, İsrail gazı almayı ve Avrupa'ya İsrail gazının taşınması için boru hattı inşasını kabul edecek.
AYNI AKŞAM İHH'DAN AÇIKLAMA GELMİŞTİ
Mavi Marmara Gemisini Gazze'ye çıkaran STK Kuruluşu İHH İnsani Yardım Vaktı ise aynı akşam resmi Twitter hesabından şu açıklamaları yapmıştı:
"Türkiye ile İsrail anlaşması konusundaki yazılanları takip ediyor ve böyle bir anlaşmadan haberdar olmadığımızı beyan ediyoruz. Türkiye ile İsrail arasında yapılacak bir anlaşmanın Türkiye, Filistin halkı ve Ortadoğu halklarının aleyhine olduğunu düşünüyoruz. İHH'nın Gazze Ablukası ve Mavi Marmara konusundaki duruşunda hiçbir değişiklik yoktur. Gazze ablukası kalkmalıdır ve kalkana kadar mücadele edeceğiz. Ambargo abluka aynı şey değildir. Mesele, Ambargo meselesi değil mesele ABLUKA meselesidir. Ambargo İsrail'in kendi tarafından malzeme geçişi, Abluka ise Gazze'ye deniz ve karadan uygulanan Gazze ile beraber Akdenizin işgalidir. Mavi Marmara'ya saldıran bütün katiller cezasını çekecektir. Hiçbir davadan vazgeçilmeyecektir. Davalar pazarlık konusu edilemez. Sn.Cumhurbaşkanı;'hak sahibleri kanı akanlardır' diyerek Mavi Marmara davalarında şehit ailelerinin hak sahipliğini defalarca söylemiştir. Türkiye'deki Ceza davasında mahkemenin verdiği KIRMIZI BÜLTEN kararı derhal Interpol'e gönderilmeli. İsrail maddi-manevi tazminat ödeyecektir. Bu bedel hukuki karşılıkla hesaplanacaktır. Böyle bir ihlalin hukuki emsali enaz 1milyar$'dır. Böyle bir anlaşmanın konusu doğalgaz olamaz. Zira Doğu Akdeniz'deki doğalgaz, Filistin halkının hakkıdır. Mavi Marmara meselesi sadece Türkiye halkının değil, Filistin halkının ve 37 ülke halkının davasıdır. İsrail ile anlaşma ve hele hele Mavi Marmara davasının aleyhine olan bir anlaşma Türkiye'ye de, Gazze'ye de kaybettirir."
ÖMER ÇELİK'TEN "DOST" AÇIKLAMASI
17 Aralık akşamı düşen "İsrail ile anlaşıldı" haberleri İsrailli yayın organa Haaretz kaynağı ile manşetlere çıktıktan hemen sonra ise Türkiye kamuoyu tarafından ciddi tepkiler aldı. Gündemin ilk sıralarına yerleşen haber sonrası Ömer Çelik tarafından yapılan "dost" açıklaması ise tansiyonu yükseltti. 20 Aralık akşamı MKYK sonrası kameralar karşısına geçen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik şunları söylemişti: "Kesin anlaşma yok, henüz imza atılmış bir şey söz konusu değil. Bir taslak üzerinde çalışılıyor. Kuşkusuz, İsrail devleti ve İsrail halkı, Türkiye'nin dostudur. Şimdiye kadar ki eleştirilerimiz, İsrail hükümetinin aşırı davranışlarına, meşru görmediğimiz davranışlarına dönüktür."
DAVUTOĞLU, HALİD MEŞAL İLE GÖRÜŞTÜ
Bu gelişmeler sonrası Başbakanlık düzeyinde herhangi bir açıklama yapılmazken Davutoğlu, dün akşam Hamas Siyasi Büro Başkanı Halid Meşal'i Çankaya Köşkü'nde kabul etti. 25 saat süren görüşmede neler konuşulduğuna dair bir bilgi verilmezken Meşal'in, Davutoğlu'na bölgedeki son gelişmelerle ilgili bilgi vereceği konuşulmuştu.
ERDOĞAN İLE DE GÖRÜŞMÜŞTÜ
Cumhurbaşkanı Erdoğan da dün gün içerisinde Halid Meşal ile görüşmüş, Yıldız Sarayı Mabeyn Köşkü'nde yapılan görüşmenın içeriği ve konuşulanlar ile ilgili bilgi verilmemişti.
KAYNAK-HÜR HABER
