Bak Hele Bak markasıyla Van’ın Kahvaltı kenti olarak tanınmasının ve Van kahvaltısının mimarlığını üstlenen Yusuf Konak, Van Kahvaltısı üzerinden yapılan eleştirilere cevap verdi. Gazeteciler ile bir araya gelen Van’ın Kültür Elçisi Bak Hele Bak Yusuf Konak; “1950’lerde sütçülükle başlayan Van Kahvaltısı 1975 yılından bu yana Van Kahvaltısı olarak anılıyor. Bu kültür benim değil herkesin katkısıyla Van’a mal olmuş bir kültürdür.” Dedi. Kültür Elçisi kendisine yapılan eleştirilerden üzüntü duyduğunu belirterek Van Kahvaltısı’nın markalaşması yolunda hayallerini gerçekleştirmeye devam edeceğini belirtti.

 

Bak Hele Bak Kahvaltı Salonu sahibi ve Kahvaltının mucidi Yusuf Konak son zamanlarda Van Kahvaltısı ile ilgili yapılan eleştirilere tepki göstermek amacıyla Van’daki yerel ve ulusal basınla bir araya geldi. Van’ın Kültür Elçisi olan ve Van Kahvaltısını gerek ülke genelinde gerekse de yurt dışındaki çabalarla Van ile anılan bir marka haline getiren Konak, kahvaltının mucidi olarak anılması üzerine yapılan eleştirileri Van Kahvaltısı’nın tarihini anlatarak cevap verdi. Birilerine cevap vermek üzere değil Van Kahvaltısı’nın tarihini anlatmak için böyle bir etkinlik düzenlediğini belirten Konak, Van’a Van olmuş bir kültür üzerinden eleştirilmesinin doğru olmadığını söyledi. Kahvaltının Van’ın markası olması için yıllardır büyük bir mücadele verdiğini belirten Konak; “Bu uğurda bir çok hayalimden vazgeçtim. Ankara’ya gittikten sonra yeniden Van’a dönmek için evimi, sahip olduğum herşeyi sattım ve bu kültüre katkı sunmak için devam ettim. ‘Kahvantı’ gibi sonradan oluşup bu kültüre zarar verenlere de bu sektörde olduğum için susup cevap vermedim. Ama kendimi adadığım bu yolda kimsenin de Van Kahvaltısı’na zarar vermesini istemem. Bunu diğer kahvaltıcı dostlarıma da defalarca söyledim. Kimse beni üzmesin! Kimse bu kültürü bireysel çıkarlara feda etmesin. Biz bunun mücadelesini vermeye devam edeceğiz:” dedi.

 

“HERKES BU KÜLTÜRE SAHİP ÇIKMALI!”

Kendisi ve Van Kahvaltısı hakkında yazılanlara cevap veren Konak, “Biz kendimize kahvaltının sahibi, mimarı ya da başka bir şeyi demedik. Van Kahvaltısını kahvaltı yapan, Bak Hele Bakı bugünlere getiren siz basın mensuplarısınız. Bizim hakkımızda yazı yazan ya da konuşanlara verecek bir cevabımız yok. Herkesin Van Kahvaltısına ve Van’a sahip çıkması gerekiyor.” Dedi. Konak ayrıca eleştiri yapanların birilerinin gazına geldiğini ve onara akıl veren babalarının olduğunu söyledi. Yapılan eleştiriler dışında açıklamalarda bulunan Yusuf Konak, bir dernek kuracaklarını ifade etti. Konak şu sözlere yer verdi: “Bir dernek kuracağız ve bu derneğin başında Sütçü Fevzi, Sütçü Kenan ve son olarak biz yer alacağız. Bunun yanı sıra İskele Caddesi üzerinde 7 kilometrelik bir kahvaltı sofrası kurmayı planlıyoruz. Ve her ne olursa olsun bunu gerçekleştireceğiz.”

 

KONAK: SİZİN SAYENİZDE ‘BAK HELE BAK’ OLDUM

Van Kahvaltısının 1950’li yıllarda başladığını ifade eden Yusuf Konak, Van Kahvaltısının basın mensuplarının ve medyanın en büyük ürünü olduğunu kaydetti. Konak ilk olarak şu ifadeleri kullandı: “Kahvaltımızın amacı Van Kahvaltısının kaç yaşında olduğudur. Hepinizin birlikte bugün ki programımıza teşriflerinizi beni çok ciddi anlamda mutlu etti. Biz burada kahvaltının neyi olursak olalım, bu kahvaltının mimarı sizlersiniz. Geçmişte yani bundan 10-15 yıl önce çok değerli dostum rahmetli Aziz Aykaç Şehrivan Gazetesi, Bölge Gazetesi, Prestij Gazetesi ve Şarkyıldızı Gazetesi benim ilk haberimi yapan gazeteler oldu. Daha sonra siz değerli basın mensupları bizleri yazdınız, takip ettiniz ve bir nevi bizleri teftiş ettiniz. Buraya Van’a gelmemizin sebebi de sizlersiniz. Van Kahvaltısı basın mensuplarının ve medyanın en büyük ürünüdür. Şundan da emin olabilirsiniz ki ben bugüne kadar hiçbir basın mensubuna bir şey vererek haber yaptırmadım. Sizler bu konuda her zaman kendi gönlünüzce haberler yaptınız. Bu yüzden ben sizinle ‘Bak Hele Bak’ oldum. Kahvaltımızın piri Sütçü Fevzi’dir. O varken biz yoktuk. Biz şimdi hepimizi Sütçü Fevzi’nin ekmeğini yiyoruz. Van Kahvaltısı 50’nci yıllarda başladı. O dönemlerde başlayan kahvaltı ile biz bugün burada ekmek yiyoruz. Onlar bizim pirimizdi.”

 

“KAHVALTININ DİLİ, DİNİ YOKTUR”

Van’a kahvaltıyı getirenin kendini olduğunu söyleyen Konak, “75 yılından kahvaltıyı Van’la buluşturan benim. Sütü de Van’a getiren Sütçü Fevzi’dir. Ne benim ne Sütçü Fevzi’nin evi yoktu şimdide yok. Biz bu uğurda evimizi verdik ve canımızı ortaya koyduk. Ben birçok ülkeye, ille giderek kahvaltılar verdim ve ödüller aldım. Bunun için beni aradılar haber yapalım dediler ben kabul etmedim. Bediüzzaman için burada binlerce insana kahvaltı verdim ve ben bunu reklam için yapmadım. Van Kalesi’nin tepesinde binlerce insana kahvaltı verdik. Ben Valiliğin, Ticaret Odasının veya eğer Kültür Turizmin parasıyla gittiysem gelip bunun hesabını bana sorun. Ben buralara hep kendi paramla gittim. Van’da çalışan diğer kahvaltıcı arkadaşlarımızın hepsi ile biriz. Belki benim 2 sandalyem fazladır. Diğer arkadaşlarımın kahvaltıları bende daha iyi olabilir. Biz kahvaltı yarışması yapmıyoruz, hizmet yarışı yapıyoruz. Ermeni Derneği kardeşim Ermeniler buraya gelmesin diyor. Ya biz insanları buraya getirmek için neler neler yapıyoruz. Kahvaltının dili, dini ve ırkı yoktur.” Dedi.

 

KONAK: SAHİP ÇIKMAK ZORUNDAYIZ

Kendisi hakkında yazı yazıldığını ifade eden Konak, “Bizim bizden başka kimsemiz yok. Biz bir birimize sahip çıkmak zorundayız.” Dedi. Konak şu ifadeleri kullandı: “Ben Ticaret Odasına meclis üyeliği için girdiğimde şartlı bir şekilde girdim. Dedim ki bu kahvaltı Guinness rekorlar kitabına girecek ve biz bunun patentini alacağız. Biz kahvaltı salonları olarak o programda adam başı 20 kilo peynir verdik başka bir şey vermedik. Van halkı bunu yaptı. O rekora girmek için tüm kahvaltıcılar olarak birlikte çaba gösterdik ve çalıştık. Van’da kahvaltı salonu olan ve kahvaltıyı tanıtan tüm arkadaşlarımız gönül elçileridir. Sizde bizim takipçimiz olun. Van kahvaltısı demek İran peyniri, balı ve tereyağı demek değildir. Van kahvaltısı Van’a has olan bir şeydir. Üniversite çalışan bir kardeşim bizim hakkımızda yazmış. Biz bir birimize sahip çıkmak zorundayız. Bizim bizden başka kimsemiz. Zaten ortam çok gergindir. Buna gerek var mı? Neden bu nifakı aramıza sokmaya çalışıyorlar. Yanımızda canımız, kardeşimiz diyorlar diğer taraftan da şunun bunun cevabını verin diyorlar. Neyin cevabını vereceğiz? Ben hepinizi çok seviyorum, o kardeşimi de seviyorum. Çünkü hepinizin burada emeği var.”

 

“VAN KAHVALTISI İÇİN DERNEK KURACAĞIZ”

Van Kahvaltısı için bir dernek kuracaklarını ifade eden Konak şöyle devam etti: “Bizi bir birimize düşürmeyin. By Ekonomist diye bir şey çıktı ve ortalığı karıştırdı. Bizi bari bir birimize düşürmeyin. Van Kahvantısı diye bir şey çıktı. Kahvantı nedir? Böyle bir şey var mıdır? Ben yine sustum kahvaltıya karşı çıktığımı demesinler diye sustum. Ardından bir dernek kurdular. Ben Sütçü Kenan ile Sütçü Fevzi’yi buraya getirdim ve barıştırdım. Burada bir dernek kurulacaksa onu ben kurarım, ben sizin abinizim dedim. O derneği kuracağız. Derneğimizin başında Sütçü Fevzi, ikinci Sütçü Kenan ve üçüncüsü ise biz Bak Hele Bak olacağız. Hepimizin bu kahvaltıya sahip çıkması gerekiyor. Bu hepimizin olan bir değerdir.”

 

KONAK: VERECEĞİMİZ BİR CEVAP YOK

İskele Caddesi’nde bir kahvaltı şenliği düzenleyeceklerini de ifade eden Konak “İnsanları yaşlandıran yaşadıkları yerler değil, erişemediği arzulardır. Bizim başka Van’ımız yoktur. Bu yüzden siz yazı yazanlar, gazetesi olanlar, internet sitesi olan tüm arkadaşlar bize maddi değil manevi olarak destek sunun. Biz 7 kilometrelik kahvaltı sofrası kuracağız. Ne olursa olsun bu sofrayı kuracağız. Bunun ismine de ‘Van Güzel Kahvaltı Van’da Güzel’ dedik. Bunun başka hiçbir ismi yok. Orada faytoncu fayton getirecek, Van Kedileri getirilecek, Âşık Mehmet Çağlar’ı getireceğiz. Ona bir saz vereceğiz ve saz çala çala gidecek. Mehmet Feyat benim için bir değerdir oda kendi eseriyle katılacak. Sizler hepiniz kendi değerinizi ile katılacaksınız. Fatih Sevinç kardeşimiz ile Osman Bekleyen kardeşimiz VGC olarak buraya katılacaklar. Van’ın bu değerlerini hepsini burada yaşatacağız ve birçok yere isimlerini vereceğiz. O bizden kahvaltıyla ilgili bekleyen arkadaşımıza vereceğimiz bir cevap yok. O kardeşimizin bir akıl babası var, birilerinin gazına gelmemiştir diye düşünüyorum. Bu konuda biraz üzüntü duyduğumu belirtmek isterim.” Açıklamalarında bulundu.


ŞEHRİVAN HABER – ÖNDER ALTINAL

Editör: TE Bilisim