Beyaz tüyleri ve farklı renkteki gözleriyle kentin en önemli canlı kültür varlığı olan Van kedisi, büyük ilgi görüyor. Kentte bahçeli ev sayısının azalmasıyla nesli tehlikeye giren Van kedileri, 1990'lı yıllarda Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) bünyesinde oluşturulan Van Kedisi Araştırma ve Uygulama Merkezince koruma altına alındı. Araştırmalarla kentin en önemli canlı kültür varlığının yok olmaktan kurtarıldığı merkezde, Van kedisi neslinin devamını sağlama ve saflaştırmaya yönelik başarılı çalışmalar yürütülüyor. YYÜ Van Kedisi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Abdullah Kaya, yaptığı açıklamada, merkezde 2015 yılını verimli geçirdiklerini, beklentilerinin üzerinde yavru elde ettiklerini söyledi. Sayı artışının, merkezin kapasitesinin üzerinde olduğunu vurgulayan Kaya, şöyle konuştu: "Merkezde sınırlı sayıda kedi barındırabiliyoruz. Fazla kedileri de ülkenin farklı illerinden talepte bulunan hayvanseverlere veriyoruz. Basındaki görünürlüğün artması ve kedinin sevecenliği, sahiplenme talebini artırıyor. Artan talebi karşılamamız mümkün değil. Makul, mantıklı düzeydeki talepleri karşılamaya çalışıyoruz. Van kedisini edinenlerin, kediyle ilgili deneyimlerini arkadaşlarıyla paylaşması da talebi artırıyor. Özellikle son iki yılda talepler arttı. 2013 ve öncesinde yılda 200-250 arasında değişen talep olurken, bu yıl daha fazla talep oldu. Yaklaşık 2 katını bulan taleplerin hepsini karşılama şansımız olmadığı için makul düzeyde sahiplendirme yapıldı." YURT DIŞINA ÇIKIŞI YASAK Van kedisi için dünyanın her yerinden talep aldıklarını ancak hayvanın yurt dışına çıkarılmasının yasak olduğuna dikkati çeken Kaya, yasağa rağmen merkeze gelen turistlerin isteklerinin devam ettiğini anlattı. Kaya, turistlere, Van kedisinin yurt dışına çıkarılmasının kesinlikle yasak olduğunu, bu nedenle talebi karşılamayacaklarını söylediklerini kaydetti. Evde hayvan beslemenin büyük bir sorumluluk olduğunu dile getiren Kaya, şöyle devam etti: "Bu, belli bir ciddiyet ve hareket sınırlaması gerektiriyor. Van kedisi, evde inanılmaz bir sevgi kaynağı oluyor ve evi tamamen dolduruyor. Van kedisi gibi temiz, pırıl pırıl bir varlıkla yaşayabilmek, bence çok büyük bir değer. İnsanlar da bu kedinin besledikleri hayvanlardan çok daha farklı, zeki, ev halkıyla çok daha uyumlu olduğunu ve çok kolay eğitildiğini görüyor. Dolayısıyla bu kediden vazgeçemiyor. Yani Van kedisi olan ve yaşlılığa bağlı bir ölümle kedilerini kaybedenler, ondan sonra başka bir hayvanı asla almıyor mutlaka Van kedisi istiyor."