Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığı Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Rahmi Er, "Bundan daha 3 yıl önce yüksek öğretim sistemimize dahil olan uluslararası öğrenci sayısı 50 bin civarındayken, bugün bu rakam 110 bine ulaşmıştır. Bu öğrencilerden yaklaşık yüzde 26'sını lisans üstü öğrenciler oluşturmaktadır." dedi. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinin (YYÜ) ev sahipliğinde düzenlenen, "Üniversitelerin Üniversite-İşbirliğinden Beklentileri Sempozyumu", Cengiz Andıç Kültür Merkezi'nde Türkiye ve Irak'tan 30 üniversitenin rektörlerinin katılımıyla başladı. Sempozyumun açılışında bir konuşma yapan Er, üniversitelerin ve öğretim üyelerinin bilgiyi sadece kendi toplumları için değil, tüm insanlık için ürettiğini söyledi. Er, üniversitelerin öğretim üyesi ve öğrenci değişiminde bulunmalarını teşvik ettiklerini kaydetti. "ÜNİVERSİTELER LOKOMOTİF GÖREVİ ÜSTLENİR" Ülkeler arasındaki ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora düzeylerinde ortak ve çift diploma programlarının açılması gerektiğini ifade eden Er, şu değerlendirmede bulundu: "Üniversiteler farklı etnik ve kültürel kimliğe sahip öğrencilere bir arada yaşama kültürü kazandırmak suretiyle evrensel barışın tesisine de önemli katkı sunarlar. Ülkeler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesinde de üniversiteler lokomotif görevi üstlenirler. Çünkü üniversitelerin yetiştirdiği uluslararası öğrencilerin eğitim aldıkları ülkelere duygusal bağlılıklarını yaşam boyu sürdürdükleri bir gerçektir. Bu öğrenciler mezuniyetleri sonrası, gerek kamu diplomasisi, gerekse de ekonomik ilişkilerin gelişmesi bağlamında iki ülke yararına pozitif katkılar sunmaktadırlar." Er, YÖK'ün 182 yüksek öğretim kurumuyla büyük bir kuruluş haline geldiğini vurgulayarak, Türkiye'deki akademik kadroların 155 bini bulduğunu aktardı. "ÖĞRENCİ SAYISI 7 MİLYON 200 BİNİ BULDU" Ön lisans, lisans ve yüksek lisans düzeyinde öğrenci sayısının 7 milyon 200 bini bulduğunu belirten Er, bu rakamla Türkiye'nin Avrupa Yüksek Öğretim Kurumu alanı içerisinde Rusya'dan sonra en çok öğrenciye sahip ikinci büyük ülke haline geldiğini anlattı. Er, YÖK olarak uluslararasılaşmaya büyük önem verdiklerini ifade ederek, "Bundan daha 3 yıl önce yüksek öğretim sistemimize dahil olan uluslararası öğrenci sayısı 50 bin civarındayken, bugün bu rakam 110 bine ulaşmıştır. Bu öğrencilerden yaklaşık yüzde 26'sını lisans üstü öğrenciler oluşturmaktadır. Önümüzdeki dönemde lisans üstü programa kayıtlı uluslararası öğrenci sayısını arttırmaya yönelik tedbirler yaşama geçirecektir." diye konuştu. Vali İbrahim Taşyapan, Türkiye'deki üniversitelerin artık dünyanın diğer ülkedekilerle yarışır hale geldiğini, bu durumun gurur verici olduğunu dile getirdi. Taşyapan, Türkiye'deki üniversitelerin komşu ülkelerle ilişkisinin önemli olduğuna işaret etti. YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal da Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) bölgesindeki üniversitelerle önemli iş birliği yapılabileceğini belirtti. "İslam ülkeleri son dönemlerde özellikle kendi içlerinde birlik ve berberliği temin etmediği sürece, bu ülkeler üzerinde çok değişik algılar oluşturulmaya ve yönetilmeye devam edecektir" ifadesini kullanan Battal, İslam ülkelerinin iç sorunlarını tartışmaya zaman bulamadığını söyledi. Battal, ülkeler arasındaki ilişkilerin gelişmesinde üniversitelerin önemli yer tuttuğunu kaydetti. "TÜRKİYE'DEKİ EĞİTİM KALİTESİNİ ÜLKEMİZE TAŞIMAYA GAYRET EDİYORUZ" IKBY Salahaddin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmed Anwar Dezaye de Irak'ın son yıllarda komşu ülkelerle iyi ilişkiler kurduğunu ifade etti. IKBY bölgesindeki üniversitelerin Türkiye'dekilerle iş birliğini çok önemsediklerini anlatan Dezaye, şöyle dedi: "Uluslararası ilişkileri, üniversiteler düzeyinde üst düzeye taşımaya çalışıyoruz. Bu açıdan iki ülkenin eğitim alanındaki ilişkilerinin gelişmesi açısında bu programları önemsiyoruz. Türkiye'deki üst düzey eğitim seviyesini yakından takip ediyoruz. Bu açıdan Türkiye'deki eğitim kalitesini ülkemize taşımaya gayret ediyoruz." Sempozyum, "Mevlana Programı" oturumuyla devam etti. (AA)