VAN

Van’da çarpık kentleşme sorunu büyüyor: Merkez nüfusu patladı!

2011’de yaşanan iki büyük depremin yaralarını hâlâ sarmaya çalışan Van’da, aradan geçen 14 yıla rağmen yıkılmamış ağır hasarlı yapıların fazlalığı dikkat çekiyor. Son yıllarda çevre illerden yoğun göç alan kentte nüfus baskısının artması, plansız yapılaşmayı ve çarpık kentleşmeyi daha görünür hale getirirken, sağlıksız yapı stoku da kent sakinleri için ciddi bir risk oluşturuyor.

Abone Ol

2011 depremlerinde ağır hasar gören çok sayıda yapının hâlâ yıkılmamış olması, Van’da yıllardır çözülemeyen çarpık kentleşme sorununu daha da derinleştiriyor. Son dönemde hızla artan göçle birlikte kent nüfusunun özellikle merkez ilçelere aşırı şekilde yığılması, plansız yapılaşmayı ve sağlıksız yaşam alanlarını kaçınılmaz hale getiriyor. Kentte hem hasarlı binaların varlığının hem de merkeze kontrolsüz yoğunlaşmanın Van için ciddi bir risk oluşturması dikkat çekiyor. Çarpık kentleşme tartışmalarına ilişkin Şehrivan’a değerlendirmede bulunan İnşaat Mühendisleri Odası Van Şubesi Başkan Yardımcısı Mahfuz Arslan, “Van’da kentleşme sürecinin bilimsel temelden uzak ilerlemesi ve merkeze kontrolsüz yığılmanın devam etmesi kabul edilemez bir tablo yaratıyor” diyerek uyarıda bulundu.

ARSLAN: BEKLENEN DEPREME RAĞMEN ÖNLEM ALINMAMASI ÜZÜCÜ BİR TABLO

Arslan, kentte yüzlerce metruk ve ağır hasarlı bina bulunduğunu hatırlatarak şöyle konuştu: “2011 depreminde hasar alıp yıkılmayı bekleyen birçok yapı hâlâ ayakta. Bir kısmı metruk halde, bir kısmı da uygunsuz şekilde kullanılmaya devam ediyor. Bu durum, yıllardır Van’ın deprem gerçekliğiyle ilgili ciddi bir politika üretilmediğinin kanıtı. Beklenen depreme karşı hâlâ somut adımlar atılmaması acınası bir durumdur. Bu binalarda insanların yaşamaya devam etmesi, olası bir depremde can kaybını kaçınılmaz hale getiriyor.”

“VAN’DA KENTLEŞME ADINA DOĞRU DÜRÜST PLANLAMA YAPILMIYOR”

Arslan, Van’da yaşanan en temel sorunun, kentleşmenin rastgele ilerlemesi olduğunu belirterek, “Nüfus artışının getirdiği ihtiyaçlara göre bir planlama yapılması gerekirken, yıllardır bunun tam tersi işliyor. Mahallelere özel imar kararları, yanlış yerleştirilmiş cadde ve sokaklar, plansız bina yapımı, kaçak yapılaşmaya göz yuman politikalar ve eksik altyapı çalışmaları… Bunların hepsi Van’da kentleşme adına sistemli bir planlama olmadığını gösteriyor” dedi:

VAN’DA ÇARPIK KENTLEŞME VAR AMA KENTSEL DÖNÜŞÜM YOK!

Kentsel dönüşüm çalışmalarının olumlu yanlarına değinen Arslan, yapılan uygulamaların yeterli olmadığının altını çizerek, “Kentsel dönüşümün amaçları güzel: yapı stokunun yenilenmesi, estetik ve güvenli konutlar yapılması, olası can kayıplarının önlenmesi… Fakat Van’da bu süreç çok sınırlı ilerliyor. Birkaç bölgede yapılan uygulamalar, kentin geneline yayılmadığı için dönüşüm var diyemeyiz” şeklinde konuştu.

ARSLAN: UZUN VADELİ PLANLAMA ŞART, AKSİ HALDE HER ADIM GÖSTERMELİK KALIR!

Arslan, sağlıklı bir dönüşüm süreci için önce mevcut tabloyu doğru tespit etmenin zorunlu olduğunu ifade ederek, “Van’daki yapı stokunun, hasarlı yapıların ve çarpık kentleşmeye yol açan tüm unsurların ayrıntılı analizi yapılmadan hiçbir dönüşüm çalışması başarıya ulaşamaz. Uzun vadeli ve bilimsel temellere dayanan planlamalar devreye sokulmalı. Aksi halde yapılan her çalışma göstermelik olur” diye aktardı.

ALTYAPI PLANLAMALARI DA VAN’IN ÇÖZÜM BEKLEYEN EN ÖNEMLİ SORUNLARINDAN BİRİ!

Nüfus artışıyla birlikte ulaşım ve altyapı ihtiyacının da arttığını belirten Arslan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Kentsel dönüşüm yalnızca binaların yenilenmesi değildir. Ulaşım planlamalarının yapılması, sosyal yaşam alanlarının oluşturulması, altyapının uzun vadeli düşünülerek yeniden ele alınması gerekir. Van’ın yıllardır çözülemeyen altyapı problemi, bu bütüncül planlamanın eksikliğini ortaya koyuyor.”

VAN’DA MERKEZE YIĞILMA, ÇARPIK KENTLEŞMEYİ DERİNLEŞTİRİYOR!

Arslan, kentleşme kültürünün oturmamasının Van’ı her geçen gün daha yaşanmaz hale getirdiğini söyleyerek sözlerini şöyle tamamladı: “Van’da çarpık kentleşmenin olduğu artık inkâr edilemez. Fakat kentsel dönüşümün olduğunu söylemek mümkün değil. Binlerce hasarlı ve uygunsuz yapı varken yalnızca birkaç bölgenin dönüştürülmesi, dönüşüm yapılıyor anlamına gelmiyor. Kentte doğru politikalar uygulanmadığı sürece bu sorunlar katlanarak devam edecek. Van sahipsiz bir memleket değil ama sahipsiz olan doğru fikirler ve uygulamalardır. Bu kente sahip çıkmak zorundayız.”