Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Van’da bu yıl ikincisi düzenlenen Türkiye Kültür Yolu Festivali tüm coşkusuyla devam ediyor. Kentin dört bir yanında yüzlerce etkinlik gerçekleştirilirken, Van’ın zengin gastronomisi de festivalin önemli bir parçası olarak öne çıkıyor. Bu kapsamda, Van’da 12 farklı mekân “Festival Lezzet Durağı” olarak belirlendi. Van Kahvaltısı, keledoş, ayran aşı, inci kefali ve otlu peynir gibi şehre özgü tatlar, 9 gün boyunca bu özel noktalarda ziyaretçilere sunulacak. Şef Ramazan Bingöl ve alanında uzman şeflerin katkılarıyla hazırlanan menüler sayesinde, yerli ve yabancı konuklar bu eşsiz tatları hem hikâyesiyle hem de geleneksel malzemeleriyle deneyimleme fırsatı bulacak. Konuyla ilgili Şehrivan’a konuşan isimler, bu tür organizasyonların Van’ın zengin mutfak kültürünü tanıtmak adına çok değerli olduğunu ifade etti.
BİNGÖL: VAN YEMEKLERİ VE GASTRONOMİSİYLE AYRI BİR YERE SAHİP
Festivalle ilgili Şehrivan’a konuşan Türk Mutfak Sanatları Uzmanı Ramazan Bingöl, “Van’ı çok seviyorum. Van Kültür Yolu Festivali’nin açılışı oldu ve coşkuyla devam ediyor. Geçtiğimiz yıl da Van’a gelmiştim. Festivalimiz Van’a hayırlı uğurlu olsun. İnşallah Van’ın doğal güzelliği, gastronomisi ve yemekleriyle ilgili çok önemli işler olacak. Biliyorsunuz, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Gastronomi Koordinatörlüğünü yapıyoruz. Türkiye’deki tüm gastronomi şehirlerini geziyoruz ama Van, gerçekten ayrı bir yere sahip. Van’ın mutfağı ve yemekleri çok güzel. Burada olmaktan çok mutluyum” dedi.
VAN’IN ZENGİN MUTFAĞI VİTRİNE ÇIKTI: 9 GÜN BOYUNCA LEZZETLER TANITILACAK
Festivalin önemine dikkat çeken Bingöl, “Geçen yıl mesela Norduz eti, koyunu, keledoşu, Van’ın otlu peyniri ve kahvaltısı mükemmeldi. Bu sene de yine büyük bir zevkle ve istekle geldim buraya. Van gastronomiyle, lezzetleriyle meşhur bir şehir. Ama sadece kahvaltısıyla anılmasını çok doğru bulmuyorum. Kahvaltı elbette önemli ama arka planda o kadar güzel yemekler, o kadar özel ürünler var ki Van kahvaltısı bazen bu çeşitliliği gölgeliyor. Biz bu festivalle birlikte unutulmaya başlayan ya da unutulmuş yemekleri yeniden ön plana çıkarıyoruz. Van mutfağı, Türkiye’deki en iyi mutfaklardan biri. Burada olmaktan dolayı çok teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.
BAŞKAN PULAT: YILLARDIR TANITAMADIĞIMIZ VAN MUTFAĞINI FESTİVALLE TANITMA FIRSATI BULDUK
Festivalle ilgili Şehrivan’a değerlendirmelerde bulunan Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Van Şube Başkanı ve Öz Pulatlar Unlu Mamuller İşletmecisi Sinan Pulat, “Van mutfağı benim için çok önemli. Geçen sene de mutfağın değerine büyük katkılar sağladık. Bu yıl 12 mekanda tanıtım yapacağız. Bu böyle devam ederse, 5 yıl içinde toplamda 50-60 mekânı tanıtmış olacağız. İnsanlar Bakanlık sayfasına girdiklerinde, nerede ne yenir daha kolay görebilecek. Bu bizim için çok önemli. Yıllardır çaba gösterip tanıtamadığımız yerleri şimdi bu festival aracılığıyla tanıtabiliyoruz. Bu yüzden Kültür Yolu Festivali benim için çok değerli” şeklinde konuştu.
KÜLTÜR YOLU FESTİVALİ’YLE VAN MUTFAĞINA BÜYÜK KATKI!
Pulat, festivalin sunduğu katkıyı dile getirerek, “Geçen yıl çok heyecanlıydı, çok güzeldi. Bu sene daha farklı mekânlar seçtik, daha heyecanlı olacak. Yeni şefler, yeni mekânlar, yeni lezzetler var. Biz de buna göre menümüzü geliştiriyoruz. Van mutfağını araştırıyor, festivale göre yemekler hazırlıyoruz. Bu yüzden çok değerli ve çok keyifli bir süreç” diye aktardı.
VAN LEZZETLERİ DÜNYAYA TANITILIYOR
Van mutfağının festivalle daha iyi tanıtıldığının altını çizen Pulat, “Festival mutfağa çok büyük katkı sağlıyor. Ayrıca bu sadece yerelde yapılan bir etkinlik değil; videolar 60 ülkede yayınlanıyor, tanıtım filmleri gösteriliyor. Bunlar parayla yapılabilecek şeyler değil. Yerelde düşünürsek, bu tür bir tanıtım imkânsızdı. O yüzden bu festival benim için gerçekten çok önemli” dedi.
ERGİN: VAN ARTIK BİR GASTRONOMİ MERKEZİ OLMA YOLUNDA İLERLİYOR
Festivalle ilgili Şehrivan’a konuşan Van’ın tanınan şeflerinden ve Van Menceli, Adem Şef ve Safiye Anadoludakiler mekânlarının sahibi Adem Ergin, festivalin hem kent mutfağına hem de ekonomisine büyük katkılar sağladığını söyledi. Adem Usta, Van mutfağının son yıllarda büyük bir dönüşüm geçirdiğini belirterek, “6-7 yıl önce Van Mutfağı’nı sunabileceğimiz, profesyonel bir mekânımız yoktu. Bu alandaki ilk adımı Norduz Sofrası ile attım. O günden bu yana birçok yeni reçete oluşturduk ve bugün Van mutfağı daha profesyonel bir noktaya geldi. Antep örneğini hep veriyorum. Nasıl ki Antep binlerce mekânla güçlü bir mutfak şehri olduysa, Van da aynı potansiyele sahip” dedi.
“VAN KAHVALTISINI VE MUTFAĞINI ÇEŞİTLENDİRMELİYİZ”
Van kahvaltısı kadar ana yemeklerin de ön plana çıkması gerektiğine dikkat çeken Ergin, şunları söyledi: “Antep mutfağı yıllar önce sadece beş çeşit baklavayla tanınıyordu, şimdi 30’a yakın çeşidi var. Bu bir algı yönetimidir. Biz de neden kahvaltımızı ya da yemeklerimizi çeşitlendirmeyelim? Bugün artık 10 farklı yöresel mutfak alanı oluşturduk. Van mutfağını özünden kopmadan, ama çağa ayak uydurarak geliştiriyoruz.”
FESTİVAL, VAN MUTFAĞINI GÖRÜNÜR KILDI
Van Kültür Yolu Festivali’nin şehre sağladığı katkıları değerlendiren Ergin, “Geçtiğimiz yıl 16 şehir arasından seçildik. Bu, artık Van’ın gastronomi alanında da ciddi bir altyapıya sahip olduğunun göstergesiydi. Festival sayesinde sadece Van kahvaltısı değil, Van’ın tüm lezzetleri tanıtıldı. Dışarıdan gelen şefler, gazeteciler, bloggerlar Van’ın mutfağını ve kültürel zenginliklerini yerinde görüp tanıttı” şeklinde konuştu.
“BU FESTİVAL BİR FİDAN GİBİ”
Festivalin uzun vadeli etkilerinin olacağını vurgulayan Ergin, “Bu festivali bir fidan gibi düşünün. Doğru sulanır, doğru bakılırsa meyve verir. Geçtiğimiz yıl Van’ı tanıyıp gelen birçok turist bu yıl tekrar geldi. Bu tür etkinlikler zamanla şehrin turizmine, tanıtımına ve ekonomisine büyük katkı sunacak” diye konuştu.
ERGİN’DEN ÖNERİ: GELECEK YIL FESTİVALDE GASTRONOMİ SOKAĞI OLUŞTURULMALI
Festivalin gelecek yıllarda daha kapsayıcı olması gerektiğini belirten Ergin önerilerini şöyle paylaştı: “Seneye festival alanında bir ‘Gastronomi Sokağı’ kurulabilir. Bu sokakta tüm işletmelere yer verilerek her biri Van mutfağının bir yönünü tanıtabilir. Ayrıca bu işletmelerin kendi mutfaklarını yarıştırabileceği bir ortam oluşturulabilir. Böylece mutfaklar daha çok gelişir, rekabet artar, kalite yükselir. Bu işin tek bir mekân üzerinden değil, bir bütün olarak Van mutfağı üzerinden yürütülmesi gerektiğini düşünüyorum.”