Seçime sayılı günler kala milletvekili heyecanı artarken partiler seçim matematiği yapmaya devam ediyor. Bugün itibariyle anketlere yayın yasağı gelirken seçmen artık 7 Haziran’daki çıkacak sonucu bekleyecek. Seçim gününe kadar istatistiklerin konuşulmayacağı bu süreçte şüphesiz dengeleri değiştirecek en önemli faktör HDP’nin barajı olarak görülüyor. Sadece Van’da değil bir çok ilde HDP’nin barajı geçip geçmeyeceğine göre şekillenecek milletvekili sayıları meclisteki koltuk dengesini de etkileyecek. AK Parti’nin istediği çoğunluğun yolu HDP’nin meclise girmemesinden ve oylarını düşürmemesinden geçerken AK Parti ve HDP ise Van’da koltuklarını koruma hesabını yapıyor.

 

7 Haziran’daki seçimin meraklı bekleyişi sürerken Al Jazeera seçimin nabzını bu kez Van’da tuttu. Van’da seçim yarışı HDP ve AK Parti arasında geçiyor. İktidar partisi mevcut 4 milletvekili sayısını korumak isterken, HDP de 4 olan vekil sayısını artırmanın peşinde. Bilindiği gibi 2011’deki seçimlerde Van’da AK Parti yüzde 41.18’lik oyla 4 vekil çıkardı. BDP’nin 4 bağımsız adayı ise toplamda yüzde 48.7’lik bir oyla seçilmişti. HDP’nin barajı aşması durumunda Van’daki dengelerde değişiklikler olabilir. Seçimler öncesinde partilerin seçmenleri ve il başkanlarıyla konuşan Al Jazeera sokağın nabzını işte böyle yansıttı:

 

HDP’Lİ SEÇMENİN BARIŞ ARZUSU

Necmi Kalçık: Oy tercihimi savaştan yana değil barıştan yana olan partiye göre belirliyorum. Vaatler de mutlaka etkiliyor. Bizim için en önemli vaat burada kan akıtılmaması. Bizde ekmekten önce barış gelir. Barışa hangi parti yakınsa o partiye göre oyumuz da belli olur.

 

Cengiz Erbenzer: Bu topraklarda yaşadığım için, kardeşlik için, barış için, ekonominin düzelmesi için, halkın daha iyi yaşaması için, çoluk çocuğumuzun geleceği ve daha güzel bir şekilde yaşayabilmesi için ben oy tercihimi HDP’den yana kullanıyorum. Bizi vaatlerde sadece etkileyen kardeşlik, barış ve demokrasidir’’.

 

Zahir Yacan: Biz barış için ne gerekliyse onu yapmak zorundayız. Önümüzde bir seçim var. Biz ilkelere bakarız. Bizim hedefimiz HDP’dir. Onun dışında bir tercihimiz yok. Biz burada eğer barışı, kardeşliği, inşa etmek istiyorsak, bunu iyi bir tarafla yapmamız gerekiyor. Biz Türk milletine karşı değiliz. Asla bölücülük aklımızda değil. Beraber yaşamı inşa etmek için bu yola başvurduk.

 

AK PARTİLİ SEÇMEN İCRAATLARA BAKIYOR

Gülgen Taşdemir: Liderimizin dik duruşuna göre tercih yapıyoruz. Partimizin vaatleri dışında icraatları bizi etkiliyor. Biz AK Parti iktidarında, sözde kalan bir parti değil, o sözleri icraatlara döken bir parti gördük. Ülkemizde gözle görülecek ciddi faaliyet var. Ama bunun dışında ülkemizde partimize karşı yürütülen bir ters politika da var. Ama halk şuna inanıyor. AK Parti her zaman dünyanın en iyi partisidir. Bu ülkede Recep Tayip Erdoğan’ın varlığına biz oy veriyoruz. Demokrasi isteyenlerin bu ülkede huzursuzluk çıkarması, demokrasiye aykırı davranmaları hani ister istemez tabii ki bizi etkiliyor.

 

Mustafa Girgiş: İktidarların icraatlarına göre oy veriyorum. Sonuçta parti önemli değil. Benim yaşam standartlarımı en iyi hedefe ulaştıracak yönetim hangisiyse ben ona bakarak oy veriyorum. Seçim arifesinde her zaman olduğu gibi birçok vaatler oluyor. Ben o verilen vaatleri değil de icraata bakıyorum. İcraata baktığım zaman hangisi benim taleplerime, hangisi benim düşüncelerime karşılık verebiliyor ise ben oyumu ona göre kullanıyorum.  Yaklaşık 13 yıla yakındır açık ve net söyleyeyim tercihim her zaman AK Parti olmuştur. Verilen vaatlerin bana göre tamamı olmasa da büyük kısmını gerçekleştirdiği için bana ümit veriyor.

 

Hüseyin Akaya: Benim oyum Ak Partiden yana. Evliyim ve 2 çocuğum var. İşsizim. İşsizlik bir kenara huzur ve barış istiyoruz.  Zarar istemiyoruz. Şiddet hiçbir zaman tasvip edilmiyor. Ben de etmiyorum. Sonuçta şiddetle eğer bir hak elde edilecekse o hak hak değildir diye düşünüyorum.

 

DİLEKÇİ: VAN SEÇMENİNİN TÜMÜNE TALİBİZ

Kıyasıya bir rekabetin yaşandığı kentte iki partinin çalışmaları da hızlandı. Kapı kapı dolaşan partiler oylarını artırmanın peşinde. HDP Van İl Eş Başkanı Veysi Dilekçi, seçmen ayrımı yapmadan bir bütün olarak sıfırdan yüz yüze görüşmelerle seçim çalışmalarını yaptıklarını belirtiyor. Kırsal alanlarında seçim heyecanının olduğunu ancak kent merkezinde bir durgunluğun söz konusu olduğunu belirten Dilekçi, “Van’da HDP açısından gittikçe yükselen bir durum söz konusu. Van’ın tamamının oyunu alabileceğimize inanıyoruz. Çünkü Van’da HDP’nin dışında hiçbir siyasal partinin ideolojik bir tabanı yoktur. Bundan dolayı ilerideyiz. Bu ne milliyetçi partilerde ne de muhafazakâr partilerde var. Ekonomi, işsizlik ve benzeri gerekçelerle seçmene gidiliyor. Biz de bunları görüp tabii ona göre politikalar yürütüyoruz. Ona göre projeler ve vaatlerde bulunuyoruz” diyor.

 

“HERKES GERÇEKLERİ GÖRÜYOR”

Türkiye’nin değişim ve dönüşümüne HDP’nin ciddi katkıda bulunacağını ifade eden Dilekçi şunları söylüyor: “HDP, tekçilik anlayışına karşı tek alternatiftir. Kürt sorunu, kadın sorunu, ekonomik sorun, işsizlik ve yolsuzluk sorunu gibi bütün sorunları içeren bir beyanname hazırladık. Çalışmalarımızı daha çok beyanname üzerinden yürütüyoruz. Halkımızın bu süreci iyi gördüğüne inanıyorum. Bazı şeyleri bizden çok daha iyi okuyorlar. Biz sahada, onlar tribünde. Bunun için de şu çağrıyı yapıyoruz. Bu seçim sürecinin huzur içerisinde geçmesi için herkes çaba göstermelidir. İktidar partisinin politikaları artık görülmektedir. Yolsuzlukları ve yaptıkları politikaları herkes görüyor. Bu anlamda yoksulluğa, yolsuzluğa, ekonomik krizlere ve tüm bu politikalara karşı, eşitlikten, kardeşlikten, barıştan, huzurdan, güvenden, ekonomik refahtan olan Halkların Demokratik Partisinin tercih edilmesinden yanayız. Eğer Halkların Demokratik Partisi güçlü bir sonuç alırsa bu Türkiye’nin değişim ve dönüşümüne ciddi bir anlamda katkıda bulunacaktır.”

 

SOĞANDA: İRADEYE SAYGI GÖSTERMEK LAZIM

AK Parti Van İl Başkanı Zahir Soğanda ise baskı ve şiddetten yakınıyor. Oylarını artırmak için geceli gündüzlü çalıştıklarını söyleyen Soğanda baskıdan artık kimsenin rahatlıkla “Ben AK Partiliyim” diyemediğini söylüyor. AK Partililerin linçe maruz kaldığını belirten Soğanda, “Korku, sindirme bunlar kabul edilebilir durumlar değil. Bu bir şehrin heyecanını yok etmektedir. Doğu Anadolu Bölgesinin en büyük şehri üzerine bu kaosu getirmek hiç kimsenin hakkı değildir. Seçim demokrasinin vazgeçilmezi, olmazsa olmazıdır. Demokrasiyle sandığı yapmazsak o zaman seçimin bir anlamı kalmaz. Savaş içerisinde seçim yapmak mümkün değil. Halkın iradesinin sandığa yansıyabilmesi için herkesin iradeye saygı göstermesi lazım.” diye konuştu.

 

“OYUMUZ YÜZDE ELLİNİN ÜSTÜNDE”

Halkın üzerindeki baskının sonlandırılması durumunda seçimlerde oylarını ciddi bir şekilde arttıracaklarını anlatan Soğanda, sözlerini şöyle sürdürdü: “Seçimlerde yüzde ellinin üzerinden oy alırız. Son seçimde kent merkezinde karşı taraftan daha fazla oy almışız. Van eğer Büyükşehir olmamış olsaydı, belediye bizim elimizdeydi. Maalesef halkımıza ciddi baskılar var. Baskı altındadır. Duyumlarımız var. Adam köye geliyor. Bu köyden tek bir oy çıkarsa köyü yok ederiz. Haraca bağlarız. deniliyor. Buradan çağrı yapıyorum. Halkın üzerindeki baskıları lütfen kaldırın. Halk sandığa giderken baskı altında olmasın, göreceksiniz ki bizim oyumuz yüzde ellinin üzerinde olacak.”

Editör: TE Bilisim