Bir kent düşünün… Tarih boyunca birkaç medeniyete başkentlik yapmış olsun, yanı başında kocaman bir gölü, bünyesinde yüzlerce tarihi ve doğal güzelliği bulunsun ama hiçbir zaman hak ettiği değeri almamış olsun. Yine bir kent düşünün bu kadar turizm değerine rağmen ilk 5 yıldızlı oteline 2011 yılında yine Vanlı bir yatırımcının çabasıyla kavuşmuş olsun. İşte bu yatırımcılar yıl 2013’ü gösterdiğinde yeniden hedef büyüttü. Kimseler Van’a gelmezken 5 yıldızlı Rescate Oteli Van’a kazandıran Akay ailesi şimdi daha büyük bir tatil köyü ile heyecan dolu bir yatırım hazırlıklarını yapıyor. Adını Akay Group’un yönetim kurulu başkanı Kurtuluş Akay’ın İspanyolca’daki karşılığı olan Rescate’den alan otel üstelik bir taraftan da bir zincir olma yolunda hızla ilerliyor… Bunu da geçtik Van’ın turizmdeki o makus talihini yenme fikri de yine bu ailenin bireylerinden biri ile gerçekleştiriliyor. Adı gibi Van’a bir Kurtuluş vesilesi olmaya hazırlanan Akay’ın oğlu Umut Akay, geçtiğimiz günlerde kurduğu ve yönetim kurulu başkanlığını yürüttüğü Van Turizm Derneği ile muazzam bir yapının hazırlığını yapıyor. Bünyesinde yüzü aşkın turizmciyi bulunduran bu dernekle Van’da Van Tanıtım Platformu’nu kurmanın hazırlığını yapan Umut Akay ve ekibi Van’a hayallerdeki o cazibe merkezi il olma unvanını katmak için dört bir koldan hazırlık yapıyor. Çalışmaları bu işin başındaki isimden dinlemek heyecan verici. Şu anda Rescate Hotels’in adeta beyni gibi çalışan, yurt dışı seyahatlerinden ve çeşitli kademelerini yürüttüğü ve aralarında dünya devi otellerin de bulunduğu Anadolu yakası turizm yatırımcılar derneği genel sekreterliği ve kuruluşlarla yaptığı toplantılardan kısa süreliğine de olsa uzaklaşan başarılı işadamı Umut Akay’ı Van’da yakalayınca hemen kapısını çalıyoruz. Duyduğumuzda bizi de heyecan saran Van Turizm Derneği ve Van Tanıtım Platformu’nu sormak için hemen bir sohbete başlıyor ve anlattıklarını ilgiyle dinliyoruz. Van’a dair büyük birikmişlikleri olan ve projesini hayat geçirme konusunda oldukça kararlı olan Akay bu adımı da ilk olarak Vali Doğan’ı ziyaret edip Vali’nin desteğini de yanına almış. “Valimiz Van için büyük bir şanstır” diyen Akay’ın şimdi hedefinde bu ilin belediyesini de Üniversitesi’ni de STK’sını da kısaca tüm değerlerini işin içine koymak var. Bir taraftan Van’a hayal gibi bir tatil köyü bir taraftan da turizmi kurtaracak projeyi hazırlayan Akay’ın anlattıklarını dilerseniz beraber dinleyelim:Röportaj: Ömer Aytaç AYKAÇ-Eda ASLANFotoğraflar: Yunus Emre AYKAÇ Biz Rescate’ye 10 yıl önce Ankara’da açtığımız bir butik otel ile başladık. Deyim yerindeyse de biz ilk önce staj dönemimizi Ankara’da yaptık. Daha sonra işte Başbakanımızın dediği gibi şimdilerde de ustalık yolunda gidiyoruz. Van otelimiz ve Onun dışında yine İstanbul’da yaklaşık bir yılı aşkın bir süredir yine 5 yıldızlı bir otel açmış bulunuyoruz, Rescate olarak. Rescate’de kalan misafirlerimizin hepsi şu özelliğimize hep değiniyorlar; çok güler yüzlü, çok samimi, çok keyifli bir otel. Otelinizin açılış süreci tam depreme denk geldi… Bu anlamda bir olumsuzluk yaşadınız mı? Hayır, kesinlikle yaşamadık. Dediğiniz gibi depremden çok kısa bir süre önce hizmete açmıştık Van Rescate Hoteli sonra deprem yaşandı. Bu bizim için çok önemli bir sınavdı çünkü biz bu oteli açalı çok kısa bir süre olmuştu. Deprem olduktan sonra biz memleketimize ne kadar hayırlı bir iş yaptığımızı o zaman daha da fazla idrak ettik. O süreçten sonra herkes bizim ne kadar doğru bir iş yaptığımızı defalarca dillendirmeye başladı. İnsanların banyoya ihtiyaçları oldu. Uyumak için yatacak bir yere ihtiyaç duydular, yemek yiyecek bir yere ihtiyaçları oldu. İşte bizde Van’da bunların karşılanması için çok emek harcadık ve hizmet kalitemiz hep 5 yıldızlı oldu Allah’a şükürler olsun o süreç içerisinde burası bir üst bölgesi haline geldi. Gelen Bakanlar, Milletvekilleri kim olursa olsun burada toplantılar yaptılar. Biz buraya ihtiyacı olan insanlarımızın ihtiyaçlarını her zaman gidermeye çalıştık ve bunu tüm samimiyetim ile söylüyorum biz bunları yaparken hiçbir bedel gözetmeksizin bunları yaptık. Şimdide insanlarımızdan bu vefanın karşılığını, fazlası ile alıyoruz. Şu an devam eden başka otel projeleriniz var mı? Evet. İstanbul’da devam eden 2 otel projemiz var. Bunları yaparak biz şehir otelciliğinde yürümek istiyoruz. İstanbul bizim için çok doğru bir yer bana göre. Mevcut otelimizin hemen yanı başında da Finans Merkezi inşa ediliyor. Çok kısa bir süre sonra finans merkezide bitecek ve bizde oraya çok yakınız. Şuan İstanbul’da işlerimiz çok iyi bir şekilde gidiyor. O zaman Rescate de ulusal bir oteller zinciri olma yolunda diyebilir miyiz? Tabi ki. Rescate Hotels ile ortaklık yapmak için ciddi anlamda ilgilenen bizimle birlikte zinciri büyütmek isteyen çok ciddi firmalar var. Otelcilik anlamında şu anda bu şekilde devam ediyoruz. Tüm bunlara ek olarak Van’da da kamuoyunda da daha önce dillendirilmeye başlanan muazzam bir projenin hazırlıklarını da yapıyoruz elbette. Evet, şu meşhur Tatil Köyü projeniz. Herkesin sabırsızlıkla beklediği bu projeden de bahseder misiniz biraz? Tabi sakıncası yoksa… Elbette yok. Biz Van’da teması olan bir tatil köyüne de imza atmak istiyoruz Bu proje için de çalışmalarımızı epey bir zaman önce başlattık ve şu sıralar o tatil köyünün yapılacağı Altınsaç koyunun tahsisini bitirmek üzereyiz. Eski Van evlerinden oluşan bir tatil köyü yapmayı düşünüyoruz. Şu anda Üniversitedeki hocalarımız bunu anlatıyorlar ve bizim mimari ekibimizde bunları çiziyorlar. Oradaki evler yine eskisi gibi kerpiç evler olacak iç dış tasarımını hocalarımızdan alıyoruz ve ona göre çizim ve çalışmalarımızı da yapıyoruz. Tabi bir yandan da konuk ağırladığımız içinde konfordan da kaçmıyoruz. Bu hem Türkiye’ye hem de Türkiye dışındaki birçok ülkeye ve şehre hitap edecek bir tatil köyü olacaktır Bize tahsis edilecek yerin içerisinde birde kilise bulunmaktadır. O kilisenin de onarımını bizler yapacağız. Orada sadece kilise değil hemen yanında camimizde olacak. hocalarımızın yardımı ile birlikte eski Van şehrini orada yaşatacağız. önemli bir projemiz var ki bu da Van’ın geleceği ve turizmdeki kurtuluşu için çok önemli. Onun da çalışmalarını şu anda yürütüyoruz. Nasıl yani başka bir projeniz daha mı var? Aynen öyle. Hemen dinlemek istiyorum öyleyse… Biz burada bir şey daha yaptık. Daha önce defalarca kurulmasına rağmen hedeflerini gerçekleştiremeyen bir dernek projesini yeniden hayata geçirdik. Adı Van denizi Turizm Derneği. 120 yakın turizm gönüllüsü arkadaşlarımızın bulunduğu bir dernekten bahsediyorum. Şimdi biz bu derneği hayata geçirdik. Biz bu dernekle birlikte turizme yönelik birçok etkinlik ve projeler gerçekleştireceğiz. Tabi Şimdi projeler yapmak ile projeleri gerçekleştirmek arasında çok ciddi anlamda ekonomik farklar bulunmaktadır. Biz dernek olarak bu işin motoru olmak istiyoruz. Amacımız sadece günü kurtarmak ve Van’ı küçük çaplı projelerle tanıtmaktan çok daha öteye gidebilmek: Van’ı tam anlamıyla turizmde bir cazibe merkezi haline getirmek yani yeni bir destinasyon yapmak olacak. Biraz daha detaylandıralım mı? Nasıl projeler var bu derneğin gündeminde? Hemen açıklayayım. Şimdi biz derneğimizi kurduk ve Dernek yönetimimizde de otelcileri, kahvaltıcıları, seyahat acentelerini fuar organizasyonlarını yani turizmden her kesimin temsil edildiği güçlü bir yönetim kurulu oluşturduk. Bu isimlerle beraber 120 turizmci ile birlikte bu derneği yürütmeye başladık. Biz daha önceki girişimlerde olduğu gibi işin sadece dernek boyutuyla kalmayacağız. Dernek bizim sadece Van’da yürüteceğimiz çalışmaların bir kolu olacak. Peki, biz tam olarak neyin motoru olacağız? Biz Van’ın tanıtımını ve Van’ın turizmini tek elden yönetecek bir oluşuma yani Van tanıtım platformuna taşınmasını gerektiğine inanıyoruz. Bunun adı ‘Van tanıtım A.Ş’ mi olur? ‘Van Tanıtım Platformu mu olur?’ bilemiyorum ama biz bunu artık ciddi bir şekilde konuşmalıyız diye düşünüyoruz. Bu bir tanıtım platformu derneği olacaksa, buna Valiliğimizin, Belediyemizin, Ticaret Odamızın, Üniversite ve STK’larımızın hepsini orada olması gerektiğine inanıyoruz. Bu platformda zaten yapılan çalışmaları aynı çatı altında birleştirmeye çalışacağız belediyemizin, valiliğimizin ticaret odasının tanıtım ve turizm anlamında ayırdıkları bir bütçeleri var. Bu bütçeleri ortak programlı olarak ve tam bir Van kurumsal kimliği oluşturarak yönetip çok daha iyi sonuçlar alınabilinmesi mümkündür. Ticaret odası olsun, belediye olsun, valilik olsun çok ciddi çalışmalar yaptılar ama bunların bir organize içerisinde olmaları lazım, kurumsallaşmaları lazım artık bu anlamda. Hem maliyet anlamında çok daha mantıklı projeler gerçekleştirilebilinir, hem de tanıtım anlamda çok daha iyi sonuçlar gerçekleştirilir. İlk olarak yeni Valimiz Sayın Aydın Nezih Doğan Bey ile de görüştük. Vali bey de bu derneğimizin kurulmasından dolayı çok mutlu olduklarını ve tek elden turizmin yönetileceğinin güzel bir çalışma olacağını belirtti. Ayrıca Turizmin düşük geçtiği aylarında valiliğimizin özel çalışmalarının olacağını müjdelediler bizlere kendisine yakın ilgisinden dolayı tekrar teşekkür etmek istiyorum Peki, bu tanıtım platformunun öncelikli amacı ne olacak? Bunun asıl âmâcıda şudur: Tek adresten ortak katılımlı olarak tanıtım ve turizm çalışmalarının daha güçlü ortaya konulması demektir. Bizlerde dernek olarak derneğimizin de bir üyesi olduğu bu Tanıtım Platformu’nun sekretaryasını yapacağız. Karar mekanizmasını Kurum ve kuruluşların temsilcileri oluşturacaklar aslında ve Van’ın kalkınması için çalışmaları yapılacak. Ayrıca bu konuda profesyonelliğe ihtiyaç vardır. Bu konuda destekler alacağız yıllık programlar yapıp program dâhilinde organizasyonlar yapacağız kurumlarımızın başında olanlarda artık bu işler ile uğraşmak zorunda kalmayacaklar. Peki, bu anlamda hem turizm derneği hem de Van Tanıtım Platformu’nun bir üyesi olarak turizm kenti olması beklenen Van için öncelikle neler yapacaksınız:Turizm derneği olarak da yapmamız gereken şu: Biz Van’ın başlı başına bir çekim merkezi yani destinasyon olması gerektiğine inanıyoruz. Van turizmi şimdiye kadar yanlış yönlendirilmiş gibi geliyor. Profesyonel destekler alarak yöneteceğiz derneğimizi. Peki Van yıllarca neden bir destinasyon merkezi olamadı? Olamadı çünkü yıllarca insanlara “Van olmaz” demişler. Van’ı turizmde hep Urfa’nın, Mardin’in, Diyarbakır’ın kuyruğunda bir parça olarak görmüşler ve hesapları bunun üzerinden yürütmüşler. Diğer bölgelerde hava sıcak olduğu için bizler grupları çekememişiz düşünsenize… Halbuki Van öyle bir yer değil ki. Biz diğer Doğu ve Güneydoğu illerine göre muazzam bir coğrafi, iklim, tarihi ve doğal güzellikler yapısına sahibiz. Her mevsimi ayrı güzel olan ve bir de gölü ile taçlandırılan bir değerler bütünümüz var. Doğu turundan koparalım demiyoruz tabi hatta Karadeniz turlarının da içinde olmalıyız ancak biz başlı başına bir destinasyon yapabiliriz Van ı 120 tane ye yakın kayda değer kayıtlara geçen turizm değerlerimiz var. Profesyonel destekler alarak pazarlayacağız biz Van ı. Peki, Van’ı uluslar arası arenada tanıtmak amacıyla düşündüğünüz proje var mı? Var elbette. Van’ı uluslar arası uçuşların merkezi yapmak. Perşembe-Pazar günlerini kapsayan yurt içi yurt dışı Van seyahatlerini gerçekleştirmek istiyoruz ilk etapta. Özellikle ıraktan başlamak istiyoruz Tabi bunları tek başımıza yapmamız mümkün değil. Valiliğimiz, belediyemiz, vekillerimiz ticaret odamızın turizmden uzak durmaması gerekmektedir. Biz bunları yapmaya çalışırken yanımızda olacaklarına inancımız tamdır. Bunları gerçekleştirebilirsek eğer Van gerçekten bir cazibe merkezi hüviyetine kavuşur. Bakın çok değil 3 uçak neredeyse 500 kişi ediyor. Haftada 3 uçak getirebilirsek bile ayda en az 2 milyon TL gibi bir para girdisi sağlayabiliriz diye düşünüyoruz Van’a. Turizm ihracatın ta kendisidir. Ha bir ürün üretip satmışsınız ha birileri uçakla gelmiş size o parayı getirmiş. Hatta turizm bu anlamda daha da kolay. Biz eğer bunu gerçekleştirirsek ki bunu yapmamamız için hiçbir sebep yok o zaman turizm oluşturması gereken değeri yakalayacaktır.Van’ın bu anlattığınız projeler ile şu ana kadar ön plana çıkamamasının ve değerlerini kendinde gizlemesinin altında hangi sebepler yatıyor? Bu bahsettiğimiz projelerde Kamu kuruluşlarının, belediyelerin, STK’ları turizmden uzak durmaması lazım. Akla yatmayacak hiç bir şey yok. Van’ın tanıtım ve turizmi tek elden, çok katılımlı olarak yönetilecek. Minimum giderler ve doğru işlerle biz Van turizmine hak ettiği değeri katacağız. Yani Van’ın turizmi sadece bir Van kalesi ile sınırlı kalmayacak. Yoksa Van’ın diğer illerden neyi eksik Allah aşkına? Mardin aldı başını gitti, Erzurum keza. Biz neden hala aynı yerde duruyoruz? Buna artık el atmak lazım. Bunları artık yüksek sesle konuşmak lazım. Mesela biz bunu neden kış turizmi ile desteklemeyelim ki? Neden kış mevsimimizi de bu anlamda dolu dolu geçirmeyelim ki? Bakın Van kedimiz elden gidiyor Ankara büyükşehir belediyesi sahiplenmiş durumda kahvaltıyı da Diyarbakır almaya çalışıyor bu tür oluşumlara yönelik plan ve müdahaleler tek elden yapılmalıdır başka çare görünmüyor Bu anlamda Van’ın son zamanlarda sıkça dillendirilen o lokomotif sektörü turizm olabilir mi? Neden olmasın. Hatta ta kendisi diye düşünüyorum. Sanayi Van’da çok zor. Mümkündür ama çok zor. Bir malzeme bile Van’a 3 günlük bir sürede geliyor. Hal böyleyken sanayici olmak zor. Yani hammadde konusunda da sıkıntımız var. Tamam, yöreye özgü hammadde var ama bu konuda turizm daha önde. Bu konuda yapmamız gereken var olan bir değerimizi doğru anlatıp pazarlamak. Olmayacak bir şey mi biz dernek olarak yeni bir bakış açısı ile kendi işimiz gibi sahiplendik biraz da yaş itibari ile daha farklı bakış açımız var. Profesyonel desteklerle de bu işi çok iyi yapacağız. Bunu yaparken de Van’daki herkesi işin içine katacağız. Boşa harcanacak zamanımız yok. Turizm den direk veya dolaylı yoldan gelir elde eden her kesimden fikirler alacağız ve turizmdeki bu sorunu çözeceğiz.Söyleşimi Kurtuluş yani Rescate ailesi bitirmek istiyorum. Aile olarak fazlasıyla tanına ve bilinen bir ailesiniz. Van’da bir otel yapmak ya da turizmde faaliyet göstermek riskli bir sektördür. Bu anlamda grup olarak buna nasıl kara verdiniz? Biz bir kere buraya bu yatırımı gerçekleştirirken bir fizibilite yaptık. Van’ın hizmet anlamında da kalite anlamında da bir 5 yıldızlı otele ihtiyacı vardı. Bu yaptığımız çalışmalarda da, sosyal hayatımızda da önümüze çıkan bir durumdu. Van’da da bu gerçekleşmesi gerekiyordu. Bunun dışında bir riske bakmadık. Tüm her şeyi bir araya getirdiğimizde biz buna karar verdik. Nihayetinde Van bizim doğup büyüdüğümüz yer. Bizim yatırımımızı burada yapmamız gerekiyordu. Yani işin riskini düşünüp böyle bir şeyden vazgeçmemiz gibi bir durum olamazdı. Tüm bunlara ek olarak bu işin arkasında babamın Van sevdası da yatıyor. Yoksa bunu başka bir şehirde rahatlıkla yapabilirdik. Bunu İstanbul’da da yaşıyoruz zaten. Ama biz buna Van’a bir borç gözüyle baktık. Bu yatırımı yapmak bizim boynumuzun borcuydu. Üstelik babam oteli inşa ederken de çok keyif aldı. Şimdi bile gelip otelde geziyor ve insanlarla sohbet ediyor. Ve bunu yapınca da mutlu oluyor. İnsanlar bu otel ile ilgili bir şeyler söyleyince de memleket sevdasının da verdiği o huzurla mutlu oluyor. Yatırım yaparken de çok mutluydu. Memleketimize bir kez daha hayırlı, uğurlu olsun.