VAN GÖLÜ’NDE UÇAN ÇOCUK
(Göçmen Çocuk)

Afgan elinden çıktı, yol aldı ana kucağı.
Bazen bedenini aldı buzullar, bazen çöl sıcağı.
Seni bilinmez yola salan neydi, Nerde kaldı atanın bucağı!
Yaksın zalim dünyayı “ah”ın, her daim masumsun sen çocuk! 

Yüz ceset, yüz elli mi bilinmez, kaç ana kaç bebek sorulmaz.
İnsan bu, umudu  mesken tuttu, zalime ne, tekne yükü; farketmez.
Van Gölü, derya idi o gece, zulme ortak oldu, kızıl kana boyandı.
Seni yutalı bu derya, sevmez oldum, ne diyeyim ben çocuk!

Muhacirsin bilirim, Ensar olamadım sen yanarken harda,
Ana kucağı soğuk, o gece vurgun yedi, gemi denen o hurda.
Kelle başı para peşin; umrunda mi   yem oluşun kuşa kurda?
Canavar batıya ne ki yakarışın; derdine derman olamadım be çocuk!

-Anne! Neresi bura, cehennem mi bu zifiri karanlık?
-Hani çocuklar uçarak cennete giderdi, kanadım mı kırık?
-Anne! Kucağın bugün soğuk, neden sarmadın, boynun niçin hep bükük? 
Yüzelli arşın derin de olsa mezarın, uçuver cennete, inadına sen çocuk!

Erek ağlar, diğer yanın Nemrut, Artos, Suphan’a yaslı baksın;
Tarih şahittir hep zulme, İbrahim’i yakan ateşin biran duruversin;
Heci ile Siyabend’i ayırdın, fırak değil; can canana kavuşsun.
Sevgi olsun kırağında;  yeter artık! Yukarı Deniz beşik olsun be çocuk! 

Zahir SOĞANDA. /VAN

#GöçmenelerGünü
 
27 Haziran 2020’de Van Gölünde batan teknede hayatını kaybeden göçmen insanlar anısına...

Editör: TE Bilisim