Stephan Hawking | Ercüment Züngür | Köşe Yazıları...

Aslında hepimiz oturduğumuz bir ortamda bize, hem bilgi içerikli hem de yaşam eksenli hitap edecek birilerine ihtiyaç duyarız. Ortamın dedikodu ve suni siyasetin dışında bilgilendirici ve ufuk acıcı bir havaya sahip olması büyük bir nimettir. Bu yazımı okuyan on kişiden dokuzunun benimle aynı fikirde olduğuna olan inancım tamdır. Bugün ki ortamınıza, ismini çokça duyduğunuz ve en az benim kadar hayatı-yaptıkları hakkında bilgi sahibi olduğunuz bir fizikçiden, Stephan Hawking’den bahsedeceğim. Sizlere bu yazıyı yazarken benim de öğrendiğim çok değerli bilgiler oldu ve bu bilgileri sizlerle de paylaşmak istiyorum. 

1942 yılında doğan Hawking fiziksel olarak çok iyi bir hayat yaşamasa da zihinsel olarak çok önemli başarılara imza atmıştır. Belki babasının bir bilim insanı olması onun hayatını zihinsel ve fikirsel olarak etkilemiştir. Ama gerçek şu ki Hawking hayatının finalini dünyada tanınan bir fizikçi olarak sonlandırmıştır. 21yaşında kendisine A.L.S teşhisi konuldu ve zamanla hem sesini hem de yürüme fonksiyonunu kaybetmiştir ama bu onun için bir engel değil bir başlangıç noktası olmuştur. Babasından dolayı hayatının belli bir kısmını savaşta geçiren Hawking, lise ve kolej döneminde pek umut veren bir öğrenci profiline sahip değildi. Çok akıllı olduğu öğretmenleri tarafında dillendirilse de o, zamanın büyük çoğunluğunu oyun ve eğlenceye harcıyordu. A.L.S. teşhisi konulduktan sonra çok çalışmaya başladı ve teorik kozmoloji üzerine bir dizi keşif yaptı. Bu çalışmalar daha sonra hayli geniş alanlara yayıldı. Fikirleri ve çalışmaları bir çok kosmolojist tarafından benimsendi ve sonunda Oxford tarafından sadece Isaac Newton'a verilen Lucasian ödülünün sahibi oldu. Bu başarıları fizik eksenli görünse de o, daha çok astrofiziğin öncülerinden olarak anıldı.

Bizim toplum içerisinde şaka yollu da olsa bahsettiğimiz büyük patlama ve kara delik olaylarını Hawking, kendi çalışma sınırı olarak belirlemiştir. Hawking'in asıl becerisi evrenin nasıl geliştiği ve nasıl çalıştığını geniş kitlelerin anlamasına yardımcı olmasıdır. Büyük patlama teorisi, evrenin yaşı ve kara delikler kendisi tarafından topluma açıklanmıştır. Bunların yanı sıra zamanda yolculuk, solucan deliği ve Einstein’ın teorilerinin açıklanmamış kısımları üzerine çeşitli kitaplar yazmış ve insanları kendisine hayran bırakmıştır. Bir akademisyen olan Hawking, kibirden, entellektuel dilden ve kısmi topluma hitaptan hep uzak durmuştur. Kaleme aldığı eserlerde sıradan bir insanın okuyup anlayabileceği bir düzeyde konuları ele almıştır. Hawking fiziksel olarak kalabalıklardan farklı olsa da zihnen kendini hep toplumdan biri olarak görmüştür. Bu nedenle kullandığı dil halkın dili ve yaptığı çalışmaları halkın eseri olarak görmüştür. Hawking'in imajı da aynı zamanda kendisini popüler kılar. Bu kadar büyük bir beyin gücüne sahip bir insanın bu kadar az kas gücüne sahip olması, öyle bir insan düşünün tek yetisi düşünmek olsun. Hayatı aşarken ölümü canlandırmak yerine her turlu eksikliğe rağmen hayatının nerdeyse tamamını aynı heyecanla insanlara bilimi açıklamakla geçirmiş.

Bilim insanların anlamaya ve anladıklarını açıklamaya çalıştığı bir gizeme sahip olan Hawking, çocuklarla ilgilenmeyi ve çocuk kitapları yazmaya önem vermiştir. Kendisi bir çocukken çocuklara özgü bir hayata sahip olamamayı kendi kızıyla çocuklaşarak geçirmeye çalışmıştır. Her çocuğun özel öldüğünü ve her çocukta farklı yeteneklerin saklı olduğunu dile getirmiştir. Bu gizemi ortaya çıkaracak ve çocuğun kendi yetenekleri ile şekillenecek fırsatı ve rehberliği ancak iyi bir öğretmen sayesinde olacağını söylemiştir. Hawking, kendisi ile çok barışık bir hayat sürmüştür. Şu anda onu fizikçi ve evren araştırmacısı olarak bilsek te o mütevazi hayatını halk ile birleştirmiştir. Halk ile konuşmaktan ve bilimi halk dilinde halka anlatmaktan çekinmemiştir.

Son olarak Hawking’in yazdığı kitapları sizler için kısaca derlemek istiyorum;

"Kara Delikler ve Bebek Evrenler" (Black Holes and Baby Universes): Hawking, bu kitapta kara deliklerin doğası ve evrenin nasıl oluştuğu gibi karmaşık konuları ele almaktadır. Ayrıca, Hawking'in kişisel yaşamına ve fiziksel engellerle mücadelesine dair deneyimlerini paylaştığı özel anıları da içermektedir.

"Einstein'ın Rüyası" (The Universe in a Nutshell): Hawking'in bu kitabı, evrenin temel yasalarını ve teorilerini keşfederken okuyuculara rehberlik etmektedir. Kuantum fiziği ve görelilik teorisi arasındaki ilişkileri ele alan bu kitap, görsellerle desteklenen bir anlatım sunar ve zorlu konuları anlamayı kolaylaştırır.

"Sonsuz Uzay, Sonsuz Zihinler" (The Theory of Everything): Bu kitap, evrenin temel yapısını anlamaya yönelik bir çaba olarak Stephan Hawking'in genel bir bakış açısı sunmaktadır. Hawking, evrenin nasıl çalıştığına dair derin sorulara cevap ararken, okuyuculara bilimsel düşüncenin temellerini keşfetme fırsatı vermektedir.

"Büyük Tasarım" (The Grand Design): Stephan Hawking ve Leonardo Mlodinow'un ortaklaşa yazdığı bu kitap, evrenin nasıl başladığı ve var olduğu gibi temel sorulara yanıtlar aramaktadır. Hawking ve Mlodinow, kuantum fiziği, görelilik teorisi ve kozmoloji hakkındaki son araştırmalarıyla, evrenin gizemlerini anlaşılır bir şekilde açıklamaktadır.

"Zamanın Kısa Tarihi" (A Brief History of Time): Hawking'in en ünlü kitaplarından biri olan "Zamanın Kısa Hikayesi", evrenin doğası, büyük patlama teorisi ve kara delikler gibi konuları ele almaktadır. Hawking, karmaşık bilimsel kavramları anlaşılır bir dilde açıklamak için büyük bir çaba sarf etmiştir. Bu kitap, bilimle ilgilenen herkes için bir başvuru kaynağı haline gelmiştir.