ŞEHRİVAN HABER: ORHAN SAĞLAM-HAKAN İZGİ

İran’dan sonra Van’ın hem ticari hem de turistik anlamda en büyük hareketliliği sağlayabileceği yer olarak görülen Kuzey Irak Bölgesi Türkiye’nin birçok kentine büyük kazançlar sağlamaya devam ediyor. Gerek inşası gerekse de her türlü ihtiyaçlarının temini noktasında Türkiye’deki birçok ilin ‘esas’ tedarikçi pozisyonda olduğu Kuzey Irak Bölgesi’nde Türkiye illeriyle müthiş ilişkiler devam ederken Van da hem konumu hem de durumu itibariyle bu pazardan faydalanmak istiyor. Yıllardır bitirilmeyi bekleyen Van-Şırnak Karayolu ile Irak’a birçok kentten daha yakın ve ulaşılabilir olmayı bekleyen Van’ın bu beklentisi sürerken kentteki girişimler ile ikili ilişkiler öteye taşınmaya çalışılmaya devam ediyor. Van’dan heyetler zaman zaman Kuzey Irak bölgesi ile temaslar kurarken, son girişimi yapan kesim Van’dan giden Van Gölü Havzası Turizm Derneği üyeleri, turizm ve otelciler oldu. Geçtiğimiz günlerde ise Duhok Turizm Fuarı’na katılım sağlayan kentteki oda ve turizmciler, Van standında kenti tanıttılar. Türkiye’nin birçok ilinin ciddi manada destinasyonu haline gelen Kuzey Irak bölgesine Van’ı tanıtan turizmciler bu anlamda Kuzey Irak ile ikili ilişkiler kurma noktasında girişimler yaptı. Kuzey Irak fuarındaki stantta yer alan Van Gölü Havzası Turizm Derneği (VAHATUDER) Başkanı Abdullah Tunçdemir, Irak’taki gelişmeleri Şehrivan aracılığıyla paylaştı.

IRAK’TAKİ YETKİLİLERLE GÖRÜŞMELER SAĞLANDI

Duhok Turizm Fuarında stant kuran Vanlı turizmciler, Van Gölü Havzasının tarihi, doğal, kültürel, değerlerinin yanı sıra sağlık, inanç ve diğer turizm potansiyeline ve ticari ilişkilerin tanıtımları gerçekleştirildi. Van’ın kadim kültürü ve sahip olduğu doğal değerlerin tanıtıldığı Van standı, fuar boyunca en çok ilgi gören stant oldu. Duhok Ticaret ve Sanayi Odası ile Duhok Kültür ve Turizm Müdürlüğü ziyaret edilerek, yapılan toplantıda ikili ilişkilerin artırılmasına yönünde bir takım görüşmeler sağlanırken, Süleymaniye, Amediye, Zaho Turizm Kültür Müdürlükleriyle de görüşmeler yapıldı. Öte yandan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKYB) Turizm Bakanlığı ve Amediye Kaymakamı, Çukurca Kaymakamlığı ve Hakkâri Ticaret ve Sanayi Odasını ziyaret ederek K. Irak Pazarının önemi hakkında ve Üzümlü Sınır Kapısının daha çok turist gelmesini sağlamak için görüşmeler yapıldı. Duhoklu iş insanlarının Van’a davet edildiği görüşmelerde, Van ve Van Gölü Havzasının bir turizm destinasyonu olduğu ve yapılacak ortaklıklar neticesinde her iki ilin ticari işbirliklerinin artması için gidiş-gelişlerin süreklilik kazanması yönünde adımlar atıldı.

IRAK PAZARI VAN İÇİN ÇOK ÖNEMLİ

Irak’taki turizm fuarına katılım sağlayan Van Gölü Havzası Turizm Derneği (VAHATUDER) Başkanı Abdullah Tunçdemir, Irak pazarının Van için öneminden söz etti. Duhok’da yapılan fuarın turizm anlamında ilk fuar olduğunu belirterek şunları kaydetti: “Türkiye’den fuara Van ve Diyarbakır şehirleri katılım sağladı. Onun dışında da Irak’taki şehirlerden gelenler vardı. Yani katılım baya iyiydi. Moral açısından onlar için çok önemli bir fuardı. Biz de destek amaçlı Van’dan katılım sağladık. Tabi Iraklılar da bizi önemsiyorlar. Çünkü Van’a oralardan çok az katılım sağlanıyor ve katılım sağlayanlar ise Van’ı çok beğendiklerini anlatınca gelemeyenlerde de merak uyandırıyor.”

TUNÇDEMİR: IRAK PAZARINI GÖZ ARDI ETMEMEMİZ LAZIM

Irakla ilişkilerin daha iyi olacağının altını çizen Tunçdemir, “Fuara Diyarbakır tam kadro katılım sağlamışlardı. Bizde 15 kişiyle bir katılım sağladık. Stant boyunca da büyük bir rağbet gördük, bizi sevdiklerini sürekli dile getiriyorlardı ve Van’a gelmek istediklerini de belirttiler. Aslında İran pazarı hem ülke hem de kent için çok önemli bir pazardır. Ancak Irak pazarını da göz ardı etmemiz lazım. Bana göre İran’dan sonra ikinci büyük pazar Kuzey Irak pazarıdır. Ekonomi anlamında çok önemli bir pazardır. Fakat biz burada pay alamıyoruz. 2015 yılında Kuzey Irak’a turlarımız başlayacakken olaylar yüzünden sekteye uğradı. Daha sonra ilişkiler iyiye gitmeye başladı ve tam turlarımız başlarken, bu sefer de pandemi çıktı.” Dedi.

“BURANIN GÜZELLİKLERİ ÇOĞU YERDE BİLİNMİYOR”

Van Ticaret ve Sanayi Odası vasıtasıyla Iraklıları Van’a davet edeceklerini ifade eden Tunçdemir, ilişkilerin tekrar sağlanması gerektiğinin altını çizerek şunları söyledi: “Turizmci olarak Irak pazarını çok önemsiyorum. Bu pazarı iyi değerlendirip pay almalıyız. Bizim oraya gitmemiz çok güzel oldu. Kuzey Irak’taki tüm yetkililer bizi ziyaret etti ve bizde onları ziyaret ettik. Biz orada iç ve sağlık turizmi kültür turları ve ticareti konuştuk. Sağlık anlamında alt yapımız çok iyi neden sağlık anlamında Van’da yatırımlar yapılmasın. Van küçük bir Antalya ve İstanbul’dur. Çünkü buranın güzellikleri çoğu yerde bilinmiyor. Bizim üzerimizden farklı şehirlere gidebiliyorlar, işte bizde bu pazarı buraya taşımak istiyoruz.”

HEDEF ESKİ VAN…

2019 yılının dışında Van’a Iraklıların gelmediğini belirten Tunçdemir, “Van Gölü’nün hem turizm hem de sağlık anlamındaki önemini anlatmamız lazım. Iraklılar gittikleri yerlerde en az bir hafta kalıyorlar. Bunun dışında ciddi bir alış veriş potansiyelleri de var. Para birimleri de bizden yüksek. İlişkiler iyiye doğru gidiyor. Biz konuşuyoruz ama devamı gelmiyor. Irak pazarını önemsemek istiyorsak bunun içinde ciddi adımların atılması lazım. Zaten buna da adımlar atarsak arkası da gelecek. Bundan sonra Avrupalılar da gelmeye başlayacak. Bir zamanlar Van’ın nüfusu yüz bin iken yüz bin de yabancı turist geliyordu. Bu hedeflere doğru ilerlememiz lazım.” Şeklinde konuştu.

“KÜLTÜR TURLARI BİZİM İÇİN DAHA ÖNEMLİ”

Van’ın ve bölgenin alt yapısında sıkıntıların olduğuna vurgu yapan Tunçdemir, son olarak şunları anlattı: “Bize deniz, kum ve güneş için kimse gelmez. Kültür turları bizim için daha önemli. Her ülkenin bize gelmesini isteriz ama alt yapı da çok müsait değil. Çünkü çok büyük eksiklikler var. Yani çok fazla turistleri burada ağırlamak istiyorsak, ciddi bir alt yapı çalışması yapmamız lazım. Bütün değerlerin turizme kazandırılması gerekiyor. Sahillerin bakımları eksik ve hatta sahil bile yok. Önce bu tür sorunların çözülmesi lazım ki turistler gelebilsin.”

Editör: TE Bilisim