DEM Parti Van Milletvekili Mahmut Dindar, sanal kumar, yasa dışı bahis ve dijital dolandırıcılık olaylarının toplumsal bir kriz haline geldiğini belirterek Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) araştırma açılmasını istedi.
DİNDAR: SON YILLARDA SANAL KUMAR, YASA DIŞI BAHİS VE DİJİTAL DOLANDIRICILIK VAKALARINDA BELİRGİN BİR ARTIŞ YAŞANIYOR
Dindar, önergesinde dijital dolandırıcılığın yalnızca ekonomik kayıplara değil, aynı zamanda toplumsal yapıya da ciddi zararlar verdiğini vurgulayarak, “Son yıllarda dijitalleşmenin hızla yayılmasıyla birlikte sanal kumar, yasa dışı bahis ve dijital dolandırıcılık vakalarında belirgin bir artış yaşanmıştır. Bu suçlar yalnızca ekonomik kayıplara değil; ailelerin geçim kaynaklarının yok olmasına, gençlerin eğitimden kopmasına, yaşlıların tasarruflarının kaybolmasına ve toplumsal güvenin zedelenmesine yol açmaktadır. Ceza soruşturmaları ve operasyonlar artsa da, mevcut yasal çerçeve ve sosyal politikalar tehditlerin hızına yetişememektedir. Adli veriler, son yıllarda dolandırıcılık ve yasa dışı bahis dosyalarında ciddi artış olduğunu göstermektedir” ifadelerini kullandı.
VAN VEKİLİ DİNDAR’DAN MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGESİ
Dindar, “2024’te açılan dosya sayısındaki yükseliş, suçların örgütlü yapısını ortaya koymaktadır. Örneğin Mersin, İstanbul merkezli yasa dışı bahis operasyonları, şebekelerin bankalar ve ödeme sistemlerini kötüye kullanarak devasa işlem hacmine ulaştığını gözler önüne sermiştir. Bu tablo, yalnızca kolluk kuvvetlerinin operasyonel kapasitesiyle çözülemeyecek, doğrudan yeni yasal düzenlemeler gerektiren bir soruna işaret etmektedir” şeklinde konuştu.
“DOLANDIRICILIK YÖNTEMLERİ ÇEŞİTLENİYOR”
Önergesinde dolandırıcılık yöntemlerinin sürekli çeşitlendiğine dikkat çeken Dindar, “Dolandırıcılık yöntemleri hızla çeşitlenmektedir: sahte icra mesajları, sosyal mühendislik, sahte e-ticaret siteleri, “evde paketleme” adı altında kurulan sahte istihdam düzenekleri ve yapay zekâ ile üretilmiş siyasilerin konuşturulduğu sahte içerikler vatandaşları hedef almaktadır. Şikâyet verileri, özellikle 2024–2025 döneminde bu yöntemlerde dramatik artış olduğunu ortaya koymaktadır. Yoksulluk ve işsizliğin yaygınlaşması da bireyleri bu ağların kolay hedefi haline getirmektedir” dedi.
GENÇLER RİSK ALTINDA
Gençler arasında yaygınlaşan sanal kumar ve bahis bağımlılığına da değinen Dindar, “Sanal kumar ve bahis ise gençler arasında yayılmakta, bağımlılık riskini artırmakta ve kumara başlama yaşını düşürmektedir. Bu durum, borçlanma, eğitimden kopma ve aile içi sorunlar gibi ikincil mağduriyetler doğurmaktadır. Yeşilay’ın saha çalışmaları, gençlerin ciddi risk altında olduğunu ortaya koymaktadır. Aileler, çocuklarının eğitimini sürdürme mücadelesine ek olarak bu sorunla da baş etmek zorunda kalmaktadır. 2025’te yapılan siber güvenlik düzenlemeleri önemli olsa da, mali akışların izlenmesi, finans kuruluşlarının sorumlulukları, mağdur destek mekanizmaları ve uluslararası iş birliği konularında eksiklikler sürmektedir” diye aktardı.
“CEZAİ YAPTIRIMLAR CAYDIRICI OLMALI”
Son beş yıldaki vakaların istatistiksel ve bölgesel dökümü çıkarılması ve mağdur profillerinin belirlenmesi gerektiğini dile getiren Dindar şunları söyledi: “Cezai yaptırımların caydırıcılığı, soruşturmaların hızlandırılması ve toplumsal bilinçlendirme çalışmalarının güçlendirilmesi acil ihtiyaçtır. Ayrıca dijital para birimlerinin yaygınlaşması, vatandaşları sahte yatırım ve dolandırıcılık ağlarına çekerek pek çok aile için yıkıcı sonuçlar doğurmuştur. Bu tablo karşısında, sanal kumar ve dijital dolandırıcılıkla mücadelede kapsamlı adımlar atılması gerekmektedir: Son beş yıldaki vakaların istatistiksel ve bölgesel dökümü çıkarılmalı, mağdur profilleri belirlenmelidir. Mevcut yasalar gözden geçirilerek yasal boşluklar giderilmeli, bankacılık, ödeme kuruluşları, GSM operatörleri ve dijital platformların sorumlulukları netleştirilmelidir.”
DİNDAR: TOPLUM TEMELLİ ÖNLEME ÇALIŞMALARI YAYGINLAŞTIRILMALIDIR
Dindar, toplum temelli önleme çalışmalarının yaygınlaştırılması gerektiğinin altını çizerek, “Kolluk, yargı ve mali denetim birimlerinin kapasitesi artırılmalı, veri paylaşımı ve uluslararası iş birliği güçlendirilmelidir. Gençler, yaşlılar ve risk gruplarına yönelik önleme, eğitim ve rehabilitasyon programları geliştirilmelidir. Bankalar ve ödeme kuruluşları için “şüpheli işlem” bildirimleri zorunlu hale getirilmeli, sorumluluklarını yerine getirmeyen kuruluşlar mağduriyetlerden doğrudan sorumlu tutulmalıdır. Sanal kumar sitelerinin hızlıca bloke edilmesi için hukuki altyapı güçlendirilmeli, sahte kimliklerle hesap açılmasının önüne geçilmelidir. Müfredata dijital okuryazarlık ve kumar farkındalığı dersleri eklenmeli, Yeşilay ve yerel yönetimlerle işbirliği içinde toplum temelli önleme çalışmaları yaygınlaştırılmalıdır” şeklinde konuştu.
“MECLİS’İN BU ALANDA KAPSAMLI BİR ARAŞTIRMA BAŞLATMASI ZORUNLUDUR”
Meclis’in bu konuda kapsamlı bir araştırma başlatması gerektiğini vurgulayan Dindar, “Mağdurlara yönelik hukuki ve psikososyal destek hatları, borç yapılandırma mekanizmaları oluşturulmalıdır. Sonuç olarak sanal kumar ve dijital dolandırıcılık bireysel suçların ötesine geçerek ekonomik düzeni, tüketici güvenini ve toplum sağlığını tehdit eden ciddi bir toplumsal sorun haline gelmiştir. Bu nedenle Meclis’in ilgili kurumların performansını denetlemesi, etkin ve hızlı uygulanabilir politikalar geliştirmesi ve bu alanda kapsamlı bir araştırma başlatması zorunludur. Sanal kumar, yasadışı bahis ve dijital dolandırıcılık ile mücadele, sorumlu/sorunlu kurum ve kuruluşların sorumluluklarını yeniden düzenleme ve mağduriyetlerin önlenmesi için gerekli çalışmaların yapılabilmesi amacıyla Anayasa’nın 98’inci, İçtüzüğün 104’üncü ve 105’inci Maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını saygılarımla arz ederim” dedi.