Zulme karşı durmak için Hak yolunda,

 

Müslümanlar seferber oldu Halep yolunda,

 

Kürt Türk Arap birleşti kurtuluş yolunda,

 

"Halep'e Yol açın" konvoyu Halep yolunda…

 

İHH'nin organizasyonu olarak gerçekleşen "Halep'e yol açın" konvoyu 14 Aralık’ta İstanbul’dan yola çıktı.

 

Birçok sivil toplum kuruluşunun desteklediği konvoya ben de iki arkadaşımla birlikte Ankara'dan katıldım.

 

4 gün süren yolculuk ve etkinliklerde şahit olduğum bazı güzellikleri paylaşmak istiyorum.

 

Ama önce bir kaç teknik bilgiyi aktarayım şöyle ki; Ankara'dan 130 araç ile katılım sağlandı.

 

Ankara konvoyuna 25 acil yardım ve arama kurtarma gönüllü personeli de dâhil oldu.

 

İstanbul’dan gelen yaklaşık 1000 araçlık konvoy ile birlikte Gölbaşı ilçesinde birleşerek Konya'ya doğru yola çıktı.

 

Konya da bir spor salonunda bir program gerçekleştirildi.

 

Program sonrasında spor salonunda konaklayan konvoy, cuma günü sabah Konya'dan katılan araç ve gönüllüler ile birlikte 15 Aralık'ta yola çıktı.

 

Türkiye genelinde konvoya katılmak için ilk etapta kayıt yaptıran araç sayısı 3 bin 500 idi.

 

Ancak 16 Aralık'ta 4000 'nin üzerinde araç Reyhanlı'ya girdi.

 

Reyhanlı'ya akşam saatlerinde vardığımız da ilçe genelindeki 45 caminin yanı sıra, yurtların, pansiyonların ve düğün salonlarının gelen misafirlere tahsis edildiğini gördük.

 

Ankara grubu olarak kaldığımız cami klima ile ısıtılıyordu.

 

Ancak mevcut iki klima gecenin şiddetli soğuğuna yenik düşünce, etraftaki evlerden alınan battaniyeler ile insanların sıcak ilgi ve alakaları gecenin sonunu getirdi.

 

Cumartesi günü sabah Karadeniz bölgesi, Doğu Anadolu bölgesi ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde gelenlerle beraber Reyhanlı’da bir araya gelenlerin sayısı 40 bini geçti.

 

17 Aralık Cumartesi günü sabah toplanan insan kalabalığına birçok kıymetli kanaat önderi ve STK yetkilisi hitap etti.

 

Birçok TV kanalı canlı yayın yaptı.

 

Önemli değerlendirme ve tespitler yapıldı.

 

Daha sonra insanlar sınıra doğru yürüyüşe geçti.

 

Marşlar, tekbir ve sloganlarla 5 km'lik yolu hınca hınç doldurdu.

 

Kadınların bir yolu erkeklerin diğer yolu kullanması sonrası muhteşem bir görüntü ortaya çıktı.

Birlik beraberlik ve kardeşliğin zirveye çıktığı o gün orada Herkesi farklı bir ruh hali sardı.

 

Ümmetin kıymetli ve yiğit evladı Bülent Yıldırım’ın yaptığı konuşma hiç kolay olmadı.

 

Çünkü o atmosfer içinde birçok kardeşimiz bir an önce sınırın ötesine geçmekte ısrarlı davranıyordu. Bu durum karşısında sayın Yıldırım sesini yükseltti ve ortam gerildi.

 

Ancak IHH'nin çilekeş başkanı tecrübesini konuşturarak kalabalığı kontrol altına almayı başardı.

 

18 Aralık pazar günü Reyhanlı IHH Koordinasyon merkezinden yapılan çağrıyla Reyhanlı merkezinde toplanan insanlara IHH başkan yardımcısı hitap etti.

 

Başkan konuşmasında katılımcılara teşekkür etti.

 

Hem organizasyonun başarısını övdü hem de çağrıya icabet edenlerden övücü sözlerle bahsetti.

 

Konuşmadan sonra IHH Reyhanlı koordinasyon merkezinin ekmek fırını ve depolarını gezdik.

 

IHH'nın her gün o fırından 150.000 ekmek çıkartarak mültecilere dağıttığını öğrenince doğrusu Müslümanların bu duyarlılığı bu fedakârlığı ve bu başarısı göğsümüzü kabarttı.

 

Birkaç tespit; "Halep'e Yol Açın" konvoyuna katılanlar Türk, Kürt, Arap ve diğer kavimlere mensup Müslümanlardan oluşuyordu.

 

Suriye rejiminin acımasız ve zalimane saldırıları altında çaresiz ve savunmasız şekilde kalan Haleplileri kurtarmak için yola çıkan 40.000 Türkiyeli duyarlı Müslüman gündemin birinci maddesi oldu.

 

Ancak karanlık güçler Kayseri’de gerçekleştirdikleri alçak saldırıyla gündemi değiştirdiler.

 

Eğer o gün 40.000 değil de 400.000 Müslüman/insan Reyhanlı’ya gelmiş olsaydı, şüphesiz İslam dünyasının gündemi değişirdi.

 

Âmâ daha önemlisi eğer Cilvegözü sınır kapısına 80 milyonluk ülkeden 4 milyon Müslüman gelmiş olsaydı bütün dünyanın gündemi değişir, Halep’te muhasara altındaki insanlar kurtulur dünya Müslümanları zafere giden yolda elbette önemli bir adım atmış olacaklardı.

 

Çünkü Halep’te her an ölen insanlıktır insanlığı ise ancak İslam kurtarabilir.

 

Gevşemeyin, üzülmeyin eğer inanıyorsanız en üstün olan sizsiniz ( Ali imran-139).