Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan beraberindeki heyetle 20 Temmuz kutlamaları kapsamında dün KKTC'ye gitti. Erdoğan bu sabahsa bayram namazını Lefkoşa'daki Hala Sultan Camii'nde kıldı. Erdoğan, Bayram namazından sonra cami içerisindeki vatandaşlarla bayramlaşıp şunları söyledi: "Sevgili kardeşlerim Kurban Bayramınızı tebrik ediyorum. Rabbim tekrarını nasip etsin. Rabbim bu güzel Kıbrısımızda 47 yıl önce yaşadığımızı bizlere bir daha yaşatmasın İnşallah, Kurban Bayramınızı tebrik ediyorum dedi." "DERDİMİZ BİRLİKTELİĞİ SAĞLAMAK" Daha sonra Kıbrıs lideri Ersin Tatar ile gazetecilerin karşısına çıkan Erdoğan farklı konularla açıklamalar yaptı. Bir gazetecinin Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu ve Milli Görüş Vakfı Başkanı Oğuzhan Asiltürk'ün de Kıbrıs gezisine katılması yönündeki sorusuna, "Oğuzhan Bey Kıbrıs Barış Harekatı'nın yapıldığı dönemde Erbakan hocamızın en yakın çalışma arkadaşıydı. O dönemde üst düzey görev almış olan siyasilerdendi. Dedik ki bu ziyareti yaparken Oğuzhan beyi kafilemize katalım. Bunun yanında hocamızın mahdumunu da davet edelim dedik. Aynı şekilde o dönemin kadrosundan Temel beyi de davet ettik. Bu davetleri yaparken birlikteliği sağlayalım dedik. Derdimiz birlikteliği sağlamak, birlikteliğimizi çok daha güçlü hale getirmek." sözleriyle yanıt verdi. YAKINLIKLARI SAADET'TE TARTIŞMA KONUSU OLMUŞTU Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu ve Milli Görüş Vakfı Başkanı Oğuzhan Asiltürk'ün geçtiğimiz aylarda sık sık Cumhurbaşkanı Erdoğan'la bir araya gelmesi, parti içerisinde fikir ayrılıkları yaşandığına yönelik dedikoduların çıkmasına neden olmuştu. Ramazan ayında Erdoğan ve Asiltürk iftar yemeğinde bir araya gelmiş, sonrasında ise bu görüşme Saadet Partisi'nde çok tartışılmıştı. Bu gelişmeler üzerine Saadet Partisi Temel Karamollaoğlu'nun genel başkanlıktan alınacağı, yerine Asiltürk'ün belirleyeceği bir adayın bile getirileceği söylentileri çıkmıştı. Erdoğan'ın açıklamaları şu şekilde: "Öncelikle Kurban Bayramınızı tebrik ediyorum. Kuzey Kıbrıs'ın kurtuluş mücadelesinin 47'inci yıldönümünü aynı zamanda kutlayacağız. İki bayramı bir arada kutlama fırsatı buluyoruz. Bununla birlikte de biliyorsunuz toplu açılışlarımız var. Bununla birlikte de Kuzey Kıbrısımıza ciddi bir canlılık getirme fırsatını bulacağız. AFGANİSTAN VE TALİBAN'A MESAJ Sorunsuz bir dönem, sorunsuz bir zaman insanlığın yaşamı boyunca olmamıştır. Ve olmayacaktır. Bunu bir defa böyle bilmemiz lazım. Tabi bu sorunlar karşısında çözümlerimiz ne olacak? Nasıl çözümler üreteceğiz? Dikkat edilirse egemen güçler, emperyalist güçler Afganistan'da ilk defa böyle bir sorun üretmiyor. Bundan önce de yine Afganistan'da nice sorunlar yaşadık. Ve Afgan halkı dirayetiyle bu emperyal güçlere karşı mücadelesini verdi. Ve bu mücadeleden de zaferle çıktı. Daha sonra tekrar bu emperyal güçler malum Afganistan'a girdiler, 20 yılı aşkın zamandır oradalar. Biz de bu bütün emperyal güçler karşısında Afgan kardeşlerimizin yanında yer aldık. Orada onlarla beraber öncelikli olarak da Kabil Havaalanı'nın korunmasını, bunun yanında insani noktada Afgan halkına her türlü desteği verme mücadelemizi sürdürdük. şimdi yeni bir dönem var. Üç ana otorite burada görülüyor. NATO, Amerika ve bunun yanında da Türkiye. Ve bizden şu anda Amerika çekilme kararını verdi ama Kabil Havaalanı'nın bizim tarafımızdan zaten 20 yıldır işletiliyor, bundan sonra da işletilmesini istediler. "ABD'YE ŞARTLARIMIZ VAR" Biz şu anda buna olumlu bakıyoruz. Ama olumlu bakarken tabi Amerika'ya bizim bazı şartlarımız var. Bir, diplomasi noktasında Amerika bizim yanımızda yer alacak. İki, lojistik noktasında imkanlarını bizim için seferber edecek. Hangi gücü varsa bunları Türkiye'ye devredecek. Bir diğeri de tabi burada bu süreç içerisinde çok ciddi mali noktada, idari noktada sıkıntılar olacak. Bu konuda da gerekli desteği Türkiye'ye verecek. Eğer bunlar sağlanabilirse biz Kabil Havaalanı'nın işletimini ele almayı düşünüyoruz. Taliban'ın bazı rahatsızlıkları söz konusu. Taliban ile de bu süreci görüşmek suretiyle, nasıl ki Amerika ile bazı görüşmeleri Taliban yaptıysa, herhalde Taliban Türkiye ile bu görüşmeleri rahatça yapması lazım. Doha'dan oraya akan bir süreç var. Bu süreci iyi değerlendireceğimizi düşünüyorum."