Mektubuma, hayatta olan ve gelecekte bu yazıyı okuyacak dünya vatandaşlarına en derin selam ve sevgilerimi sunarak başlamak istiyorum.

Bizi soracak olursanız, 2022 yılında dünya harikası Van Gölüne sahip iki şehri olan Van ve Bitlis çevresinde çok şükür iyi olmaya çalışarak yaşamımızı sürdürüyoruz.

Neden mi Dünya Harikası?

Çünkü Van Gölü, eşsiz doğası, yüzbinlerce yıllık tarihi, içindeki ve çevresindeki habitata hayat veren, 1700 metre yükseklikteki Yukarı Deniz ünvanı ile birçok medeniyete beşiklik yapmış, insanlığın ortak mirası, uzaydan bile fark edilen kendine has deli eden maviliğe sahip ve yüce Mevla’nın bizlere sunduğu büyük bir nimettir.

Van, Bitlis, Türkiye ve tüm insanlığın ortak değeri olan Van Gölü’nün ahvali ve geleceği hakkında bu mektubu kaleme alıyorum.

Van Gölü gibi bir nimeti bize emanet bırakan dedelerimize de bir rahmet okuduktan sonra bizler de bugün hayatta olanlar olarak geleceğe temiz ve mavi bırakarak, torunlarımızın rahmet okumasına vesile olabilirsek toprakta huzur bulacağız.

Sevgili dünya vatandaşları, Van Gölü, her ne kadar Türkiye’nin ve tüm insanlığın ortak mirası olmasına rağmen en büyük sorumluluk gölden aktif olarak faydalanan ve yaşamını göl çevresinde sürdüren Van ve Bitlis halkını daha çok ilgilendiriyor.

Bundan dolayı, Van Gölü’nün geleceğe taşınmasında da daha çok sorumluluk Van ve Bitlis halkına düşmektedir.

Sevgili Vanlı ve Bitlisli hemşerilerim, mektubumuzun asıl muhatabı aslında sizlersiniz. Van Gölünün korunmasında sizlerin kıymetli çabası oldukça önem arz etmektedir.

Ne yapabiliriz diye serzenişte bulunduğunuzu duyar gibiyim?

Aslında çok basit, yıllardır Van Gölümüzün karşılaştığı sorunların çözümü için yaklaşık iki yıldır büyüklerimizin çabası ile kıymetli bir çalışma yürütülmektedir.

Bu çalışma “Van Gölü Havzası Koruma Eylem Planı ve Uygulama Programıdır”.

Yapmamız gereken sadece “Van Gölü Havzası Koruma Eylem Planı ve Uygulama Programına” katkı sunmak ve sahiplenmektir.

Sevgili VAN, BİTLİS, TÜRKİYE VE TÜM İNSANLIK, mektubuma son verirken yaşadığımız doğanın bize emanet olduğunu ve geleceğe bozulmadan aktarmamız gerektiğini anımsatarak mektubuma son veriyorum.

Ve son dileğim, her zaman dilimize ve kalbimize pelesenk ettiğimiz “Van Gölü Kirlenmesin Mavi Kalsın” sloganını tekrar ederek, büyüklerimin ellerinden küçüklerimin gözlerinden öperim