Uluslararası havaalanı olmaya aday Ferit Melen’den şehir merkezine ulaşmak çok güç:

‘Havaalanından inemedim şehire!’

 Günlük 13 uçuşun iniş-kalkış yaptığı Van’da, havaalanı her geçen gün daha modern bir hal alıp uluslararası olma yolunda ilerlemesine rağmen ulaşım sorunu bir türlü çözülemedi. Ferit Melen Havalimanın’daki otoparkta uygulanan fahiş fiyatlar vatandaşları canından bezdirirken, havaalanından şehir merkezine ulaşmak isteyen vatandaşların durumu ise ayrı bir işkenceye dönüyor. Taksiye ve nizamiye sınırlarından içeri giremeyen halk otobüslerine de binemeyen vatandaşlar ve misafirler ise Türkiye’nin en ileri ucundan Van’a da, Van’dan şehir merkezine de aynı mesafede varıyor. Van’a gelen insanların Van’a adım atar atmaz karşılaştığı bu manzara da Van için diğer bir olumsuzluk oluyor. Sınırları iyice genişleyen Van’a bir HAVAŞ’ın getirilmesi ise yetkililerin gündeminde henüz yer almıyor.

 

Büyükşehir olan Van’da ‘büyük’ çalışmalar yapılırken bir taraftan da bazı küçük sıkıntılar giderilmeden ihmal edilmeye devam ediyor. Daha önce defalarca dile getirilen şehre ilk gelen insanların karşılaşarak Van’dan nefret ettiği manzara olan Van Otogarı’ndan sonra Van Ferit Melen Havaalanın’da da yaşanan ulaşım sorunu can sıkıyor. Taksiye yüksek rakamlar ödemek istemeyen, otobüs saatlerini de yakalayamayan vatandaşlar, HAVAŞ gibi bir ulaşım aracı olmadığı için İpekyolu’na kadar yürüyerek şehir merkezine ulaşmaya çalışıyor. Uzun zamandır Van’da yaşanan bu sorun üzerine Şehrivan Gazetesi olarak ilin dinamikleri ve bu işin uzmanları ile hem ulaşım sorununu hem de havaalanındaki otopark sıkıntısını konuştuk ve yetkili isimlerden konunun detaylarını öğrendik:

 

SALAZ: VAN HALKINA BÜYÜK BİR AYIP YAŞATILIYOR!

 

Van’da yaşanan bu sıkıntıdan en çok şikâyetçi olan isimlerden birisi de Van Genç İşadamları Derneği (VANGİAD)’nin önceki dönem başkanı Kadri Salaz oldu. Türkiye’nin her yerinde hatta Van’dan daha küçük illerde bile HAVAŞ servislerinin yolcuları kent merkezine taşıdığını bura rağmen yıllardır süren çabalarına rağmen bunun Van’da bir türlü sağlanamadığını belirten Salaz, yaptığı açıklamada, “Van havaalanı ile İpekyolu arasındaki yaklaşık 1,5 km’lik yolu çoluk-çocuk eşya valiz yüklenip kızgın güneş altında, karda, yağışta ve soğukta yürümek zorunda bırakılıyor. Aracı ile alınma imkanı olmayan ve de taksiye verecek parası olmayan gariban halkımız... Bu konuyu ben VANGİAD başkanı iken sürdürdüğüm Van sivil toplum örgütleri dayanışma kurulu dönem başkanlığım sırasında gündeme getirmiş ve ilgili tüm kurumlarla bu konuyu görüşmüştüm. Hepsi olumlu görüş bildirmeleri ne rağmen Van'da bir güç tarafından engellendiğini düşünüyorum. Yüksekova, Patnos gibi küçük yerleşim yerleri bunca uzak mesafeden yolcularının ulaşımını sağlarken Van hâlâ bu ayıbı yaşatıyor halkına.”

 

BEYAZ: İSTER HAVAŞ, İSTER HAVATAŞ, VAN’A ARTIK ŞART!

 

Her ilde olduğu gibi Van’ımızın da sorunları var. Bu sorunlar arasında havaalanı ile şehir merkezi arasındaki ulaşım konusunda da bir sıkıntı yaşanıyor. Bu konuda kapısını çaldığımız Haldi Turizm seyahat acentesi sahibi Murat Beyaz açıklamalarında büyük bir şehir için bu gibi sorunların çok sıkıntı getireceğini dile getirdi. Bu açıdan yolcuların da mağdur olduğunu ve bu yüzden uçaklarını bile kaçıranlar olduğunu söyledi. Beyaz gazetemize yaptığı açıklamalarda “Havaalanına ulaşım sağlayan bir kurumun HAVAŞ adı altında kurulması önemli değil. Belediye ya da herhangi bir kurum bunu yaparsa bir şey değişmez. Ulaşım sağlanmış olur. Çünkü bu konuda gerçekten büyük bir sıkıntı var. Dışarıdan gelen insanların bizlere ilk sorduğu şey “HAVAŞ var mı?” oluyor. Diğer illerde HAVAŞ diye bir kurum var. Örneğin İstanbul’ da vardı HAVATAŞ oldu belediye üstlendi işi. Büyük bir şehir için buda büyük bir sorun. Biz yolcularımızı taksilere ve minibüslere yönlendiriyoruz. Fakat bunu yaparken de hava alanına çalışan taksi esnafının da rızasının alınması lazım. Sonuçta onların da işini elinden almak doğru olmaz. Çünkü HAVAŞ gibi ekonomik bir ulaşım tercihi gelirse diğer yönlere rağbet azalır. Dolayısıyla onların da hassasiyeti dikkate alınarak böyle bir kolaylık geliştirilebilir. Zaten minibüslerde havaalanı yoluna girmiyor kavşakta bırakıyor yolcuları. Kavşakta inen yolcunun da belli bir mesafeyi yürümesi gerekiyor. Belediye’nin halk otobüsleri saat başı giriyor havaalanına fakat saat başı çalışması yolcuların işini tam olarak görmüyor. Geç kalan da oluyor, bu yüzden uçağını kaçıran da oluyor. Yani HAVAŞ adı altında ya da farklı bir şekilde bu yapılmalı.” dedi.

 

“GELİŞECEKSEK HER AÇIDAN GELİŞMELİYİZ”

 

Beyaz son olarak “En son özel bir havayolu şirketi özel olarak kendi yolcularına bir servis koymayı düşündü fakat iki ay geçmesine rağmen onlardan da ses seda çıkmadı. Tabi her havayolu şirketi kendi yolcularını havaalanına taşıyabilir. Fakat bu ticari ahlak açısından doğru olmaz. Çünkü bunun bir düzene bağlanması gerekir ya da havayolu şirketleri birleşerek bu işi yapmalı. Eğer biz Van turizminin iyi yerlere gelmesini istiyorsak ya da Van‘ın gelişmesini istiyorsak Van’ı her açıdan sırtlamamız lazım. İnsanlar havaalanına geldiğinde şehir merkezine ulaşma kaygısı olmamalı. Veyahut Van’a münferit olarak gelmiş bir turistin havaalanına ulaşmak gibi bir sıkıntısı da olmamalı. Turizm bir bütünlüktür bu bütün içerisinde havaalanı önemli bir parçadır. Eğer havaalanına bir ulaşım sağlanacaksa bunun durağının da hareket saatinin de belli olması gerekir. Bu hangi kurumun görevi olur hangi kurum bu işi üstlenir bilmiyorum ama bu sorunun çözülmesi lazım. Tekrardan söylüyorum eğer gelişmek istiyorsak her açıdan gelişmeli her ayrıntıyı göz önüne almalıyız.” diyerek sözlerini noktaladı.

 

ŞEHRİVAN SORUYOR: ERZURUM İLE VAN’DAKİ YASA FARKLI MI?

 

Öte yandan dikkat çeken önemli noktalardan biri var ki akıllardaki soru işaretlerini iyece arttırıyor. Bunlardan birisi de 2007’de değişen bir yasa ile havaalanı ile şehir arasındaki ulaşımda yetkinin Belediye’ye geçmesi. Şöyle ki bu yasa ile bu ulaşımın sağlanmasında tüm yetki belediyelerde bulunuyor ve belediye isterse havalimanına araç gönderebiliyor. Bunun örneğini en yakın illerden biri olan Erzurum’da bile görmek mümkün. Erzurum’da bile uçak iner inmez 2 halk otobüsü kapıdan beklerken Van’da bu duruma denk gelinmiyor. Bazı isimler bu durumu DHMİ’ye bağlarken kimileri de bunun DHMİ’nin değil tamamıyla Van Belediyesi’nin sorumluluğunda olduğunu savunuyor. 2007’de değişen yasa da göz önünde bulundurulduğunda Van Belediyesi’nin istemesi halinde bu sorunu kolaylıkla çözebileceği kanaatine varılıyor.

 

HER YERDE ÜCRETSİZ VAN’DA PARAYLA!

 

Havalimanının en az otopark kadar önemli sorunlarından birisi de otopark sorunu. Havaalanının hemen önünde yer alan otoparkta fiyatların yüksekliği vatandaşların araçların park etmek yerine, havalanın dış taraflarına park etmesine ve sürekli aracını hareket halinde bulundurmasına neden oluyor. Van’daki havaalanı büyümesine rağmen bu konuda şimdiye kadar hiçbir önlem alınmıyor. Antalya gibi Türkiye’nin en büyük transferlerinin gerçekleştiği turizm kentlerinde bile otopark için “Antalya havalimanındaki park ücretlerini hesaplamak için park ücreti hesaplayıcımızı kullanınız. İç Hatlar Terminalinde park süresinin ilk on beş (15) dakikası ücretsizdir.” Şeklinde ibareler yer alırken, Van’da giriş çıkış için 5 TL gibi yüksek ücretler alınıyor. Hal böyle olunca da vatandaş otopark girme konusunda ciddi tereddütler yaşıyor. Bir diğer konu da Doğu Anadolu Bölgesi’nde daha yeni yapılan havalimanlarında bile otopark çok önceden düşünülerek modern illerde olduğu gibi çok katlı düşünülürken Van’da yenileme çalışmalarına rağmen halen bunun için bir önlem alınmaması.

 

TUNÇDEMİR: ÇOK KARTLI OTOPARK ŞART

 

Öte yandan konu ile ilgili fikrini almak için konuştuğumuz bir diğer isim ise Ayınıs Turizm’in sahibi ve Van turizminin tecrübeli isimlerinden birisi de Abdullah Tunçdemir oldu. Hem otopark sorunu hem de ulaşım konusunda fikirlerine başvurduğumuz Tunçdemir de yaşanan sıkıntılara katıldığını belirterek, “Bir turizmci ve havaalanı ile çok içli dışlı olan bizim için de bu konu oldukça önemli. Gerçekten de havaalanında otopark sorunu var. Havalanındaki büyüme ile birlikte de bu otoparkta küçük gelmeye başladı diye düşünüyorum. Bence tıpkı diğer illerde olduğu gibi Van’daki havalimanının otoparki da çok katlı olmalı. Van’daki hava şartları düşünüldüğünde özellikle kış aylarında aracı otoparkta donan vatandaşların gönül rahatlığı ile araçlarını bırakabilecekleri çok katlı otoparklar bu konuda çok yerinde olacaktır diye düşünüyorum. Bir diğer önemli konu olan ulaşım sorununda da HAVAŞ’ın duyarlı davranması gerektiğini düşünüyorum. HAVAŞ’ın kısa mesafe olması ve Van’da kar elde etmediği için Van’da gelmediğini biliyorum. Bu konu daha önce de konuşuldu. Ama bence sadece kar olayı bir mazeret olmamalı.

 

ALPASLAN: BİZ ELİMİZDEN GELENİ YAPIYORUZ

 

Konu hakkında bilir kişi olarak fikrini aldığımız en önemli isimlerden birisi de Van Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Faruk Alpaslan oldu. Havaalanındaki ulaşım noktasında kendilerinin bir sorumluluğunun bulunmadığını tüm yetkinin DHMİ’ye ait olduğunu belirten Alpaslan, kendi esnafı olan taksicileri orada bulundurduğunu buna ek olarak nizamiye girişine kadar halk otobüsü gönderdiğini. Bu iki kolaylığı da bir çok zorlukla gerçekleştirmelerine rağmen HAVAŞ ve benzeri çalışmalarda yetki alanlarında bir durum olmadığını belirtti. Konu ile ilgili ayrıntılı bir demeç veren Alpaslan ayrıca, “Mevzuları iyi bilmek lazım, ondan sonra yorumlamak gerekiyor. Orada DHMİ kesinlikle bir metrekaresini bile kimseye ücretsiz vermiyor. Orada ben taksiciler için her ay 6 milyar TL para yatırmak zorunda kalıyorum. Taksicilerden ise ancak bunun yarısını toplayabiliyorum ve onların orada çalışma esaslarına uygun şekilde olmadığı zaman da bize ciddi sıkıntılar yaratıyorlar. Mesela bize acilen taksilerin değişmesi konusunda uyarı verildi. Bizim sözleşmemizi feshedecekleri söyleniyor. Biz 5 yıldan beri taksimetrelere bir fiyat tarifesi de uygulamadık. Biz oradaki taksicilerin uygulamalarında da oldukça hassas davranıyoruz. Yani toparlamak gerekirse HAVAŞ’ın aracı Van’da zaten vardı. Ama o araç oradaki insanları çalıştırdığı araçla şoförlerin parasını kurtarmadığından dolayı iptal edildi. Şimdi orada insanlarımız yaya bir şekilde gidiyor olabilirler ama onlar halk otobüsünü beklemediği için o kadar yol gidiyorlar.”

 

“OTOBÜS GÖNDERİYORUZ”

 

Taksiciler konusunda ciddi sıkıntılar yaşamasına rağmen vatandaşın yürümesine gönülleri el vermediği için en son gidebilecekleri yer olan nizamiye girişine kadar otobüs gönderdiklerini içeriye girmenin de DHMİ’nin ücretine tabi tutulduğu için buraya araç koyamadıklarını belirten Alpaslan ayrıca, “Ben nizamiyenin girişine halk otobüsü geldiğini görüyorum. Bu bizden kaynaklanan bir durum değil. Bu DHMİ’sinin aldığı kurallarına göre alınan bir karardır. Halk otobüsleri nizamiyanin büyük valizleri alması bile yasak olmasına rağmen biz bunların hepsini almaları konusunda kendilerini uyarıyoruz. Yine bunun dışında oradaki otopark sorununu da değinmek gerekirse, bizim orada bir yetkimiz yok. Ama orada ciddi sıkıntılar yaşandığını da biliyoruz. Oranın ihalesi, verilmesi artık her ne ise o işler Ankara’da yapılıyor. Kim nasıl, ne şekilde aldığını da bilmiyoruz. Normal statüde ihale edilse belki buna Vanlı vatandaşlara verilecek. Ama her nedense bu ihale hep aynı kişi tarafından alınıyor. Otopark ücreti yüksek bir şekilde alınıyor.”


Ömer Faruk TOKTAŞ/Şehrivan ÖZEL

Editör: TE Bilisim