Bitlis’in Tatvan ilçesinde özel bir şirket tarafından başlatılan aramalar neticesinde Van Gölü kıyısında yerin 470 metre derinliğinde sıcaklığı 60 dereceyi bulan jeotermal kökenli doğal ve minareli sıcak termal su kaynağına ulaşıldı. Özel bir şirket tarafından yaklaşık 9 yıldır Türkiye'nin en büyük gölü olan Van Gölü kıyısında sürdürülen termal su sondaj çalışmaları olumlu sonuçlar vermeye başladı. Şirket tarafından Tatvan ilçesinin Van Gölü kıyısına 200 metre uzaklıkta bulunan Kıyıdüzü mevkiinde 2010 yılında başlatılan çalışmalarda daha öncesinde derinlikleri 180 ve 270 metreyi bulan iki ayrı kuyuda yaklaşık 42 dereceyi bulan sıcak su kaynaklarına rastlanmıştı. Bunun üzerine çalışma alanını genişleten firma yetkilileri, yaptıkları sondaj çalışmaları neticesinde bu kez Van Gölü kıyısına 200 metre uzaklıkta bulunan yeni bir kaynak tespit etti. Kaynak tespit çalışmaları sonrasında sondaj çalışması başlatan şirket, bu kez bölgede bir ilke imza atarak Van Gölü kıyısında yerin 470 metre derinliğinde sıcaklığı 60 dereceyi bulan jeotermal kökenli doğal ve minareli sıcak termal su kaynağına ulaştı. Yüzeye çıkarılan su kaynağı, ilk etapta bölgede oluşturulan tesiste sağlık amaçlı kaplıca ve seracılıkta kullanılması planlanıyor. Bölgedeki çalışmalarını devam ettiren şirket yetkilileri; jeofizik ölçümler neticesinde aynı bölgede daha yüksek sıcaklık beklendiği 20 sondaj noktası daha belirledi. Gerekli desteklerin sağlanması durumunda bu bölgelerde de en kısa sürede sondaj çalışmalarının başlatılması bekleniyor. Yapılan çalışmalarla ilgili bilgi veren şirket yetkilisi İzzettin Bayram, bölgedeki çalışmalarının yaklaşık 9 yıldır devam ettiğini söyledi. Yapılan çalışmaları hiçbir destek ve hibe almadan tamamen öz sermayeleriyle gerçekleştirdiklerini ifade eden Bayram, daha önce ki sondaj çalışmalarına ilaveten yaptıkları çalışmalar neticesinde Van Gölü kıyısında yerin 470 metre derinliğinde sıcaklığı 60 dereceyi bulan jeotermal kökenli doğal ve minareli sıcak termal su kaynağına ulaştıklarını ifade etti. Yüzeye çıkarılan suyun ilk etapta daha öncesinde oluşturdukları termal kaplıca tesisinde sağlık amaçlı olarak, daha sonrasında ise seracılık için kullanacaklarını dile getiren İzzettin Bayram, “Cumhurbaşkanımız gerçekten bölgemize çok güzel imkanlar sundular. Bende bu anlamda hiçbir destek almadan kendi öz sermayemle bölgem için böyle bir yatırım yaptım. Bugüne kadar devletimizden ne bir teşvik ne de bir kredi almış değilim. Burada Allah’ın bizlere vermiş olduğu doğal bir nimet var. Şirket olarak bizlerde bunu değerlendirip Tatvan ve Ahlat ilçelerimiz arasında bulunan Van Gölü kıyısında üçüncü kuyumuzu açtık. Bu bölgede şu anda tespit ettiğimiz 20 ayrı kuyu daha var. Bu kuyuların da açılması durumunda çıkacak kaynaklarla bölgede turizmcilik, seracılık, otelcilik, kaplıca gibi alanlarda yatırımlar yapılabilir. Ben bu noktada herkesin bundan istifade etmesini istiyorum, yeter ki gelip yatırım yapsınlar. Bu manada Cumhurbaşkanımızdan bir ricam var. Görevlendireceği bir ekip gelip burada detaylı bir çalışma yapsın. Burada 5 – 10 bin kişinin ekmek yiyebileceği bir kapı var. Van Gölü kıyısındaki bu doğal güzellikler için neden yurt içi ve yurt dışından insanlar buraya akın etmesin. Burada her şey olur yeter ki gerekli imkanlar sağlansın. Ben burada 300 yatak kapasiteli bir otel inşaatına ve spa merkezine başladım, ama imkanlarım kısıtlı olduğu için bekletmek durumunda kaldım” diye konuştu. Suyun ana kaynağı Nemrut Şirketin Jeoloji Mühendisi Ersin Ayaz ise, suyun ana kaynağının Nemrut Krater Gölü’ndeki volkanizmaya bağlı olduğunu söyledi. Bölgede başlattıkları sondaj çalışmalarının devam ettiğini anlatan Ersin Ayaz, “Başlatmış olduğumuz sondaj çalışmalarımız devam etmektedir. Daha öncesinde yapmış olduğumuz 2 adet sondaj çalışmalarına ilaveten 3. kuyumuzu da açtık. Bu kuyumuz yerin 470 metre derinliğinde yüzeydeki sıcaklığı 60 dereceyi bulan sıcak suyumuzu temin ettik. Bu su için yaptığımız analizler sonucunda kükürt oranının oldukça iyi sonuçlar verdiğini gördük. Bu güzergah üzerinde yaptığımız çalışmalar neticesinde tespit etmiş olduğumuz 20 kadar kuyumuz daha var. Bu kuyularla ilgili çalışmalarımız devam edecektir. Tespit etmiş olduğumuz suyun ana kaynağı Nemrut Krater Gölü, Nemrut volkanizmasına bağlı olarak gelişen bir sıcaklık var burada” şeklinde konuştu. Öte yandan, Tatvan Ticaret ve Sanayi Odası (TATSO) Meclis Başkanı Rıdvan Kökel, Turizm ve Tanıtma Platformu (TUTAP) Bitlis İl Temsilcisi Cengiz Şahin ve Bitlis Tatvan İpekyolu Kültür ve Turizm Derneği Başkan Yardımcısı Ecevit Karaman’dan oluşan bir heyet, jeotermal kökenli termal su kaynağının bulunduğu alanı ziyaret ederek incelemelerde bulundu. Ziyaret kapsamında işletmeci İzzettin Bayram ile bir araya gelen heyet üyeleri, çalışmaların son durumu ile ilgili bilgi alarak, doğal suyun bölge turizmine kazandırılması noktasında neler yapılabileceği üzerine istişarelerde bulundu. Bölgede bazı incelemeler yaptıklarını belirten TATSO Meclis Başkanı Rıdvan Kökel, Nemrut Dağı’nın eteğinde, Van Gölü’nün kıyısında, Tatvan ve Ahlat ilçelerinin ise arasındaki bölgeye önemli katkıları olacağını düşündüğünü söyledi. Bitlis Tatvan İpekyolu Kültür ve Turizm Derneği Başkan Yardımcısı Ecevit Karaman ise, “Kış ve yaz turizminde çok faal olduğumuz Tatvan’da sağlık turizmi ile ilgili oluşan bu termal proje bizlere müthiş destek sağlayacaktır. Bu konuda bütün yetkililerimizden destek bekliyoruz” dedi. Turizm ve Tanıtma Platformu (TUTAP) Bitlis İl Temsilcisi Cengiz Şahin de, “Jeotermali biz şu anda sadece sağlık turizmi ile ilgili kullanmayı düşünüyoruz. Ancak bunun ilerisinde özellikle tarımda da kullanılması için yine çalışmalar yapılması gerekmektedir. Bizler burada seracılık yapmak isteyen ya da jeotermal olarak otelcilik yapmak isteyen insanları bekliyoruz. Çünkü şu anda burada 300 yataklı bir otelin inşaatı devam etmektedir. Ama buradaki çalışmalar tamamen bittikten sonra Allah'ın izniyle özellikle Rusya ve İran'dan artı zaten iç turizm anlamında güney bölgemizden de iç turizm anlamında buraya akın bekliyoruz. Bizler de TUTAP olarak üzerimize düşen gerekli tanıtımı ve destekleri sağlamaya çalışacağız. İşletmecilerimizin her hususta yanlarında olacağımızı bilmelerini istiyoruz. Bitlis bu anlamda artık kabuğunu kırdı, Bitlis artık gerçekten turizmde marka şehir olma yolunda ilerlemektedir. Buradaki olaylar diğer müteşebbislerimize de örnek olacağı inancındayım” diye konuştu.