20 Temmuz’da kutlanacak olan Kurban Bayramı telaşı başlarken, kentte bayram öncesinde hem hayvan satıcıları hem de kurban kesecek vatandaşlarda hareketlilik başladı. Küçükbaş hayvancılığın merkezi konumunda olan Van, son yıllarda yaşanan girdi maliyetleri, kuraklık, yem fiyatlarındaki artış gibi birçok sorunla karşı karşıya kaldı. Küçükbaş hayvancılık için coğrafi şartları çok uygun olan Van'dan, Türkiye’nin birçok kentine ve farklı ülkelere ihracat yapılırken, kent ekonomisine de büyük katkılar sunuyor. Ülkenin dört bir yanında bayram için büyük telaşlar devam ederken Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, Şehrivan’a Van’daki kurbanlık hayvanlarının ve yetiştiricilerinin mevcut durumu değerlendirildi. Çelik, “Küçükbaş hayvancılığın başkenti olan kent için pozitif ayrımcılık yapılarak daha çok destek verilmesini talep ediyoruz.” Dedi.

KURAKLIK, KURBANLIK YETİŞTİRİCİLERİNİ DE VURDU

Van'daki kuraklık ve pandemi salgını hayvan yetiştiricilerini kötü etkilediğini belirten Van İli Damızlık Koyun Keçi Yetiştiriciliği Birliği Başkanı Nihat Çelik, "Küresel ısınma sadece Van'ı değil tüm dünyayı etkiliyor. Sektör olarak kendimi döneminde en az hasarla süreci atlattık. Geçen yıl 4.8 büyüme gerçekleşti. Bu yılın ilk çeyreğinde 7.5 bir büyüme söz konusu. Bizim insanlarımız verdiği emeği hesabını yapmıyor. Bugün istediğim kazancı elde etmedim diye işletmesini kapatan insanları denk gelmezsiniz. Çünkü buradaki insanlar canla başla çalışıyor. Dağda bayırda hayatını tehlikeye atarak, bu sektörü devam ettirmeye çalışıyor. Bu emekçi insanlar bu işi bir görev olarak görüyor. Tüm bu zorluklarla boş eden insanlarımız bir de küresel ısınma sorunu ile karşı karşıya kalıyor.” Dedi.

“VAN'DA 18 BİN İŞLETME HİBE DESTEK ALIYOR”

Küresel ısınmanın ciddi anlamda sektör çalışanlarını tedirgin ettiğini ifade eden Çelik şunları kaydetti: "Özellikle yem fiyatlarında ciddi bir artış oldu. Girdi maliyetlerinde ciddi artışlar meydana geldi. Biliyorsunuz ki Van'da 18 bin işletme hibe destek alıyor. Türkiye geneli sadece Van'da 30 bin tane işletme mevcut. Küçükbaş hayvancılıkta ülkede merkez bankası konumundayız. Van, küçükbaş hayvancılıkta başı çekiyor. Toplam hayvan sayımız ise 2.7 milyon civarındadır. Dolayısıyla bu da kentin küçük hayvan sayısı bakımından ülkede birinci konumunda olduğunu gösteriyor.”

“KÜÇÜK AİLE İŞLETMECİLİĞİ BİZİM OLMAZSA OLMAZIMIZDIR”

Hükümetten beklentilerini sıralayan Çelik şunları söyledi: "Van'daki aile işletmeciliği ön planda olduğu için küçük aile işletmeciliği pozitif ayrımcılık yapılarak daha çok destek verilmesini talep ediyoruz. Özellikle yem desteğinin devam etmesini istiyoruz. Geçen sene yem desteği ilk kez verilmişti. Bu yıl da yem desteğinin aktarılması ve bitkisi üretiminde artırılmasına yönelik desteklerin verilmesi gerekiyor. Çünkü insanları tekrar bu alana yönlendirmenin en iyi yolu desteklerden geçer. Kentteki yöneticilerin ve yetkililerin bu konuda aktif rol alması gerektiğini düşünüyorum. Van, özellikle küçükbaş hayvancılıkla uğraşan aile işletmeciliği her zaman önem arz etmektedir. Gıda güvencesi olmakla birlikte yani bir gıda sigortasıdır. Küçük aile işletmeciliği bizim olmazsa olmazımızdır.”

“EN KARLI SEKTÖR KÜÇÜKBAŞ HAYVANCILIK SEKTÖRÜDÜR”

Korona virüsün bulaştığı herhangi bir hayvanın olmadığını vurgulayan Çelik, "Bu tür haberlerin gerçeği yansıtmadığını söyledi. Çelik, "Yıllardır bu işin içindeyiz ve hayvanlarda hangi hastalığın olduğunu biliyoruz. Bugüne kadar böyle bir duruma rastlanılmadı. Buna bağlı olarak kurbanlık alan insanlarımız tedirginlik yaşamasınlar. Şu an en karlı sektör küçükbaş hayvancılık sektörüdür. Hayvan yetiştiricilerinin hayvanlarımız evlerimizde kaldı ucuza satalım gibi olumsuz düşüncelere girmemeleri lazım. Yani böyle bir telaşa kapılmamaları gerekiyor. Hayvanlar her zaman 24 ayar bilezik konumundadır. Hayvanları ucuza satmasınlar. İleride fiyatları daha da yükseleceği görülüyor. Şu an bile kuzu ve koyun eti alınamıyor. Kalan hayvanlar büyük ihtimalle tarım bakanlığı tarafından et ve süt kurumu üzerinden alım yapacak diye bekliyoruz.” İfadelerinde bulundu.

“KÜÇÜKBAŞ HAYVAN KESİMİ DE VATANDAŞLARIN KESESİNİ ZORLAYACAK”

Dünyada ve ülkemizde yaşanan Covid-19 sürecinin insan sağlığının paradan çok daha önemli olduğunu gösterdiğine dikkat çeken Çelik, “Yaşanan sağlık sorunlarıyla birlikte insan kayıplarının fazlaca yaşandığı bir zamanda meraya ve doğal ortamda otlatmaya dayalı olarak yapılan küçükbaş hayvancılığın insanlar için doğal, sağlıklı ve güvenilir beslenmenin ilk adresi oldu. Bu yönüyle de küçükbaş hayvan tercihinin yerinde olacaktır. Ülkemizin pek çok yerinde kurbanlık küçükbaş hayvan fiyatlarının geçen yıla göre bir miktar artış göstereceğini tahmin ediyoruz. Çünkü karma yem ve kaba yem fiyatlarında geçen yıla göre yüzde 100’e yaklaşan oranlarda artışlar yaşanmış, buna diğer masrafların eklenmesiyle birim maliyetler daha da artmıştır. Yine de her ne surette olursa olsun küçükbaş hayvan kesiminin vatandaşlarımızın kesesini fazlaca zorlamayacağını söyleyebiliriz.” Cümlelerini kullandı.

“İLLERE GÖRE HAYVAN FİYATLARI DEĞİŞİYOR”

Kurban satışlarının illere göre değiştiği, çoğunlukla kilogram hesabıyla veya canlı hayvan başfiyatıyla satıldığı bilgisini veren Çelik, "Birliklerimizden de aldığımız veriler değerlendirildiğinde kurbanlık küçükbaş hayvanlarda kilogram fiyatı 22 - 40 lira, canlı hayvan baş fiyatı ise 1500 - 3500 lira arasında değişmektedir. Bu fiyatların belirlenmesinde birim maliyet analizleri, yavru elde edimleri, zayiatları, bakıcı masrafları, yem giderleri, ilaç ile veteriner giderleri, harcanan emek ve yetiştirici kârı etkili olmaktadır. Küçükbaş hayvan satış fiyatları böyle iken; 2021 yılı vekaletle yurt içi kurban kesim bedelini Türkiye Diyanet Vakfı'nın bin 125 lira, Kızılay'ın ise bin 50 lira olarak açıklaması yetiştiricilerimizin yoğun tepkisine neden olmuştur. Diyanet İşleri Başkanlığı kurban ile ilgili dini vecibelerin eda edilmesinde, gereken usul ve hükümlerin yerine getirilmesinde Müslümanlara yol gösterici olmalıdır. Bu konular tamamen Diyanet İşleri Başkanlığının asli görevleri arasında yer almaktadır.” Şeklinde konuştu.

BAŞKAN ÇELİK’TEN DESTEK ÇAĞRISI

Küçükbaş hayvanlar arasında özellikle damızlık değeri olan dişi hayvanların kesime gitmesinden yana olmadıklarının altını çizen Çelik, hayvancılığımızın sürdürülebilirliği açısından kurban pazarlarında damızlık vasıfta dişi hayvan satılmasının kesinlikle önüne geçilmesi ayrıca damızlık değerini yitirmiş hayvanların pazarlara sevkinde zorluk çıkarılmaması gerektiğini bildirdi. Çelik, “ Geçen yıl olduğu gibi bu yılda kurbanlık hayvanlarını satamayan yetiştiricilerin elde kalan hayvanlarının Et ve Süt Kurumunca değerinden satın alınmasını istiyoruz. Bu konuda Tarım ve Orman Bakanlığından yetiştiricilerin mağdur olmaması adına desteklerimizi yeniliyoruz.” İfadelerine yer verdi.

ÇELİK, “KURBANIN SEMBOLÜ KOÇTUR” DEDİ

Kurbanlıklarını satmak isteyen yetiştiricilerin büyükşehirlerde belediyelerin belirlediği kurban satış yerlerine yüksek meblağlarda kira bedeli ödediğini söyleyen Çelik, şunları anlattı: "Zaten yüksek girdi maliyetleriyle zor durumda olan yetiştiricilerimize getirilen bu ek külfet, yetiştiricilerimizi daha da zor durumda bırakacaktır. Belediyelerimizden ricamız bu yerleri uygun fiyattan yetiştiricilerimize kullandırmaları, yetiştiricilerimizin ihtiyacını karşılayacak hizmetleri vermeleridir. Öte yandan kurban bizim en önemli dini vecibelerimizden biridir. Hazreti İbrahim’den beri her yıl Müslümanların yerine getirdikleri kutsal bir ibadettir. Kurbanın sembolü koçtur. Dolayısıyla vatandaşlarımızın başta koç olmak üzere küçükbaş hayvan kurban ederek kurban vecibelerini yerine getirmelerini dileriz.Bu vesile ile bütün vatandaşlarımızın sağlıklarına ve pandemi kurallarına riayet ederek kurbanlarını kesmelerini öneriyor, sağlık, sıhhat, huzur ve maneviyat içerisinde bir bayram idrak etmelerini temenni ediyorum.”

Editör: TE Bilisim