Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, AGD tarafından düzenlenen “İlim, Fikir, Devlet ve Dava Adamı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ı Anma Programı”na katılmak üzere Van’a geldi. SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu Van’a geldi. Van Ticaret ve Sanayi Odası (Van TSO) Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Takva’yı ziyaret eden SP Genel Başkanı Karamollaoğlu, ardında Anadolu Gençlik Derneği (AGD) tarafından düzenlenen programa katıldı. Karamollaoğlu gerçekleştirilen programda, Necmettin Erbakan’ın ülkeye kazanımlarını anlattı. Gençlere ve kadınlara eski tarihlerden örnekler veren Karamollaoğlu, tavsiyelerde bulundu. Karamollaoğlu yapılacak referandumla ilgili şunları söyledi: “Temelde hayır ile evet arasında ilk başlangıç da çok büyük fark olmaz. Bugünkü iktidar her istediğini yapıyor. Dolayısıyla referandumdan sonra bir şey değişmeyecek. Biz bu günkü hükümete cephe açmış birisi değiliz. Sadece doğru bildiğimizi söylüyoruz, iktidarın da yanlışlarını dile getiriyoruz.” KARAMOLLAOĞLU: GENÇLERİMİZ ÖNEMLİDİRGerçekleştirilen programda konuşan Genel Başkan Karamollaoğlu ilk olarak şunları söyledi: “Burada gençlerimizle beraberiz. Bu anlamda genç kadın kardeşlerimizin tebrik ediyorum. Ülkemizin kalkınmasında problemlerimizin çözülmesinde onlarında omuzlarına büyük yükler yüklenmektedir. Biraz önce kardeşlerimizin de belirttiği gibi. Bizim geleceğimizin teminatı imanlı gençlerdir. Buraya teşrif eden diğer kardeşlerimize de çok teşekkür ediyorum.” “ONU HER ZAMAN HAYIRLA YAD EDECEĞİZ”Tarihte çok büyük önem taşıyan bir dönemden geçtiklerini dile getiren Karamollaoğlu, “Şubat ayının sonu bizim için 2 tane önemli hadiseyi hatıraya getiriyor. Bir tanesi bundan 6 sene önce 27 Şubat’ta aramızdan ayrıldı. Onu her zaman hayırla yad edeceğiz. Çünkü ülkemizin ve İslam aleminin içinde bulunduğumuz sıkıntılardan kurtulması daha müreffeh ve daha huzurlu bir yapıya kavuşabilmesi için neler yapmamız gerektiğini bize yaşayarak ve fiilen icara ederek gösterdi. Bundan 20 sene evvel yani 28 Şubat’ta ise Erbakan Hocamız iktidarda iken, post model darbe olarak adlandırılan bir darbe ile karşı karşıya kaldı. Bugün Türkiye’nin halinde şikayet eden birçok isim Erbakan Hocaya tavır koydu, onun iktidardan uzaklaşması için elinden geleni yaptı.” Dedi. KARAMOLLAOĞLU: ELLERİNDEN GELENİ YAPTILARNecmettin Erbakan’ın iktidardan uzaklaştırmak için her türlü yola başvurulduğunu dile getiren Karamollaoğlu şöyle konuştu: “Başta sermaye çevreleri olmak üzere, onların kontrolündeki medya, bir kademe ileri de STK’lar ne yazık ki yüksek adli makamlarda bulunan hakimler ve birde ordu mensupları Erbakan Hocamızın kuruduğu hükümeti uzaklaştırmak için ellerinden ne geliyorsa yaptılar. Ardından 28 Şubat’tın bin yıl süreceğini söyledi. Bin yıl değil üzerinden 20 geçmesine rağmen onların kalanlarına rahmet okuyacak bir kişi bile kalmadı. Biz o günü sadece üzülerek hatırlıyoruz. O gün onları yapanlar bugün bin pişman olduklarını söylüyorlar ama iş işten geçtikten sonra o pişmanlık fayda etmiyor.” “ERBAKAN HOCA ÇOK ZEKİ BİRİYDİ”Necmettin Erbakan’ın zeki birisi olduğunu ifade eden Karamollaoğlu, “Aldığı eğitimler ve yaşadığı ülkelerde elde ettiği deneyimler ile çok önemli bilgilere sahip olan birisiydi. Erbakan Hoca Almanya’da döndükten sonra Türkiye’de ben bir motor mühendisiyim. Bizim Almanlara öğrettiğimiz bilgiler ile onlar motor üretiyor biz niye üretemiyoruz dedikten sonra, 1957 yılında Türkiye’de motor üretilmesini sağladı. Bunu gören diğer ülkeler motor fiyatlarını düşürmeye başladılar. Tabi bizde de fiyatlar düşmeye başlayınca bizimle baş edemediler. Demek ki bu anlamda devletin kendi sanayisine ve sanayicisine sahip çıkması gerekiyor. Yoksa bu sanayiyi ve sanayiciyi yok etmek isteyen çok kişi var. Sanayici üzerine düşeni yapacak ancak devlette üzerine düşeni yapmak zorundadır. Erbakan hocamız bunun dışında Türkiye’de birçok çalışmaya girdi.” Şeklinde konuştu. “TÜRKİYE’Yİ BİR BAŞTAN DİĞER BİR BAŞA GEZDİ”Karamollaoğlu, Erbakan’ın çözümü siyasette gördüğü için siyasette girdiğini söyleyerek şunları söyledi: “Erbakan hoca yaşadıkları ile son olarak siyasete girdik. Siyasete girmeden bu ülkenin sorunlarının çözülmeyeceğini gören Erbakan hoca siyasete girdik. Ülkede bir sorunu çözüme kavuşturulacağı zaman karar vericiler siyasiler olduğu için hocada bu işe girdi. Peki, siyasileri kim iş başına getiriyor, millet. O halde biz kendi davamızı millete iyi anlatırsak bu işin başına geliriz dedi. O dönemde işler zordu. Erbakan hoca kolları sıvadı ve Türkiye’yi bir baştan diğer bir başa gezdi. Gitmediği il ve ilçe kalmadı neredeyse. Çok büyük rakipler vardı. Bunlar ile mücadele edeceklerde ise iman olması gerekiyor. Sen şimdi Amerikan, Avrupa’nın karşısına çıkacaksın. Sen kimsin be! Daha doğru düzgün otomobil yapamıyorsun. Sen nasıl bunlara karşı çıkacaksın? Biz bunu Osmanlı’da da yaşadık. En güçlü olduğumuz dönemde yıkıldık. Yiğit düştüğü yerden belli olur derler ya. İşte şimdi ayağa kalkma zamanıdır. Erbakan hoca ben benimle birlikte ayağa kalkacaklarını istiyorum dedi.” KARAMOLLAOĞLU: SİYONİZM’E DİKKAT EDİLMELİErbakan’ın ileriye gitmek için elinden geleni yaptığını söyleyerek “İleri gitmek için bizlere moral vermekti. Zamanında nasıl bilim adamları ve ilimcileri bizden çıktıysa bundan sonra da çıkarırız ve onlardan ileriye gideriz diyordu. İşte bu yüzden hanım kardeşlerimize ve gençlerimize seslendik. Biz bugün yola çıktığımızda dünyayı göz önünde bulundurup öyle yola çıkacağız. Bugün dünyanın arkasında başka bir dünya daha var. Bugün dünya da Amerika gibi bir devlet, Avrupa, Rusya, Çin gibi devlet var. Bu büyük devletler var ama bunların arkasından da büyük devlet var. Bugün dünyanın şekillenmesindeki en büyük güç Siyonizm’dir Siyonizm zamanında çok büyük işler yaptı. Önce paraya hakim olan Siyonizm ardından, medyaya ve hükümetlere hükmetmeye başladılar. Siyonizm ilk olarak Osmanlı toprağı olan Filistin’de İsrail’i kurdular. Bu yüzden de Siyonizm’e dikkat etmeniz gerekiyor.” İfadelerine yer verdi. “AMACIMIZ DÜNYADA BARIŞI TESİS ETMEK”Karamollaoğlu, dünyada barış ve huzurun sağlanması için ne yapılması gerektiği konusunda hedeflerin ve gidilecek yolun geçmişte Erbakan tarafından gösterildiğini ifade etti.Erbakan'ın ömrünün huzur ve barışın temini mücadelesiyle geçtiğini anlatan Karamollaoğlu, "Biz de onun bıraktığı noktadan itibaren bu mücadeleyi devam ettiriyoruz. Bizim hedefimiz herkes için dünyada barışı ve huzuru tesis etmek. Oraya gidecek yol, bizim önce kendi meselelerimizi halletmemizle başlıyor. Kendi memleketimizde bir düzen kurmadan, kendi memleketimizde huzuru, barışı sağlamadan, dünyada adaleti tesis etmeyi düşünmekten daha büyük gaflet olmaz." Diye konuştu. KARAMOLLAOĞLU: BİR ARAYA GELEMİYORUZKaramollaoğlu, ülkede ahlaki ve manevi değerlerin ihyasıyla beraber maddi problemlerin de çözülmesi gerektiğini vurgulayarak, bu konuda gerekli adımların da 1970'li yıllarda merhum Erbakan tarafından atıldığını, ancak şu anda onun attığı adımların tamamının hışımla yok edildiğini ileri sürdü. "Şu anda neye ihtiyaç duyuyorsak, gıdamız dâhil, yediğimiz ekmek dâhil dışarıya muhtacız. Böyle bir ülke huzur içinde, güçlü bir ülke olabilir mi?" diyen Karamollaoğlu, her sene dış ticaret açığının daha da arttığını, ülkede yolsuzluğun sorgulanmadığını savundu. Dış politikada, Müslüman ülkelerle ilişkilerin ve iş birliğinin geliştirilmesi gerektiğine de işaret eden Karamollaoğlu, "Bir araya gelmeyi bile beceremiyoruz ama kimse bizim inancımızın dünyaya barış ve huzur getirmeyeceğini söyleyemez. Geçmişte ne zaman Müslümanlar bir bölgede hâkim olmuşlarsa orada her zaman huzur, barış ve adalet olmuştur." Dedi. “ÇABALARI DOĞRU TEŞHİS EDİLEMEDİ”Karamollaoğlu, "Dünyanın dört bir yanında Avusturalya'dan Almanya'ya kadar bu programların icra edildiğine şahit oluyoruz. İnananlar hocamızı hep rahmetle anıyorlar, yâd ediyorlar. Erbakan'ın çabaları, ülkemizde doğru teşhis edilemedi. Yıllarca hocamızla mücadele ettiler, benim kanaatim ne demek istediğini doğru dürüst anlayamadıklarından kaynaklanıyor. Bugün onun için ki birçok hadiseyle karşılaştığımızda herkes dönüp, ‘Hoca haklıymış' diyor” diye konuştu." ifadelerini kullandı. KARAMOLLAOĞLU: ÇOK BÜYÜK FARK OLMAZKaramollaoğlu son olarak şu ifadelere yer verdi: "Temelde hayır ile evet arasında ilk başlangıç da çok büyük fark olmaz. Bugünkü iktidar her istediğini yapıyor. Dolayısıyla referandumdan sonra bir şey değişmeyecek. Biz bu günkü hükümete cephe açmış birisi değiliz. Sadece doğru bildiğimizi söylüyoruz, iktidarın da yanlışlarını dile getiriyoruz. Milletimizi kucaklaşmaya davet ediyorum. Onun için diyoruz ki lütfen iyi düşünün. Düşünmekten kimseye zarar gelmez. Referandumda hangisi çıkarsa çıksın, şu ortamı kardeşlik ortamı haline getirelim.”ŞEHRİVAN SİYASET: ÖNDER ALTINAL